Anadolu'da kabri bulunan sahabeler
Dünyaca tanınmış seyyah olan Evliya Çelebi, döneminde Osmanlı topraklarının büyük bir bölümüne seyahat etti. Gezdiği beldelerdeki türbeleri de ziyaret etmeyi ihmal etmeyen Evliya Çelebi, burada yattığına inanılan sahabeler hakkında önemli bilgiler de verdi. İşte sizler için Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesine göre Anadolu'daki sahabeleri derledik.
Giriş Tarihi: 08.07.2019
16:36
Güncelleme Tarihi: 08.07.2019
17:31
ŞURAHBİL B. HASENE KİMDİR?
Şurahbil b. Hasene'nin tam adı, Ebû Abdullah şurahbil b. Abdullah Muta' b. Katan el-Kindî'dir. Hasene, annesinin adıdır. Annesinin adıyla tanındı. İslâm'ın ilk zamanlarında Müslüman oldu. İkinci Habeşistan hicretinde yer aldı.
Şurahbil b. Hasene'nin bölgenin fethinde görev alan ordulara komutanlık ettiği bilindiğinden dolayı, Kilis ve civar beldelere gelmiş olması kuvvetle muhtemeldir. Kilisli Kalaycıoğlu'nun yazdığı el yazısı tarih kitabında, Şurahbil hakkında şu bilgiler bulunmaktadır: "Hz. Ömer, H.17 yılında Ebu Ubeyde Bin Cerrah kumandası altında İslam ordusunu Suriye'nin fethine gönderdi. Şurahbil bin Hasene sekiz bin kişilik bir kuvvet ile Azaz'ı ele geçirdikten sonra, Kilis'te Meşhedlik denilen bölgede kanlı bir savaş yaptı. İslam sancağını bu beldeye diktikten sonra altı ay bu bölgenin komutanlığını yaptı, bu sırada kolera hastalığına yakalandı ve H. 18 yılında vefat etti." Vefat ettiğinde altmış yedi yaşındaydı.
Evliya Çelebi'ye göre "Şurahbil" sözcüğü, Arapça "danışma" anlamını içeren "şura" sözcüğü ile "sevgili" anlamına gelen "el habib" sözcüğünden oluşmuş bileşik yapılı bir sözcüktür. İslam kaynaklarında "Şurahbil adıyla geçen "13" sahabeden (Hz. Muhammed'i görmüş ve sohbetlerinde bulunmuş kişi) söz edilmekte olup; Kilis'teki mübarek kişi de Şurahbil Bin Hasene'dir.
Evliyâ Çelebi, Muhammed Rıttalî olarak da bilinen Şeyh Muhammed Arabî adlı sahabeyi de ziyaret ettiğini söyler. "Şehrin batısında bir büyük tekke daha vardır. Buradaki Şeyh Muhammedi Arabî ve Rıttalî diye meşhurdur. Sahabe-i kiramdandır."
İçeride, üstü yeşil bir örtü ile örtülmüş tahta bir sanduka bulunur. Fakat sandukanın üstünde kimliğini belirtecek herhangi bir kitabe bulunmaz. Savaşta ve barışta hurma dağıtıcılığı görevinde bulunan bu zatın, Hz. Ömer'in halifeliği zamanında Ebu Ubeyde Bin Cerrah komutasındaki İslam ordusu ile bu bölgeye geldiği ve 639 yılında burada şehit düştüğü bilinir.
Bizans ile Müslümanlar arasında kalan bu toprakları, din amaçlı pek çok kanlı çatışmaya mekân olmuştu. Kilis ve yöresindeki türbelerin çoğu, bu kutsal amaç uğrunda şehit olmuş ulularına aittir. Kilis'te meşhedlik yani şehitlik adı verilen mahalle, bu yörelerden biri olup, geçmiş yıllarda buradan geçen Kilisliler, ölenlere saygı gereği ayakkabılarını çıkarırlardı.
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Meşhedlik'le ilgili olarak şunlar anlatılır: "Evvela Şehit Mahallesi (Odun Pazarı) kabristanında üç bin sahâbe-i kirâm ismiyle mezar-ı şeriflerinin taşlarında yazılıdır. Hâlid b. Velîd'le birlikte bu şehri muhasara eden sahabelerdir. Şehit olmuşlardır."
Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde naklettiği şekliyle meşhedlikteki mezarlar ve isimleri günümüze ulaşamadı.