İsrail'in kuruluşunun arka planı
Yahudiler, Filistin topraklarının kendilerine vaat edilmiş bir yer olduğu iddiasıyla yıllardır Filistin halkına etmedikleri eziyeti, yapmadıkları cefayı bırakmamışlardır. Son zamanlarda yaşanan olaylar sonrasıysa akıllara, "Yahudiler bu kutsal topraklarda nasıl devlet kurdular? sorusunu getirmektedir. İşte, Sykes - Picot Antlaşması'ndan II. Dünya Savaşı'na kadar İsrail Devleti'nin kuruluşundaki arka plan...
Giriş Tarihi: 19.10.2023
10:31
Güncelleme Tarihi: 19.10.2023
11:31
THEODAR HERZL'İN HAYALİ
◾ Kongre sonra Theodar Herzl, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı olan Filistin topraklarını borç içinde bulunan Osmanlı'dan para karşılığında kolayca alabileceğini düşünür. Fakat düşüncesi bir ihtimal gerçekleşmeyebilir, bunun farkındadır ve şunları söyler:
"Türkiye'nin, bizi reddetme ve hatta anlamama ihtimali vardır. Amacımıza ulaşmak için, başka yollara başvurabiliriz. Doğu sorunu, artık bugünün sorunudur. Er veya geç, bu nedenle devletler arasında bir ihtilaf çıkacaktır. Avrupa'nın büyük güçleri savaşmak zorunda kalacaklardır. O kötü anın gelmesini elimde saatim bekliyorum. Bu büyük Avrupa savaşı bitince, bu kez bir barış konferansı olacak. İşte o gün için şimdiden hazır olmalıyız."
◾ Sultan II. Abdülhamid tahtı devraldığı zaman devletin yüklü miktarda borcu bulunmaktadır. İngilizler senelerdir Osmanlı'nın zayıf anını beklemiş ve imparatorluğun borcu olduğunu duyunca, fırsatı yakaladıklarını düşünmüşlerdir.
Mescid-i Aksa'nın Müslümanlar için önemi
SULTAN II. ABDÜLHAMİD VE FİLİSTİN
◾ 93 Harbi'nden ağır kayıplarla çıkan imparatorluk, her manada zor bir durumun içindedir. 1879 yılında bunu bir fırsat bilen bir İngiliz arisrokratı padişahın Filistin topraklarını satmasını buna karşılık zavallı (!) konumundaki Yahudileri buraya yerleştirmek istediğini söyler. Sultan II. Abdülhamid, İngilizlerin niyetini anlar ve teklifi kabul etmez.
◾ II. Abdülhamid ile görüşmeleri olumsuz geçen Herzl , günlüğüne şu notu düşer: "Planım, Sultan'a karşı bir kampanya açmak, sürgün edilmiş prensler ve Jön Türklerle temas kurmaktır." Burada da belirtildiğine göre Herzl'in hedefi II. Abdülhamid'i devirmek ve bir şekilde emeline ulaşmaktır.
93 Harbi nedir?
93 Harbi, Osmanlı ve Rusya arasında meydana gelen, II. Abdülhamid ve Rus çarı II. Aleksandr döneminde gerçekleşen Rusların Yeşilköy'e dek geldikleri bir savaştır.
SKYES - PICOT ANTLAŞMASI
◾ Skyes - Picot ve Balfour Deklerasyonu , Orta Doğu'da bir Yahudi devletinin kurulmasında önemli iki aşama olmuştur. Yahudilerin, devlet kurma ideallerinin ilk basamağı, 1916 yılında imzalanan Skyes - Picot Antlaşması'dır . Bu durum, Yahudi meselesi etrafında cereyan eden olayların tam merkezinde bulunmaktadır. Bu Antlaşma ile İngiltere ve Fransa, Osmanlı'nın Orta Doğu'daki topraklarını gizlice paylaşmıştır.
◾ Aslında İngiltere ve Fransa arasında gizli bir antlaşma olan Skyes - Picot, Rusya'nın öğrenmesi üzerine açığa çıkarılır. Antlaşmanın üzerine ise 1917 yılında, Balfour Deklarasyonu gerçekleşir. Bu deklerasyon kapsamında, yanlarına çektikleri İngilizlerden, Filistin topraklarında bir yurt edinme sözü alırlar.
Balfour Deklarasyonu nedir?
Balfour Deklarasyonu, Britanyalı savaş kabinesinde dışişleri bakanı Arthur Balfour'un girişimiyle başlatıldığından bu ismi almıştır. Sonuç olarak Filistin'de bir Yahudi devletinin kurulmasıyla sonuçlanan girişim olarak tarihe geçmiştir.
Mescid-i Aksa içerisinde yer alan tarihi yapılar
I. DÜNYA SAVAŞI'NDAN II. DÜNYA SAVAŞI'NA KADAR İSRAİL
◾ Yahudilerin I. Dünya Savaşı'ndan sonra Filistin topraklarının İngiliz mandasına verilmesi ile Filistin'e Yahudi göçleri yoğun bir şekilde başlamıştır. Bu da zaten Filistin'de İsrail Devleti'nin kurulması demektir.
◾ Bu göçlere Arap Birliği tepkiyle karşılar ve yıllarca sürecek çatışmalar da böylece cereyan eder. II. Dünya Savaşı'nın ardından İngiltere'nin bölgedeki manda idaresine son vermesiyle Yahudiler ve Araplar arasında hiç dinmeyecek çatışmalar başlar. 1948 senesine gelindiğinde ise Yahudiler , Filistin topraklarında İsrail Devleti'ni kurduklarını ilan etmişlerdir.
◾ İsrail'i ilk tanıyan ülke ABD olmuştur bu da İsrail'in dünya üzerinde tanınırlığını artırdığı gibi bugünlerde yaptığı tüm insanlık dışı faaliyetleri gösterme cesaretini vermiştir...