Arama
Doğu Türkistan'da neler oluyor?
Doğu Türkistan, uzun yıllardır Türk dünyasının kanayan yarası... Çin'in, uyguladığı baskı ve zulmü günden güne artıyor ve buradaki Uygur Türkleri vatanlarından başka ülkelere göç etmek zorunda kalıyor. Çin zulmünün en yakın tanıklarından biri olan Münevver Özuygur ile Doğu Türkistan'daki Çin zulmünü ve İslam karşıtlığının geldiği noktayı konuştuk.
➡ Sümeyye Gedizli: Çin yönetimi, asimile politikalarını nasıl yürütüyor?
➡ Münevver Özuygur:
◼ Çin yönetimi öyle bir diktatör ki "benim söylediğimi söyleyeceksin, benim düşündüğümü düşüneceksin, benim emrimde olacaksın, kendi isteğinle hiçbir şey söyleyemeyeceksin, bana karşı gelemeyeceksin" istiyor. Onun için dedim ya "Çinlileri tanımak lazım" diye. Dünyada iki millet var, asla asimile olmayan ama asimile eden; birisi Hindular birisi Çinliler. Milliyetçi Çin olun ya da çok dindar bir Çinli olun, ne olursanız olun, Çinliler kendilerinden olmayan hiçbir insanı kabul etmezler. 200 sene Afrika'nın en ücra köşesinde yaşayan bir Çinlinin yanına gidin asimile olmadığını göreceksiniz. Hatta orada yaşayan insanları asimile ederler. Onun için biz ne kadar iyi bir komünist olursak olalım, ne kadar onlar için çalışsak da hepimiz onlar için hiçiz.
➡ Münevver Özuygur:
◼ Çinlilerin Jungo yazısını iyi bilmek gerekiyor. Jungo'daki "Jun" yazısı, "yerküresinin ortasında biz" demek. "Go" yazısı "yerküresinin padişahı biz" demek. Jungo, "yerküresinin ortasındayız ve yerküresinin padişahıyız" demek. Bunu Çince bilenler görüyor ama onun manasını bilmiyor. Şincan, "yeni kazanılmış topraklar" demek. O yazıdaki karakterler; Doğu Türkistan'daki üç tane büyük dağ, ova, su ve yerleri temsil etmektedir. Yani diyorlar ki dağlarda bizim, topraklarda bizim, ekinlerde bizim kısacası "Şincan" yazısında her şey var.
➡ Sümeyye Gedizli: Osmanlı döneminde, Anadolu Türkleriyle Uygur Türklerinin arasında nasıl bir ilişki vardı?
➡ Münevver Özuygur:
◼ Doğu Türkistan, Türkiye'nin doğusunda yer alıyor. Hatta Doğu Türkistan için, Osmanlı topraklarının bir parçası diyebiliriz. 1870 yılındaki Yakup Beg Han, Kaşgariye Devleti'ni kurduğu zamanda, Abdülmecid Han'a mektup göndermiş ve Abdülmecid Han adına hutbeler okunmuştu.
➡ Sümeyye Gedizli: Çin ekonomisinde Doğu Türkistan'ın payı nedir?
➡ Münevver Özuygur:
◼ Doğu Türkistan'a Allah (CC) öyle bir imkan vermiş ki yer altı ve yer üstü çok zengin. Çin bunun için bizim topraklarımızı işgal etti. Doğu Türkistan'ın yer altı ve yer üstü zenginlikleri değil sadece insanları, doğası, turizmi ve her şeyi Çin ekonomisinin büyük bir kısmını teşkil etmektedir. Bizim gibi hak talebinde bulunamayacak insanları çalıştırarak para kazanmak Çin'in ekonomisinin büyümesine ikinci bir sebep.
➡ Münevver Özuygur:
◼ Doğu Türkistan'daki insanların iç organları bile Çin'e büyük paralar kazandırıyor. Helal organ ticareti var. Tüm dünyada helal organ ihtiyacı olan Müslümanlar yeşil koridordan geçerek Uygur çocuklarının organlarından istifade edebiliyor. O da çok büyük bir kazanç.Yeşil koridora vurgu yapmak istiyorum. Yeşil koridor; uçaklarda hiçbir şekilde, engele takılmadan Doğu Türkistan'daki Uygurların organlarının nakledildiği yerdir.
➡ Sümeyye Gedizli: Münevver Hanım, biraz kendi hayatınızdan bahseder misiniz?
➡ Münevver Özuygur:
◼ Ben babasız bir ailede büyüdüm. Babam Çinliler tarafından şehit edildi. Küçük yaşta, "Çinliler insan değil" diyerek büyüdüm. Onları gördüğüm zaman "bunlar insan yerler" diyordum ama korkudan değil, onlara nefret duyuyordum.
Uygurların "insanlık dışı toplama kamplarına" alınma gerekçeleri
➡ Sümeyye Gedizli: Doğu Türkistan'da gündelik yaşam nasıl?
➡ Münevver Özuygur:
◼ Gündelik yaşantımızda 2 çeşit hayat yaşardık. Okulda ateist ve evde Müslüman. Ramazanlarda içki yarışmaları yapılırdı. Bu yapılanda bir Çin işkencesi idi. Ama bu işkenceler öldürmeye yönelik değil sizin maneviyatınıza yapılan psikolojik bir saldırı. Kendileri, sizden tamamen istifade ettikten sonra "bunun işi artık bitti" dedikten sonra öldürürler. Ama öldürmeden önce sizin tamamen maneviyatınızı öldürürler. Eğer siz, Çin için bir suçluysanız size işkence yaparlar ama tüm ailenizi de manevi olarak işkenceye tâbi tutarlar. Şöyle bir örnek vereyim, bir kişiye idam cezası çarptırılırsa ve kurşunla öldürülürse o kurşunun parasını ailesinden alıyorlar. İki tane kurşun ile ölse, "bak senin oğlun çok direndi, iki tane kurşunun parasını ödeyeceksin, iki tane kurşunumuz gitti" deme cesaretini gösterebiliyorlar.