Arama

Dini konularda merak edilen 11 soru

Müslümanların hayatlarının şekillenmesinde en önemli etkiyi Kur'an-ı Kerim ve Peygamber Efendimizin hadisleri sağlar. Bu nedenle müminler, yüce kitabımızın emirleri ve Allah Resulü'nün sünnetleri ışığında hareket eder. Peki, mağaza çekilişlerine katılmak caiz midir? Yemin bozmanın hükmü nedir? Ahirette şefaat olacak mı? Kudüs, Müslümanlar için neden önemlidir? Vav Radyo'da kıymetli bilgiler veren hocalarımız sizler için cevapladı.

AYET-EL KÜRSİ

Bismillahirrahmanirrahim
﴾255﴿ Allâhü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm, lâ te'huzühu sinetün velâ nevm, lehu mâ fissemâvâti ve ma fil'ard, men zellezi yeşfeu indehu illâ bi'iznih, ya'lemü mâ beyne eydiyhim vemâ halfehüm, velâ yü-hîtûne bi'şey'in min ilmihî illâ bima şâe vesia kürsiyyü hüssemâvâti vel'ard, velâ yeûdühû hıfzuhümâ ve hüvel aliyyül azim.

MEALİ:
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla
﴾255﴿ Allah, O'ndan başka tanrı yoktur; O, diridir, her şeyin varlığı O'na bağlı ve dayalıdır. Kendisine ne uyku gelir ne de uyuklama. Göklerde ve yerdekilerin hepsi O'nundur. İzni olmadan O'nun katında kim şefaat edebilir? O, kullarının yaptıklarını ve yapacaklarını bilir. (O'na hiçbir şey gizli kalmaz.) O'nun bildirdiklerinin dışında insanlar O'nun ilminden hiçbir şeyi tam olarak bilemezler. O'nun kürsüsü gökleri ve yeri içine alır, onları koruyup gözetmek kendisine zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.

KALEM SURESİ 51-52. AYETLER

﴾51﴿ Ve in yekadulleziyne keferu leyuzlikuneke biebsarihim lemma semi'uzzikre ve yekulune innehu lemecnunun. ﴾52﴿ Ve ma huve illa zikrun lil'alemiyne.

MEALİ:
﴾51﴿ Şüphesiz inkâr edenler Zikr'i (Kur'-an'ı) duydukları zaman neredeyse seni gözleriyle devirecekler. (Senin için,) "Hiç şüphe yok o bir delidir" diyorlar. ﴾52﴿ Hâlbuki o (Kur'an), âlemler için ancak bir öğüttür.

❗ Nazardan korunmak için boncuk asmak gibi uygulamalar batıldır, uygun değildir.

➡ Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor: "Resûlullah (sav) buyurdular ki: "Her kim akşam olunca Ha-mim el-Mü'min süresini baştan, 3'üncü (ayet dâhil) ayetine kadar ve Ayete'l-Kürsi'yi okuyacak olursa bu iki Kur'an kıraati sayesinde sabaha kadar muhafaza olunur. Kim de aynı şeyleri sabahleyin okursa onlar sayesinde akşama kadar muhafaza edilirler."

Vav Radyo'daki "Kur'an'ın Gölgesinde" programında kıymetli bilgiler veren eğitimci yazar Ali Rıza Temel sizler için cevapladı:

  • 4
  • 20
Namaz ibadetinde Kur'an-ı Kerim neden Türkçe okunamaz?
Namaz ibadetinde Kur’an-ı Kerim neden Türkçe okunamaz?

❗Yüce kitabımız, hem lafzı hem de manasıyla Cenab-ı Allah'tan gelmiştir, Allah kelamıdır.

➡ Kur'an, Cenab-ı Hakk'ın Peygamber Efendimize (sav) Cebrail aracılığı ile indirdiği manaya delalet eden sözlerdir. Sadece mana olarak değil, Resûlullah'ın (sav) kalbine lafızları ile indirilmiştir. Onun için ibadetleri yaparken Arapça, aslı olan Kur'an-ı Kerim okunur. Tercümesiyle ibadet yapılmaz. Zaten Kur'an-ı Kerim'de yüce kitabımız tarif edilirken Arapça olduğu ifade edilmiştir. "Şüphesiz O, âlemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir. Onu Rûhu'l-emin (Cebrail), uyarıcılardan olasın diye, senin kalbine apaçık Arap diliyle indirdi." (Şuarâ suresi, 192-195), "Korunsunlar diye dosdoğru Arapça bir Kur'an indirdik." (Zümer suresi, 28. ayet)

➡ İbadet maksadıyla yaptığımız amellerin geçerli olması için mutlaka Kur'an-ı Kerim'in aslını yani Allah'tan gelen şekliyle, Arapça olarak okunmalıdır. Fakat meali okumak içeriğinin anlaşılmasını Müslümanların öğüt, buyruk ve yasaklarını öğrenmesini sağlar. Bundan dolayı Kur'an-ı Kerim'i anlamak ve içeriğini öğrenmek için tercümesinin okunmasında sakınca yoktur.

➡ İslam, evrenseldir. Bundan dolayı da değişik dilleri konuşan bütün Müslümanların ibadette ortak bir dili kullanmaları onun evrensel oluşunun bir gereğidir. Herkesin konuştuğu dil ile ibadet yapmaya kalkışması, Peygamber Efendimizin (sav) öğretilerine ters düşeceği gibi içinden çıkılmaz birtakım tartışmalara da yol açar.

Vav Radyo'nun "Günlük Hayatta İslam" programında kıymetli bilgiler veren Dr. Hüseyin Kayapınar sizler için cevapladı:

  • 6
  • 20
Bulunan eşyalarla ilgili hükümler nelerdir?
Bulunan eşyalarla ilgili hükümler nelerdir?

➡ Bu duruma özel hükümler bulunmaktadır. Eğer bulunan eşya bozulacak, kötü niyetliler tarafından çalınacak nitelikte ise alınması gerekir. Fakat kişinin alırken niyeti, kayıp eşyanın sahibini aramak ve malı teslim etmek olmalıdır. Mümkünse bu iş için şahit tutması gerekir. Ardından o malın değerine göre, ilanda bulunup sahibini aramalıdır. Bu durum zaman ve mekâna göre değişir. Büyük şehir ve köyde yitik malın sahibini aramak birbirinden farklı olur. Genelde en uygun yol emniyete bildirmektir. Bu sayede kaybolan malın sorumluluğundan kurtulmuş olunur.

➡ Yitik malın sahibi bir yıl da sürse aranmalıdır. Sahibi bulunamadıysa, kişi fakirse kendi kullanabilir, maddi durumu yerindeyse mal sahibinin hayrına ihtiyaç sahibine verilmelidir.

➡ Yitik yoksul birine verildikten sonra, sahibi ortaya çıkarsa muhayyerdir. Yani kişinin ya da ihtiyaç sahibinin malını kullanmasına onay verirse onun adına sadaka olur. İstemezse mal aynen mevcutsa sahibine geri verilir, mevcut değilse bulan kişinin değerini vermesi gerekir.

Vav Radyo'nun "Günlük Hayatta İslam" programında kıymetli bilgiler veren Dr. Hüseyin Kayapınar sizler için cevapladı:

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN