Akl-ı selim, kalb-i selim Müslüman
Kalbin doğru istikamette olması demek, İslam'ın emir ve yasaklarına uymak demektir. Bir Müslüman olarak kalbimizi bu istikamette tutmaya özen göstermeli ve dünyanın rehavetine kapılıp gitmemek için elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Bu noktada sizleri iki güzel kavram ile tanıştıracağız; akl-ı selim ve kalb-i selim...
Giriş Tarihi: 01.03.2023
11:00
Güncelleme Tarihi: 01.03.2024
09:58
◾ Felsefi düşünceleriyle ünlenmiş Razi, kalb-i selim olmayı "cehaletten ve kötü huylardan arınmış bir kalp" olarak yorumlamaktadır.
◾ İslam alimlerinden olan Gazali'ye göre kalp, Kur'an-ı Kerim'de hakikatteki kalbi anlatmaktadır. Bahsi açılan ruhani kalbin emrinde bütün azalar hazır bulunur. O halde insan, kalbini İslam'ın emirlerine uyacak şekilde yönlendirmelidir.
Çınarın kuvvetli bir dalı: Fahreddin er Razi
KALP BEDENİN SULTANIDIR
◾ Kalp ile ilgili bir benzetme Ebu Hureyre'den (RA) rivayet edilmektedir. İslam'ın önemli hadis ravilerinden olan Buhari'de yer alan bir hadis-i şerifte kalbin önemini şöyle beyan edilir:
"Dikkat edin vücutta bir et parçası var, o düzgün olursa bütün uzuvlar düzgün olur. O bozulursa bütün uzuvlar bozulur. Dikkat edin! Bu et parçası kalptir."
(Buhari, İman, 39)
AKL-I SELİM VE KALB-İ SELİM
◾ Akl-i selim ve kalb-i selim kavramları incelendiğinde ikisinin aynı noktada buluştuğu görülmektedir. İslam'da aklın ve kalbin bir olarak kabul edilmesi ve işlediğimiz iyi/kötü amellerimizin sorumlusu olarak ikisinin ortaklığı söz konusudur.
◾ Kalbi selamette tutmak, doğru yol olan İslam istikametinden ayırmamak ve kalbimizi dünyaya geldiğimiz günkü saflığıyla koruyabilmek asıl meselemiz olmalıdır.
Peygamber sevgisine örnek: Kaside-i Bürde