Arama

Nefis ve şeytan ne demek?

İlk insan ve ilk peygamber olan Hz. Adem'den günümüze kadar tüm insanlığın ezeli en büyük düşmanı, nefsi ve şeytandır. Nefis, herkesin içinde var olan kötü davranışlarının kaynağı olarak görülürken şeytan, kişiyi dışarıdan kuşatarak günaha sevk etmeye çalışan bir varlıktır. İkisinin ortak gayesi, inanan kimseyi Allah'tan (CC), Kur'an-ı Kerim'in ve Peygamber Efendimizin (SAV) yolundan uzaklaştırmaktır.

🔹 Ademoğlunun harici düşmanı olan şeytan, ilk insan ve ilk peygamber olan Hz. Adem'e (AS) melekler secde ettiği vakit kibirlenerek Yüce Allah'ın (CC) emrine karşı çıkmıştır. Secde etmemesinin sebebi olarak da kendisinin ateşten, Adem'in (AS) çamurdan yaratıldığını belirtmiştir.

🔹 Bunun üzerine Cenab-ı Hak, şeytanı hayır ve rahmetinden uzaklaştırmıştır. Yaşanan olayların ardından şeytanın gayesi insanoğluna vesvese vermek, çeşitli hile yöntemleriyle batılı hak gibi gösterip insanları doğru yoldan saptırmaya çalışmak olmuştur.

"Hani meleklere, "Âdem için saygı ile eğilin" demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis (bundan) kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu." (Bakara Suresi, 34. ayet)

İshak Danış'ın sesinden Bakara suresini dinlemek için tıklayınız

Tefsiri: Meleklerin Âdem'e secde etmeleri Allah'ın emriyle olmuş, bu bir tek hareketle melekler iki şey yapmışlardır. Allah Teâlâ'ya ibadet ve yeryüzünde O'nun halifesi olmak üzere yaratılmış ve birçok üstün vasıflarla donatılmış Âdem'e saygı ve onun hilâfete liyakatini tasdik. Âdem için yapılan secde şeklindeki saygı hareketi, Allah'ın emriyle olduğu ve Âdem'e ibadet maksadı taşımadığı için şirk şâibesinden de uzak bulunmuştur. Meleklerin arasında bulunan ve onlar Allah'ın emri üzerine Âdem'e secde ettikleri halde bu emre karşı koyan İblîs'in "melek mi, cin mi" olduğu konusu tartışılmıştır. Bazı rivayetler yanında özellikle bu âyette geçen "... İblîs hariç melekler secde ettiler" ifadesine dayanan bazı tefsirciler onun önde gelen bir melek olduğunu, bu isyandan sonra meleklik sıfatını kaybettiğini ve kendisine Allah tarafından farklı özellikler verildiğini ileri sürmüşlerdir.

Tefsirin tamamını okumak için tıklayınız

🔹 Kur'an-ı Kerim'de yer alan çeşitli ayetlerde şeytanın azgın, sinsi, yanıltıcı ve kışkırtıcı olduğu haber verilmekte, hile ve aldatmalarına dikkat çekilmektedir.

🔹 Bakara Suresi'nin 168. ayetinde Allah (CC) şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Yeryüzündeki şeylerin helâl ve temiz olanlarından yiyin! Şeytanın izinden yürümeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır." (Bakara Suresi 168. Ayet)

Bünyamin Topçuoğlu'nun sesinden Bakara suresini dinlemek için tıklayınız

Tefsiri: Şeytan insanların düşmanı olup onlar için daima ve yalnızca kötü şeyler ister; onları haramlara, edep dışı davranışlara, Allah hakkında O'nun her bakımdan yetkinliği ve yüceliği ile bağdaşmayan sözler söylemeye kışkırtır. Kuşkusuz bu uyarılar öncelikle Kur'an'ın ilk muhatabı olan müşriklere yöneliktir. Bununla birlikte söz konusu uyarılar, bütün insanlar için hayatî değer taşıyıp müminlerin de helâle harama riayet etmeleri, şeytanın kışkırtmalarına karşı daima dikkatli ve ihtiyatlı davranmaları gerektiğini ima etmektedir. "Şeytanın izinden gitmek" onun kışkırtmalarına, dürtülerine açık ve zayıf bir ruha sahip olmak demektir. Bundan kurtulmak ise en başta güçlü bir imana; her türlü dinî ve dünyevî konularda doğru ve yeterli bilgiler yanında, kısaca takvâ kavramıyla ifade edilen yüksek bir dinî ve ahlâkî duyarlılık geliştirmeye bağlıdır. Bu şekilde ruhsal donanıma sahip olan insanlar, kendilerini şeytanın kışkırtmalarından koruyacak kudret ve imkânı, şeytanî baskılara karşı direnecek irade gücünü de kazanmış olurlar.

Tefsirin tamamını okumak için tıklayınız

🔹 İnsanı kötülüğe teşvik eden şeytan, aynı zamanda müminleri Allah'a (CC) yaklaştıracak fiilleri gerçekleştirmesine de engel olmaya çalışır. Şeytanın hileleri, kulun yerine getirmeye çalıştığı ibadeti bozmaya gayret göstermesi, ibadetini bozamadığı durumlarda ise işlediği sevabın niyetini saptırma çabası ve daha niceleridir.

🔹 Peygamber Efendimiz (SAV), şeytanın şerrinden Allah'a (CC) sığınmış ve her Müslümanın da ondan Nenab-ı Hakk'a (CC) sığınmasını emretmiştir. Hz. Muhammed (SAV), şeytanın kötülüklerinden korunmak için kelime-i tevhid getirmeyi, Ayetü'l-Kürsi ve Kur'an-ı Kerim okumayı tavsiye etmiştir.

Şeytana küfretmek günah mıdır?

  • 10
  • 10

NEFİS VE ŞEYTAN ARASINDAKİ FARK

🔹 Âdemoğlunun iki büyük ebedi düşmanı nefis ve şeytandır. Nefis, dahili yani her insanın içinde var olan, sürekli telkinde bulunan bir varlıktır. Kişiyi mutlaka o eylemi yapma hususunda teşvik eder, günah olan davranışı sevimli gösterir. Bu açıdan nefsi islah etmek söz konusudur. Kişi nefsini eğiterek seviye bakımından yükseltip dizginleyebilir.

🔹 Şeytan ise insanlığın harici düşmandır. Nefsin aksine bir telkinde bulunarak insanı dener ve eğer kulu kötülüğe sevk edemez ise bu sefer insanı farklı açıdan kuşatmaya çalışır. Örneğin onu kibirli olmaya yönlendirir. Hatta ibadetinden alıkoyamadığı durumlarda kişinin aklına Allah'ın (CC) rızasından öte niyetler getirir. Eğer bu şekilde de tuzağa düşüremez ise başka açıdan saptırmaya gayret eder.

🔹 Her ikisinin ortak noktası ise bizi Allah'tan (CC), Kur'an-ı Kerim'in ve Peygamber Efendimizin (SAV) yolundan uzaklaştırma gayretidir. Cenabı Hakk'ın hepimizi, hem nefsini ıslah edebilen hem de şeytanın şerrinden Allah'a (CC) sığınan hayırlı kullarından eylemesi duasıyla…

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN