Arama

Bir mekteb olarak Mescid-i Nebevi

İnşa edilmesinin ardından Müslümanların her açıdan merkezi olan Mescid-i Nebevi, İslam dininin en güzel şekilde anlatıldığı ve yaşandığı bir tebliğ ve davet mekanı olmuştu. Allah Resulü'nün (SAV) namaz kıldırdığı mescid, İslamla tanışmak isteyen kitlelerin yegane uğrak noktasıydı. Ashab-ı Kiram burada Resulullah'ın (SAV) sohbetlerine nail olmuş, mescidin suffe olarak anılan kısmında Resul-i Zişan'ın (SAV) rahlesinden geçmişti. Mescid-i Nebevi'nin okul yönünü araştırdık.

🔹 Vakitlerinin büyük bölümünü mescidin içindeki bir bölümde geçiren sahabiler, Allah Resulü'nden (SAV) ilim tedris etmiş, sürekli soru sorma imkanına erişmişlerdi.

🔹 10 kişiyle başlayan Ashab-ı Suffe zamanla 400 kişiye ulaşan geniş, mütalaa ve müzakere ile vakit geçiren bir ekibe ulaşmıştı. Suffe ehli araştırmacılar tarafından İslam'ın ilimle iç içe olduğunu kanıtlayan en güzel örnek olarak kabul edildi.

ASHAB-I SUFFE MENSUBU SAHABİLER

🔹 Resulullah'ın (SAV) tebliğe başladığı dönemde Arabistan'da okuma ve yazma oranları neredeyse yok denilecek kadar azdı. Resul-i Ekrem'in (SAV) ve ondan sonra sahabilerin üstün gayretleri ile bu durum zamanla tersine döndü.

🔹 İnanılmaz bir atılımın yaşandığı 7. yüzyılda hem ilmi sahaların zemini oluşmuş hem de her köşe başı adeta bir ilmi mektep haline gelmiş, müminler hayırda yarışır olmuşlardı.

🔹 Ashabın ilim aşkı ve Habibullah'ın (SAV) üstün gayreti ile adeta bir mektebe dönen Mescid-i Nebevi, Kur'an-ı Kerim'in ezberlenip anlatıldığı ve amele döküldüğü bir mekandı.

🔹 Kendilerini Allah yoluna adayan bu ilim meclisinin yolcuları sonraki kuşakların İslami ilimlerde derinleşmesine ve eser telif etmesine müsebbib olacaklardı.

🔹 Mescitteki ilim ehlinin ihtiyaçları ile bizzat ilgilenen Hz. Peygamber (SAV) ders verme gibi görevlerini bazen Muaz b. Cebel (RA) başta olmak üzere bazı sahabilere devrederdi. Bu durum, O'nun (SAV) öğreticilik tarafını gösterirdi.

🔹 Bu ilim meclisinden zamanla muallimler, valiler, elçiler başta olmak üzere pek çok önemli bürokrat çıktı. Resulullah (SAV) bu kararları ile ilme ve ilim ehline verilmesi gereken ederi gösterdi.

🔹 Tüm vasıflarının ötesinde bir muallim olan Resulullah ( SAV) daha önce uygulanmamış eğitim metotları, yöntemleri ile insanlığa uygun bir eğitim sistemi vücuda getirdi.

🔹 Resulullah'ın ( SAV) eğitimi bilginin içselleştirilmesi, amele dökülmesine dayalıydı. O (SAV), amele dökülmeyen bilgiden ziyade süreklilik arz edecek ilmi önemserdi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN