Fuat Sezgin'in zorla tutulan kütüphanesi
Dünyanın en önemli İslam Bilim Tarihi akademisyenlerinden biri olan Prof. Dr. Fuat Sezgin'in, yarım asra yakın bir süre boyunca emek verdiği 45 bin ciltlik kütüphanesine Almanya tarafından el konuldu ve çoğu el yazması olan bu arşivin Türkiye'ye getirilmesine izin verilmiyor. Ömrünü İslam Bilim Tarihine adayan ve dünya bilim tarihini yeniden yazan Fuat Sezgin'in müstesna kütüphanesi için en son uzlaşma kararı çıkmasına rağmen durumda bir değişiklik olmadı.
Giriş Tarihi: 07.06.2023
14:23
Sesli dinlemek için tıklayınız.
MÜZEDEN KÜTÜPHANEYE, PEK ÇOK KURUM KAZANDIRDI ➡ Bu gelişmelere paralel olarak, İstanbul'da Gülhane Parkı Merkez binasında "Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı" kuruldu. Almanya'da Sezgin öncülüğünde kurulan vakıf ve enstitüye ilgi azalırken, İstanbul'da "bilimler tarihi konulu ulusal ve uluslararası akademik toplantılar, konferanslar düzenlemek" amacıyla kurulan yeni vakıf, Sezgin için bir mutluluk kaynağı oldu.
➡ Gülhane Parkı içinde ve yine Sezgin'in olağanüstü gayretleriyle İstanbul Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi de tesis edildi. Müzede 700'den fazla eserle Müslüman bilim adamlarının yüzyıllar boyu insanlığa armağan ettiği icat ve keşifler sergileniyor.
➡ Bunlara ek olarak Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde, Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Enstitüsü ve Bilim Tarihi Bölümü kuruldu. Enstitünün ana hedefi, "Fuat Sezgin Ekolü'nü devam ettirip geliştirecek, dünya çapında bilim tarihçilerinin yetişmesi" ydi. Şu anda ise, Gülhane Parkı içinde muazzam bir kütüphane inşa ediliyor.
KÜTÜPHANEYİ FRANKFURT'TAN İSTANBUL'A TAŞIMA FİKRİ ➡ Bütün bu gelişmeler öncesinde Sezgin'e öğrencileri, Frankfurt'taki kitapların İstanbul'a taşınmasını teklif etmişlerdi. Sezgin bu teklifi başta reddetse de, İstanbul'da İslam bilim tarihine yönelik bu tarz kurumlar tesis edilip, somut bir ilgiye şahit olduktan sonra, kitaplarını Gülhane'de kurulacak yeni kütüphaneye getirme teklifini kabul etti.
➡ Sezgin, Frankfurt'taki enstitüde bir gelecek görmüyordu. Almanya'da bu alanda çalışan, heyecanlı öğrenciler kalmamıştı. Böylece kendi şahsi kütüphanesini İstanbul'a taşımaya karar verdi. Hocanın öğrencileri, 45 bin kitaplık kütüphaneyi taşıma işlemine giriştiler.
45 BİN KİTAP ENSTİTÜNÜN MÜ, FUAT SEZGİN'İN Mİ? ➡ Fuat Sezgin satın aldığı, kopyaladığı, biriktirdiği bütün kitaplarını 1980'den beri çok titiz bir şekilde (kitapların faturalarını muhafaza ederek) sarı ve beyaz etiketlerle işaretlemişti. Sarı etiketler, enstitünün bütçesiyle alınan kitaplar, beyaz etiket de kendi bütçesiyle alınan kitaplardı.
➡ Sezgin'in kendi kütüphanesinde, beyaz etiketli, yani kendi parasıyla alınan kitapların sayısı 45 bin civarındaydı. Sarı etiketli kitaplar, yani enstitüye ait olan kitaplar ise 15-20 bin civarındaydı. Sezgin, 45 bin civarındaki kendi kitaplarını Gülhane'deki kütüphaneye taşıyacaktı.
➡ Bu muazzam kütüphaneye ek olarak Sezgin'in tamamen kendi parasıyla, 60'tan fazla ülke gezerek, dünya kütüphanelerinde nadir bulunan eserleri özel makinelerle çekip kaydettiği, yaklaşık 30 bin eserin bulunduğu 1.500-2.000 civarında da mikrofilmi vardı.
➡ On kişilik bir öğrenci grubunun çabalarıyla, bütün bu arşiv ve ilk 20 bin kitap, normal gümrük işlemleri yapılarak kargo ile Türkiye'ye gönderildi. Sonraki hafta Sezgin, enstitüdeki çalışanlarına artık Almanya'dan gideceğini, kitaplarını da Türkiye'ye götüreceğini tebliğ etti. Bu konuşmanın ardından Frankfurt'taki enstitünün çalışanlarından ikisi hocayı üniversiteye şikâyet ederek, hocanın enstitü kitaplarını "kaçırdığı" iddiasında bulundular.