Arama

Özlü konuşma sanatı: Cevâmiu’l-kelim

Geçmişten bu yana insanlar konuşma üslubu üzerinde durmuş, az ve öz konuşmanın kıymetini her zaman dile getirmişlerdir. Hatta çoğu zaman konuşmaktan öte susmanın daha faydalı olduğu idrak edilmiştir. Öyle ki lügatimizde "Söz gümüşse sükut altındır" gibi pek çok deyiş ve atasözü yer edinmiştir. Konuşmanın böyle mühim olduğu bir vakitte insanlık hitap ettiği kitleye karşı sözcüklerin gücünden faydalanmış ve diyeceklerini uzatmadan az ve öz konuşmaya gayret etmiş, güzel konuşma sanatı olan bu belagat üslubunu Peygamber Efendimiz'den (SAV) miras almıştır.

HADİSLERDE CEVÂMİU'L-KELİM

➡ Peygamber Efendimiz'in (SAV)bu sünnetine; Sahih-i Buhari, Sahîh-i Müslim, Sünen-i Tirmizî ve Ahmed b. Hanbel'in Müsned'i gibi birçok kaynakta rastlıyoruz. Kaynaklarda geçen ve Ebu Hureyre (RA), Hemmâm b. Münebbih (RA), Ebû Zer el-Gıfârî (RA), Ebû Dâvud et-Tayâlisî (RA) ve Ahmed b. Hanbel (RA) gibi birçok alim ve muhaddisten rivayet edilen hadislerden cevamiü'l- kelim hakkında bilgi sahibi oluyoruz. Farklı şekillerde rivayet edilse de genel olarak bu hadisler şu şekilde aktarılmıştır:

Resulullah (SAV) buyurdu:

"Cevâmiʿül-kelim ile gönderildim, korku ile yardım edildim, uykuda olduğum bir vakitte, dünyanın hazineleri bana getirildi ve elime konuldu."

(Ahmed b. Hanbel, Müsned, 13: 71,16: 307)

Resulullah (SAV) buyurdu:

"Altı şeyle peygamberlere üstün kılındım: Bana "cevâmiu'l-kelim" verildi, korku ile yardım edildim, ganimetler bana helal kılındı, yeryüzü bana temiz ve mescit kılındı, bütün mahlûkata gönderildim, benimle peygamberler sonlandırıldı."

(Müslim, "Mesâcid" 9)

➡ Rivayette geçen Cevâmiu'l-kelim hakkında İslam alimlerinin farklı görüş ve düşünceleri olsa da genel olarak İslami ilimler lügatinde bu terim belagat üzerine söylenmiş ve az sözle birçok şeyi anlatabilme, aktarabilme anlamında kullanılmıştır.

➡ Rivayet edilen hadislere ve Peygamber Efendimiz'in (SAV) hayatına baktığımızda da onun yaşadığı süreç içinde güzel konuştuğunu, üslubunun farklı olduğunu ve nebevi özellikleri yanında kendisine inanan Müslümanlara da örnek olduğunu görüyoruz.

Hz. Aişe'nin (RANHA) rivayet ettiği

"O, sizin gibi hızlı ve durmadan konuşmaz, dinleyenlerin ezberleyebileceği bir tarzda apaçık ve tane tane konuşurdu." hadisinde de Peygamberimiz (SAV)'in konuşma üslubu hakkında bilgilere ulaşıyoruz.

(Tirmizî, "Menâkıb", 9; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 43: 274-75)

YOL GÖSTERİCİ 50 HADİS

Cevâmiu'l-kelim Nedir?

➡ Cevamiu'l- kelimim hakkındaki diğer görüşlere geçmeden önce kelimenin köküne ve tam olarak ne anlama geldiğine bakalım. "Cevâmiu'l-kelim" Arapça kökenli bir kelime olup isim tamlamasına tabi olmuş bir kavramdır. Bu kavram Arapçada جمع kökünden toplayan, cem eden anlamına gelen cevami ve söz anlamına gelen el- Kelim sözcüğünün birleşmesinden meydana gelmiştir. Kelimenin bütününe bakarsak "cevâmiu'l-kelim", birçok manayı içinde toplayan, barındıran demek olup az sözle çok şey ifade eden veciz sözlerin karşılığıdır.

