Arama

İbn Abbas kimdir?

Peygamber Efendimizin amcasının oğlu olan Abdullah bin Abbas, aynı zamanda İbn Abbas olarak da bilinirdi. Hz. Peygamber'in "Allah'ım! Onu dinde fakih (fıkıh âlimi) kıl. Kitabın açıklamasını ona öğret." duasına nail olan İbn Abbas, tefsir ve fıkıh ilimlerinin kurucularından biri olarak kabul edilirdi. Peki, Abdullah bin Abbas'ın gözlerini kaybedecek kadar ağlamasına neden olan olay neydi?

  • 5
  • 8
DİN İLMİ KİMDEN ÖĞRENİR?
DİN İLMİ KİMDEN ÖĞRENİR?

Aynı zamanda çok iyi hatip olan Hz. Abdullah bin Abbas, namazlardan sonra tesirli sohbetler yapardı. Hayatı boyunca Müslümanların birlik ve beraberliğini savundu. Bunun gerçekleşmesi için zaman zaman yetkilileri uyaran ve gerektiğinde eleştiren hadis alimi, yetmiş yaşlarında Taif'te iken vefat etti. Cenaze namazını Hz. Ali'nin oğlu Muhammed b. Hanefiyye kıldırmıştır.

Çok hadis rivayet etmiş olmanın yanında hadis öğretimine de önem vermişti. "Din ilmini ancak şahitliğini kabul ettiğiniz kişilerden öğreniniz" demişti. Kendisinden ders almak için gelen Tariflilere bir müddet hadis okuduktan sonra -yaşlılık ve yorgunluk sebebiyle- hadis metinlerini birbirine karıştırmaya başlayınca şöyle demişti: "Ben artık yoruldum. Siz okuyun da ben dinleyeyim. Sizin okuduğunuzu benim dinleyip tasvip etmem, tıpkı benim okumam gibidir" (Tirmizî, Kitâbü'l-İlel, V, 751-752).

  • 6
  • 8
GÖZLERİNİ KAYBEDECEK DERECEDE AĞLAMASINA NEDEN OLAN OLAY
GÖZLERİNİ KAYBEDECEK DERECEDE AĞLAMASINA NEDEN OLAN OLAY

Muaviye'nin vefatından sonra Ali taraftarları Hz. Hüseyin'i Kûfe'ye davet ettiği zaman, Hz. Abdullah Kûfelilere güvenilemeyeceğini, davetlerine icabet etmemesi gerektiğini ona söylemiş ve mutlaka bir yere gidecekse bu yerin Yemen olabileceğini, aksi halde bazı tatsız olaylarla karşılaşabileceğini kendisine hatırlatmıştı. Daha sonra Kerbelâ faciasını haber alınca çok üzülmüş ve rivayete göre gözlerini kaybedecek derecede ağlamıştı.

Abdullah b. Zübeyr'in halifeliğini ilân ederek Harem-i Şerifi kendisine karargâh edinmesi üzerine bu duruma karşı çıkmış ve ona biat etmeyerek Tâif'e çekilmişti.

Hz. Abdullah, Halife Hz. Osman devrinden itibaren çeşitli vesilelerle Arap Yarımadası'nın dışına çıkmıştı. Taberistan'a ve İstanbul'a kadar geldi. Hicretin yirmi yedinci senesinde Hz. Abdullah bin Sa'd ile Afrika fetihlerine katıldı. Karşılaştığı Kuzey Afrika Kralı Cercir¸ kendisine değişik bilim dalları ile ilgili birçok soru yöneltti. Aldığı cevaplar karşısında tatmin olan Kral, Hz. Abdullah hakkında "O, bir Arap dâhisidir." demekten kendini alıkoyamadı.

  • 8
  • 8
İBN ABBAS'IN ÖZEL MİSAFİRİ
İBN ABBAS’IN ÖZEL MİSAFİRİ

Hz. Ebu Eyyubi el-Ensari, bir gün Basra'ya gittiğinde İbn Abbas'ı da görmek için evine kadar gitti. Hz. İbn Abbas, Peygamberimizi (sav) Medine'deki evinde ilk ağırlama şerefine nail olmuş olan Hz. Ebu Eyyubi el-Ensari'yi görünce çok sevinen İbn Abbas, onu ayrı bir özenle misafir etmek ve ağırlamak istiyordu.

Misafirine hoş geldin dedikten sonra: "Sana, Peygamberimize (sav) yaptığını ben de yapacağım." diyerek hane halkının evi terk etmesini istedi. Aile fertleri bunun üzerine evden ayrıldılar ve Hz. İbn Abbas, evde ne varsa hepsini Hz. Ebu Eyyubi el-Ensari'ye teslim etti. Varlıklı olan Hz. İbn Abbas, misafirine: "Evde olan ne varsa hepsi senindir." dedi ve bununla da yetinmeyerek kendisine ayrıca 40.000 dirhem ile yirmi hizmetçi verdi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN