Arama

İlk vahiyde Hz. Peygamber'in (SAV) yaşadıkları

Hz. Muhammed (SAV) peygamberlik tebliğ edilmeden önce de yaşadığı toplumda güvenilirliği ve erdemli kişiliği ile nam salmış bir kimseydi. İslam dininin elçisi, son peygamber Hz. Muhammed (SAV) vahiy öncesinde ve vahyin nüzulü sırasında birtakım olağanüstü durumlarla karşılaştı. Sizin için ilk vahyin nazil olduğu sırada Peygamberimizin (SAV) yaşadıklarını derledik.

🔸 Peygamberimizin (SAV) geçtiği dağlar arasındaki, ıssız alanlardaki ağaçlar ve taşlar: ''Ey Allah'ın (CC) Resulü! Selam senin üzerine olsun'' sözleriyle O'nu (SAV) selamladı.

🔸 Bu durum üzerine Peygamberimiz (SAV) etrafına bakar, ancak ağaç ve taştan başka hiçbir şey göremezdi. O'nun (SAV) içerisinde bulunduğu bu durum vahiy gelinceye kadar devam etti.

🔸 Hz. Peygambere (SAV) ilk vahiy kırk yaşındayken geldi. Resulullah (SAV) ilk vahyi Kadir gecesinde almaya başladı, yani ilk vahiy Ramazan ayında nazil oldu.

🔸 İlk vahiy, Alak sûresinin ilk beş ayetidir. Alak sûresi Mekke'de Hira dağında nazil oldu. Peygamber Efendimiz (SAV), Hirâ Mağarası'ndayken Cebrail (AS) geldi ve Hz. Peygambere (SAV) "Oku!" dedi. Peygamberimiz (SAV): "Ben okuma bilmem!" cevabını verdi. Bunun üzerine Cebrail (AS), Hz. Peygamberi (SAV) gücü kesilinceye kadar sıktı. Sonra yine: "Oku!" dedi. Efendimiz (SAV) tekrar: "Ben okuma bilmem!" cevabını verdi. Cebrail (AS) ikinci kez gücü kesilinceye kadar sıktı. Sonra tekrar: "Oku!" dedi. Hz. Peygamber (SAV) tekrar: "Ben okumayı bilmem! (Ne okuyayım?)" dedi. Cebrail (AS) Hz. Peygamberi üçüncü defâ sıkarak bıraktı ve Alak suresinin ilk beş ayetini bildirdi.

Eylemlerin ibadet olabilmesinde niyetin yeri ve önemi

"Yaratan rabbinin adıyla oku!

O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yaratmıştır.

Oku! Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren rabbin sonsuz kerem sahibidir."

Alak suresinin 1- 5. ayetleri tefsiri: İlk vahyin "oku" emriyle başlaması ve bu emrin iki defa tekrar edilmesi, okumanın ve bilmenin dinde ve insan hayatında ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.

Tefsirin devamı için tıklayınız

🔸 Peygamberimiz (SAV) kendisine inen ayetleri tekrar ederek diline ve kalbine yerleştirdi. Cebrail (AS) yanından ayrılıp gidince, vahyin ağırlığından dolayı oluşan kaygı ve korku içinde yüreği titreyerek Hz. Hatice (RANHA) annemizin yanına, evine döndü. Ayetlerin ağırlığı ve yaşadığı korkuyla eve geldiğinde hemen Hz. Hatice'ye (RANHA) "Beni sarıp örtün" buyurdu.

Osman Şahin'in sesinden Alak suresini dinlemek için tıklayınız

🔸 Hz. Hatice (RANHA), Peygamberimiz'deki (SAV) bu olağanüstü durumu fark edip dediğini yaptı ve bir süre uyuyup uyandıktan sonra O'na (SAV) ne olduğunu sordu.

🔸 Peygamberimiz (SAV), vayhin gelişini anlatınca Hz. Hatice (RANHA): "Allah'a yemin ederim ki, O seni hiçbir vakit utandırmaz. Çünkü sen, akrabanı himaye edersin, acizlere yardım eder, yoksullara infâk eder, çokça iyilikte bulunursun, misafire ikram eder, haksızlığa uğrayanların yanında olursun." sözleriyle onu teselli etti ve kendisini destekleyen ilk kişi oldu.

İslam'da ahiret inancı

  • 10
  • 11

🔸 Bu olayın ardından Hz. Hatice (RANHA) akrabası Varaka'ya gidip durumu anlatır. Varaka bin Nevfel, Peygamber Efendimizi (SAV) dinledikten sonra "Bu sana gelen namusi ekberdir. Ah! Keşke genç olsaydım. Seni şehirden çıkaracakları aman keşke hayatta olsam!" der. Bu sözlerin üzerine Peygamberimiz (SAV): "Kavmimdekiler mi çıkaracaklar beni?" diye sorar. Varaka: "Evet, senin getirdiğin gibi bir şey getirmiş olan herkes bu düşmanlığa uğramıştır. Eğer senin davet günlerine yetişirsem, elimden gelen yardımı yaparım." sözlerini dile getirir.

*Varaka bin Nevfel kimdir?

Hz. Hatice'nin (RANHA) amcasının oğlu olan Varaka bin Nevfel yaşlı ama
peygamberler tarihine hakim, bilgin bir kişidir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN