Arama

Kağıttan ırmağa: Medeniyetimiz

Müslümanların kitaplarla kurduğu o müstesna, sarsılmaz bağ Kur'an-ı Kerim kaynaklıdır. Yemame Savaşı'nda yedi yüz hafızın şehit olması ile bir mushaf altında toplanan Kur'an-ı Kerim ayetleri, Hz. Osman'ın (RA) hilafet döneminde ortaya çıkan ihtilafların bertaraf edilmesi maksadıyla nüshalar halinde İslam beldelerine gönderildi. Bu durum aynı zamanda Kur'an-ı Kerim ilimlerinin doğmasına ve kitapçılığın gelişmesine de zemin hazırladı.

  • 21
  • 25

◾ Tarihteki ilk matbu "Mushaf" ise ilk kez 1694 yılında Hamburg'da basılır. Osmanlı topraklarındaki ilk matbu mushaf ise tarihinde ihtilaf bulunmakla beraber 1874 tarihlidir.

◾ Bazı oryantalistler matbuata bu kadar geç bir tarihte geçilmesini bir bağnazlık olarak göstermeye çalışır. Halbuki bu durum, medeniyetimizin koruma refleksi ile alakalıdır.

Osmanlı'nın Filistin topraklarına miras bıraktığı kadim camiler

  • 22
  • 25

◾ Ancak bu durumun temelinde Kur'an'ı Kerim'e duyulan saygı ve mushaf kültürünün büyük bir iş koluna kaynaklık etmesi yatar. Mushaflarda her harfin insanın elinden çıkması önemsenir.

◾ Ayrıca, mushaf kitabeti tezhip, cilt, aharlı kâğıt imali, mürekkep yapımı ve divitçilik gibi yan dalları da beraberinde getirdi.

Allah'ın yasakladığı huy: Kibir

  • 23
  • 25

◾ Luigi Ferdinando Marsigli bir eserinde sadece İstanbul'da bu alanlarda çalışan doksan bin meslek erbabının olduğunu söylemektedir.

◾ Bu bile mezkûr tutumun ne kadar normal olduğunu ve bunun bir bağnazlık olmadığını gözler önüne sermektedir.

  • 24
  • 25

◾ Mushaf kültürümüzle ilgili bir diğer konu da cilt ve tezhip sanatlarıdır. Bu konudaki çalışmalar, hat kültürü kadar derinlemesine yapılamamakta. Zira yazma mushafların hemen hemen hiçbirinin üzerinde mücellit ve müzehhiplerin isimleri yazılmamıştır.

◾ Bunun sebebi üzerine düşünen uzmanların tahmini, mezkûr işlemlerin nakkaşhanelerde ekipler tarafından yapılmış olmasıdır. Mushaf ciltleri ve mahfazasında inci, elmas, yakut, zümrüt ve fîruze gibi kıymetli taşların kullanılması kültürümüzde mushafa ne denli bir kıymet verildiğini gözler önüne serer.

Said Halim Paşa ve klasik eseri: Buhranlarımız

  • 25
  • 25

◾ Nihayetinde bizim şifa kaynağı bildiğimiz, kabul ettiğimiz Kur'an-ı Kerim'e verdiğimiz önemin hiçbir kültürde rastlanmayacak derecede büyük olduğu kanıtları ile ortadadır.

Bu ihtimam beraberinde sair kitaplara olan dikkat ve rikkati de getirir. Kur'an-ı Kerim'in "Kitap" olarak anılması dahi tek başına kitaplara ve kütüphanelere önem verdiğimizi göstermeye kâfi gelir.

Efendimizin dilinden tükenmeyen hazine: Kanaat

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN