İslam'da sevap ve günah anlayışı
Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim, insanın yaşam yolculuğunun her anına rehberlik eder. Dinimizde sevap ve günah kavramlarını kapsayan ameller, Mushaf'ta açıkça belirtilir. Yüce Allah'ın (CC) hoşnut olacağı davranışlar sevap, razı olmayacağı durumlar ise günah olarak nitelendirilir. Sizin için sevap ve günah kavramlarının dindeki yerini araştırdık...
Giriş Tarihi: 04.03.2023
12:21
Güncelleme Tarihi: 11.03.2023
09:29
GÜNAH NEDİR?
🔸 Farsça bir sözcük olan günah, "suç" manasına gelir.
🔸 Bütün dinlerde emir ve yasaklar bulunur. Günah, Allah'ın (CC) emirlerinin yerine getirilmeyip yasaklarının çiğnenmesiyle meydana gelen, dini, ahlaki ve vicdani açıdan sorumluluk oluşturan bir kavramdır.
🔸 Allah (CC) kullarının iyiliğini ister. Bundan dolayı müminlerin yararına olacak davranışları emreder. İnsan ve toplum için zararlı olacak davranışları da yasaklar.
🔸 İnsanların kuralları çiğnemesi suç kavramıyla nitelendirilirken dini alandaki hata ve aşırılıklar günah olarak adlandırılır.
🔸 Günahın sonuçlarından uzaklaşmanın yolu tövbedir . Bilhassa Allah'a (CC) karşı işlenen günahlardan yapılan içten bir tövbe, günahın sonuçlarını siler. Ama insanlara karşı işlenen suçlardan dolayı ortaya çıkan günahların sonucunun ortadan kalkması için tövbe tek başına yeterli değildir. Hak sahibinin de hakkını helal etmesi de gerekir. Bu duruma "kul hakkı" denir.
🔸 Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim'de büyük günahları işlemekten kaçınan kimsenin küçük günahlarının da silineceği şu ayette belirtilmiştir:
"Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız."
(Nisa suresi, 31.ayet)
Nisa suresinin 31. ayetinin tefsiri: Günahlar büyük (kebâir) ve küçük (sağâir) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Küçük günahlar için Kur'ân-ı Kerîm'de lemem, büyük günahlar için ise fâhişe ve bunun çoğulu olan fevâhiş kelimeleri de kullanılmaktadır.
Nisa suresinin 31. ayetinin tefsirinin devamı için tıklayınız
🔸 Yüce dinimiz İslam'da, insanın bir başka kişilerin yaptıklarından ve güçlerinin yetmediğinden sorumlu olmadığı belirtilir.
↪Kulun yaptıklarından sorumlu olabilmesi için ergenlik çağına erişmiş ve akıl sağlığının yerinde olması gerekir.
🔸 İnsanlar özgür iradesiyle, bile isteye yaptığı işlerden sorumludur. Bununla birlikte Yüce Allah (CC), unutarak, bilmeyerek işlenen günahlardan kullarını sorumlu tutmaz.
BÜYÜK VE KÜÇÜK GÜNAHLAR NEDİR?
🔸 "Büyük günah" anlamında kullanılan kebire, dinen yasaklandığı konusunda kesin delil bulunan ve hakkında dünyevi ya da uhrevi ceza bulunan davranışlara denir. Bunların dışındaki kötü davranışlara da küçük günah (sagire) denir.
🔸 Allah'a (CC) şirk koşmak, cana kıymak, ana babaya itaatsizlik, kul hakkına girmek, faizli işlem yapmak, iftira atmak, büyü yapmak, yalancı şahitlik, zina ve içki içmek büyük günahlardan sayılır.
Zina eden birisi nasıl tövbe etmelidir?
🔸 Müminlerin Allah'a (CC) tövbe etmesi her zaman mümkündür. Cenab-ı Hakk (CC) kullarının samimi tövbelerini kabul ederek onların günahlarını affeder.
🔸 Peygamber Efendimiz (SAV) " Bütün insanlar hatalıdır; hatalı insanların Allah (CC) katında en makbul olanları tövbe edenlerdir" sözleriyle Müslümanları tövbe etmeye teşvik etmiştir.
🔸 Günah bir eylem, düşünce boyutundan pratiğe geçmemişse cezası bulunmaz. Peygamber Efendimiz (SAV) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurur:
"Allah Teâlâ ümmetimden nefislerinde yapmayı arzuladıkları şeyleri yapmadıkları ve konuşmadıkları müddetçe affetti." (Buhârî, VII, 59)