Arama

Dik duruşuyla rol model bir Müslüman kadın: Hz. Aişe

Kadınlık üzerine yapılan tartışmalar, günümüz dünyasının en önemli gündemini teşkil etmekte. Özellikle kadınlık, her kesim tarafından önemi malum hassas bir mevzu, fakat bu tartışmalar sürerken unutulan en temel nokta Kur'an-ı Kerim ve sünnet referansıdır. Nitekim Allah ayet-i kerimesinde ilke olarak insanların en değerlisini, "Takvada en üstün olanıdır."(el- Hucurât 49/13) şeklinde tanımlar. Hal böyle iken kadın ve erkeğin birbirinin önüne geçme, birbirinden rol çalma ve üstünlük kurma çabaları anlamsızlıktan ibaret kısır bir döngüdür. Kadınlığı tanımlaya çalışırken yine unuttuğumuz bir diğer mevzu ise İslamiyet'teki öncü kadınlardır. Bu kadınların başında ise Hz. Aişe gelmektedir. Hz. Aişe'nin hayatına baktığımızda gerek ilmi yönü gerekse dönemine göre bütün erkekleri karşına alabilecek cesareti kendisinde bularak gösterdiği entelektüel karşı çıkış; altı çizilmesi gereken bir konudur. İşte, Hz. Aişe'nin her manada Müslüman kadınlara rol model olacak hayatı…

  • 5
  • 17
Hz. Aişe’nin entelektüel kimliği
Hz. Aişe’nin entelektüel kimliği

Daha öncesinde de söz konusu edildiği gibi İslâm kadınla erkeği aynı düzlemde ele aldı, hedef olarak onlara aynı ufku gösterdi. Müslüman erkekler ne kadar yükselebilirse, kadınların da o kadar yücelebileceğini söyledi. İlim anlamında yükselen Hz. Aişe, bunun en somut örneğidir.

  • 6
  • 17
İslam kadınlarına “başmuallim”
İslam kadınlarına başmuallim

Peygamber-i Ekber'in baş asistanı olma şerefi, Hz. Aişe'yi İslâm kadınlarına "başmuallim" olma makamına yükseltti. Hz. Aişe, sahabenin takıldığı ilmi meselelerde hacet kapısıydı. Dünya tarihinde ilk defa bir kadın ilme merci oldu. Sahabe hiçbir yerde bulamadığı cevapları ondan dinledi. Zaman zaman kibar-ı ashab da Ondan fetva sorardı. Bu noktada Ebû Musa el-Eşarî (v. 50 h.) şöyle demektedir: "Biz Peygamber'in ashabına bir hadis müşkil olduğunda/bir mevzu anlaşılmadığında gider Hz. Aişe'ye sorar; konuyla alakalı onda yeterli derecede ilim bulurduk."[Tirmizî, H. No: 38]

  • 7
  • 17
"Allah Rasulü’nün Sünnet’i, Arap şiiri ve bir farzı Hz. Aişe’den daha iyi bilenini görmedim.”
Allah Rasulü’nün Sünnet’i, Arap şiiri ve bir farzı Hz. Aişe’den daha iyi bilenini görmedim.

Kabîsa bin Züeyb de, Onun ilmî derinliğine şu ifadelerle tanıklık etmektedir: "Aişe insanların en âlimiydi. Sahabenin büyükleri de Ona sorardı." [Zehebî, Siyer-u A'lâmi'n-Nübelâ, IV, 282.] Kız kardeşi Esma'nın oğlu olması cihetiyle Hz. Aişe'ye en yakın olanlardan Urve b. Zübeyr de, "Allah'ın kitabı, Rasulü'nün Sünnet'i, Arap şiiri ve bir farzı Hz. Aişe'den daha iyi bilenini görmedim." demiştir [İbn Ebî Şeybe, Musannef, VIII, 517]. Hadiste kol başı olan İbn Şihâb ez-Zührî'ye göre ise (v. 125 h.), "Eğer Aişe'nin ilmiyle bütün kadınların ilmi bir araya getirilse, Aişe'nin ilmi daha ağır basar."[Taberânî, el-Mu'cemu'l-Kebîr, H. No: 299; Hakîm, Müstedrek, H. No: 6734.]

  • 8
  • 17
Peygamberimizin yanında seferlere de davetlere de katılan Hz. Aişe
Peygamberimizin yanında seferlere de davetlere de katılan Hz. Aişe

Bilinenin aksine İslamiyet kadını eve kapatmayı emretmedi. Bu yanlış algının da Hz. Aişe'nin hayatına göz atıldığında kırıldığını görüyoruz. Nitekim Peygamber Efendimiz, Hz. Aişe'yi gittiği birçok yere birlikte götürmüştü hatta öyle ki seferlere bile Efendimizin yanında iştirak etmişti.

  • 9
  • 17
Hz. Aişe'nin Peygamberimizin yanında kazandığı müstesna mevki
Hz. Aişe’nin Peygamberimizin yanında kazandığı müstesna mevki

Hz. Peygamber de onunla bir arada bulunmaktan, bilhassa gece seyahatlerinde kendisiyle sohbet etmekten, davetlere onunla birlikte katılmaktan (bk. Müslim, "Eşribe", 139), sorularına cevap vermekten pek memnun olurdu. Esasen Hz. Âişe zekâsı, anlayışı, kuvvetli hâfızası, güzel konuşması, Kur'ân-ı Kerîm'i ve Hz. Peygamber'i en iyi şekilde anlamaya çalışması gibi vasıfları sayesinde Hz. Peygamber'in yanında müstesna bir mevki kazandı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN