Arap koalisyonunun Yemen stratejisi 'aç bırakmak'
Yemen hakkında raporlar yayımlayan uluslararası uzman ve araştırmacılar, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun, Husilere karşı yürütülen savaşta "aç bırakma" stratejisi uyguladığını belirtiyor.
Giriş Tarihi: 28.11.2018
15:47
Güncelleme Tarihi: 28.11.2018
16:17
Yemen hakkında raporlar yayımlayan uluslararası uzman ve araştırmacılar, özellikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'n in (BAE) Husilere karşı yürütülen savaşta "aç bırakma" stratejisi uyguladığını belirtiyor.
Koalisyonun, aç bırakmayı askeri bir strateji olarak kullandığı ifade edilirken, Husilerin de halkın açlıktan kırılmasında rol oynadığı kaydediliyor. Arap koalisyonu Yemen'deki askeri operasyonun başlamasından bu yana ülkedeki insani durumun iyileştirilmesi için büyük mali destekler verdiğini öne sürse de bunun pratikte bir etkisi görülmüyor.
Son dönemde çok sayıda uluslararası kuruluş, Yemen'de gıda krizinin büyüklüğüne dikkati çekmek amacıyla yaptıklarını yoğun uyarılarını "öldürücü açlık felaketi " şeklinde ifade etmeye başladı.
Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Örgütü Genel Direktörü Jose Graziano da Silva, 6 Kasım'daki BM oturumunda "Yemen'de eşi benzeri görülmemiş bir insanlık trajedisine tanıklık ediyoruz. " dedi.
AÇLIK 13 MİLYON İNSANI TEHDİT EDİYOR!
BM Dünya Gıda Programı Sözcüsü Herve Verhoosel de 16 Ekim'de yaptığı açıklamada, Yemen'de milyonlarca insanın dünyanın en kötü kriziyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu. Verhoosel, ülkede 18 milyon kişinin günlük yiyeceğini nereden elde edeceğini bilemediğini ve bunlardan 8 milyondan fazla kişinin ise tam bir açlık uçurumunun kenarında olduğunu söyledi. Kısa bir süre sonra 3,5 milyon kişinin gıda bulamama sıkıntısına düşme ihtimalinin olduğuna dikkati çeken Verhoosel, 12 milyon kadar bir nüfusun açlık tehlikesi içinde olduğunu belirtti.
BM Yemen Koordinatörü Lise Grande de benzer bir açıklamada bulunarak, "Bu ülkede açlık 13 milyon insanı tehdit ediyor. Bu durum bu yüzyılda dünyada en kötü açlık durumuna dönüşebilir." uyarısı yaptı. UNICEF Sözcüsü Christophe Boulierac ise Yemen'de 400 bin çocuğun kötü beslenme şekillerinin en kötüsüne maruz kaldığını söyledi.
AĞAÇ YAPRAKLARINI YİYEREK HAYATTA KALMAYA ÇALIŞIYORLAR!
Associated Press (AP) haber ajansının 25 Eylül'de yayımladığı raporda, ülkedeki gıda krizinin çocuk ölümlerinde etkili olduğu belirtilirken, Hacce vilayetine bağlı Hayran el-Mahrak kasabasında yaşayan ailelerin çoğunluğunun ağaç yaprakları yiyerek hayatta kalmaya çalıştıkları vurgulanmıştı.
"Açlık Tehlikesine Karşı Erken Uyarı Sistemleri Ağı" adlı Amerikan kuruluşunun raporlarına göre de ülkenin güneydoğusundaki Lahic kenti gıda güvenliğinden en çok mahrum olan bölgeler arasında yer alıyor. Lahic kentinin dördüncü dereceden açlık sınırında olduğu belirtilirken, açlığın son sınırında olan bir bölgenin 5. derecede olduğuna dikkat çekiliyor.
YEMEN'DEKİ GIDA KRİZİNİN BAŞ MÜSEBBİBİ
Yemen'deki gıda krizinin müsebbibi olarak Suudi Arabistan'ın başı çektiği koalisyon güçlerini gören uluslararası insan hakları örgütleri ve çeşitli araştırma merkezleri, bu suça ortak olarak Husileri de işaret etmekten geri kalmıyor. Uluslararası Af Örgütü, 6 Haziran 2016'da yayımladığı raporda, gıda maddelerinin ulaştırılmasına dönük uyguladığı kısıtlamalar sebebiyle koalisyon güçlerinin ülkede yaşanan gıda krizinin baş müsebbibi olduğu vurgulandı.
Rapora göre, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2015'teki 2216 nolu kararı sonrasında Suudi Arabistan, alınan uluslararası kararı uygulama gerekçesiyle Kızıldeniz'de gemilerin kontrolünü yürüttüğünü iddia ederek, yük gemilerinin limanlara girişini geciktiriyordu. Koalisyon güçlerinin bu süreçte gemi ve limanlara getirmiş olduğu sınırlamalara karşılık BM Genel Sekreterliği 2016'da Yemen'de teftiş ve inceleme mekanizması oluşturdu. Bu mekanizmayla hedeflenen, ülkeye giriş yapacak ticaret gemilerinin hareketini kolaylaştırmaktı. Ancak kurulan bu yeni mekanizmaya rağmen koalisyon yine kendi teftiş ve inceleme işlemlerini uygulamakta ısrarcı oldu.