Kudüs'te Osmanlı Vakıfları
Asırlar boyunca cihan üzerinde hakimiyet kuran, hükmettiği topraklarda adalet ve huzuru egemen kılan Osmanlıların en çok hassasiyet gösterdiği meselelerden birisi de yönetimi altındaki bölgeleri vakıf eserleri ile donatmak idi. Öyle ki Orta Doğu, Anadolu, Balkanlar, Kuzey Afrika gibi bölgeler Osmanlı vakıf eserleri ile nakış nakış işlenmişti. Kudüs'teki Osmanlı vakıflarını araştırdık.
Giriş Tarihi: 06.08.2024
09:01
Güncelleme Tarihi: 06.08.2024
09:55
Osmanlı hakimiyetinden önce
📌 Osmanlılar Anadolu'daki hakimiyetlerini pekiştirdikten sonra kutsal topraklar için hizmetler yapmaya başlamış, Resulullah'a (SAV) olan sevgi ve saygılarını farklı biçimlerde göstermişlerdi.
📌 Osmanlıların en güzel geleneklerinden olan Surre-i Hümayun Yıldırım Bayezid döneminde başlamıştı. Lakin bu devirde Surre içinde Kudüs'e dair bir pay yoktu.
Surre-i Hümayun ne demek?
Osmanlı'da her sene Hicaz'a yardım, hediye götürüen kervanın adıdır.
KUDÜS'ÜN ÜÇ SULTANI
📌 Osmanlıların Kudüs'teki ilk vakfı Çandarlı İbrahim Paşa eşi İsfahanşah Hatun 'un inşa ettirdiği medrese idi. Sultan II. Murad Han Manisa'daki mallarından yıllık olarak Kudüs halkına pay ayırmıştı. Bu da onu Kudüs'te vakıf sahibi ilk Osmanlı padişahı yapıyordu.
📌 Ayrıca Niğde'ye bağlı Kayı köyünün tüm gelirleri Kudüs'e vakfedilmişti. Öyle ki zamanla köy bağış sebebiyle bereketli bir noktaya gelmişti.
📌 14. yüzyılın başından itibaren Osmanlılar Kudüs'te vakıflar kurmaya başladılar. Bu, milletimizin Kudüs ile kurduğu gönül bağını gösteren en güzel örnekler den biriydi.
📌 Osmanlılar henüz büyük bir devlet hüviyetine kavuşmamış olasalar da kutsal topraklar ve Kudüs'ü her zaman göz önüne almış ve buralara önemli ölçüde vakıf eserleri kazandırmışlardı.
KUDÜS HAKKINDA 33 ALINTI
Osmanlı hakimiyetinden sonra
📌 1517'de Kudüs ve çevresi nin Osmanlıların arslanı Yavuz Sultan Selim Ha n tarafından kazanılmasının ardından şehirdeki vakıflar tespit edildi ve devam etmeleri yönünde önemli adımlar atıldı.
📌 Bu, Kudüs'teki eserlerin bir listesinin çıkarılması, eksiklerinin belirlenmesi ve devam ettirilmesi yönünde önemli bir adımdı. Zira Kudüs'te Hz. Ömer (RA) döneminden itibaren vakıflar tahsis edilmişti.
📌 Sultan Selim şehre girdiğinde yanında getirdiği altınları halka vakfetmişti. Bu olay Osmanlıların Kudüs'e verdiği değer i gösterdiği gibi verecekleri ehemmiyeti de kanıtlıyordu.
📌 Bu aynı zamanda "sadaka-i sultani " olarak anılan bir geleneğin de başlamasına sebep olmuştu. Kanuni ve eşi Hürrem Sultan hem Kudüs'ü imar etmiş hem de pek çok vakıf kurarak nakşetmişlerdi.
13 MADDEDE KUDÜS