Anadolu'nun "İbn-i Sina"sı Aydınlı Hacı Paşa
14. yüzyıl İslam dünyasının en tanınmış alimlerinden ve hekimlerinden biri olan Aydınlı Hacı Paşa, Anadolu'nun İbn-i Sinası olarak anılır. Nitekim, tıp ilminin Osmanlı coğrafyasında gelişmesine ön ayak olan alimlerden biridir. Aynı zamanda kelam alimi ve müfessir de olan Hacı Paşa'ya ve tıp eserlerine dair bilgileri sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 12.05.2020
15:29
Güncelleme Tarihi: 02.08.2022
11:17
Ağır hastalığı onu tıp ilmine yönlendirdi
◽ Kahire'de öğrenciliği sırasında tutulduğu ağır bir hastalık Hacı Paşa'yı tıpla meşgul olmaya sevketti. Dini ilim tahsili yanında tıp kitapları okuyarak ve Cemâleddin İbnü'ş-Şevbekî gibi hekimlerin bilgi ve tecrübelerinden istifade ederek kendini tıp sahasında da yetiştirince, Şifaül-eskam adlı eserinin mukaddimesinde bizzat belirttiği gibi el-Melikü'l-Mansûr Kalavun Bîmâristânı'nda tabiplik yapmaya başladı.
◽ En büyük eseri olan tefsirini II. Murad'ın tahta çıkışından (824/1421) sonra yazmaya başlayıp ona ithaf ettikten sonra çok sevdiği ilim beldesi Birgi'ye geri döndü, kısa bir müddet sonra burada vefat etti.
Hacı Paşa'nın özellikle Kitâbüt'- Teshil fi't-Tıb ve Müntehâb-ı Şifâ isimli eserleri tıp dilinin Türkçeleşmesi hususunda önem arz eder.
Büyük İslam mütefekkiri Cürcani dehasına hayranlığını yazdı
◽ Büyük İslam mütefekkiri Cürcani de onun dehasına hayranlığını yazmıştır. Hacı Paşa'nın Şifa-ül-Eskam ve Deva-ül-Alam (Hastalıkların Tedavisi) adlı eserinin genel planı, İbn Sina'nın Tıbbın Kanunu kitabına benzer. Dört bölümden meydana gelen eserin birinci bölümünde genel bilgiler, ikinci bölümünde yiyecek ve içecekler, üçüncü bölümde hastalıkların sebepleri, dördüncü bölümde genel hastalıklar yer alır.
Yazarın el yazısı ile yazılı nüshası Topkapı Sarayı içinde bulunan III. Ahmet kütüphanesinde titizlikle korunmaktadır.
Müslüman alimlerin mühendislik çalışmaları
◽ Hacı Paşa kitabın girişinde, eseri yazarken karşılaştığı güçlükleri , hocalarından yaptığı tahsili, hastane tecrübelerini ve okuduğu tıp kitaplarını bildirir. Ayrıca birçok gözleme de yer vermiştir. Hacı Paşa daha sonra bu eserini kısaltıp, Türkçe olarak Teshil-üt-Tıb isimli kitabı yazmıştır.
Geleneksel Osmanlı tıbbının son temsilcisi: Gevrekzade Hasan Efendi
◽ Ömrü boyunca, Allahu Teâlânın dinini öğrenmek, O'nun kullarına doğru yolu öğretmek için uğraştı. Öğrendiği tıb bilgilerini, hastalıkları tedâvi etmekte kullandı. İnsanların hem ruh, hem de bedence sağlam olmaları, dünyada ve âhırette huzûrlu olmaları için çalıştı. Birçok talebe yetiştirdi. Bahsedilen eserlerden başka, Kutbüddîn Râzî'nin "Şerh-i Metâli-ül-envâr" adlı eserine bir haşiyesi, İmâm-ı Beydâvî hazretlerinin "Tavâli" adlı eserine de bir şerhi vardır.
İbn-i Sina Batı bilimini nasıl şekillendirdi?
◽ Onun tıp mesleğine yönelmesinde, öğrenciliği sırasında yardımını gördüğü Aydınoğlu Îsâ Bey'in teşviklerinin de etkili olduğu söylenebilir. 1332 yılında Birgi'yi ziyaret eden İbn Battûta , Aydınoğlu Mehmed Bey'in bir yahudi tabibine gösterdiği büyük itibarın saray erkânıyla Müslüman âlimleri rahatsız ettiğini haber verdiğine göre, ilme ve özellikle tıbba büyük önem vermiş bir hânedanın mensubu olarak Îsâ Bey'in bu teşviki o günkü şartların da bir gereğiydi.
Ortaçağ'ın en büyük seyyâhı: İbn Battûta