➡ Bu söz kime ait olduğuna bakılmaksızın geçmişten günümüze kullanılagelmiştir. Hadislerde karşımıza çıkan ve Peygamber Efendimize (SAV) isnad edilen kelime güzel konuşma ve üslup üzerine birçok örneği barındırır. Bunlardan Abbasi Halifesi Ömer b. Abdülaziz'in "Cevamiu'l-kelim'i bilmeden insanlarla (ilmî) tartışmaya giren kişiye şaşarım." sözü ile az ve öz konuşmaya dikkat çeken Peygamberimiz'in (SAV) "Allah'a ve âhiret gününe inanan, ya hayır söylesin ya da sussun." sözleri buna örnektir.

(Buhârî, Edeb 31, 85, Rikak 23; Müslim, Îmân 74, Lukata 14. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 123; Tirmizî, Kıyâmet 50)

(Mâzerî, el-Mu‛lim bifevâidi)

CEVAMİU'L-KELİM HAKKINDAKİ MUHTELİF GÖRÜŞLER

➡ Kur'an-ı Kerim, Mekke'de nazil olmaya başladığında ve Peygamberimize (SAV) nübüvvet müjdesi verildiğinde Arap toplumunda şiir, belagat, hitabet oldukça güçlenmiş bu hususta Ukaz panayırında şiir yarışmaları yapılıyordu. Beğenilen şiirler var olduğu günden bu yana kutsal atfedilen Kabe'ye asılıyordu.

➡ Dönemin şartlarına bakıldığında Kur'anKerim, Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa'ya (SAV) verilmiş en büyük mucizeydi. Onu yalanlamaya çalışan müşrikler, Kur'an-ı Kerim'in muazzam belagat ve hitabetinden etkilenip İslam çağrısına kulak vermişlerdi. İslam tarihinde Kur'an-ı Kerim'in büyüleyici etkisine en güzel örnek de Hz. Ömer'in (RA) Peygamber Efendimiz'i (SAV) öldürmeye giderken duyduğu Ta-ha suresinden etkilenmesi ve Müslüman olmasıdır.

HZ. ÖMER NASIL MÜSLÜMAN OLDU?

➡ Dönem göz önüne alındığında görürüz ki Kur'an-ı Kerim'i yalanlamaya çalışan müşrikler "Bu sözler Muhammed'in uydurmasıdır. Muhammed efsunlu bir şairdir, sözleriyle sizi kandırıyor!" gibi naralarla Peygamber Efendimize (SAV) iftira atmış, Kur'an'ın ilahi bir kitap olduğunu inkâr etmişlerdir.

➡ Bunun Üzerine Yüce Allah (CC) Kur'an-ı Kerim'in belagat gücünü ve ilahi oluşunu ispat için inkârcılara İsra suresi 88. ve Lokman suresi 27. ayetleri nazil etmiş ve onlara meydan okumuştur.

قُلْ لَئِنِ اجْتَمَعَتِ الْاِنْسُ وَالْجِنُّ عَلٰٓى اَنْ يَأْتُوا بِمِثْلِ هٰذَا الْقُرْاٰنِ لَا يَأْتُونَ بِمِثْلِهٖ وَلَوْ كَانَ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ ظَهٖيراً

De ki: "Yemin ederim, bu Kur'an'ın bir benzerini ortaya koymak için ins ve cin bir araya gelip birbirine destek olsa dahi onun benzerini ortaya koyamazlar."

وَلَوْ اَنَّ مَا فِي الْاَرْضِ مِنْ شَجَرَةٍ اَقْلَامٌ وَالْبَحْرُ يَمُدُّهُ مِنْ بَعْدِه۪ سَبْعَةُ اَبْحُرٍ مَا نَفِدَتْ كَلِمَاتُ اللّٰهِۜ اِنَّ اللّٰهَ عَز۪يزٌ حَك۪يم

"Eğer yeryüzündeki ağaçlar kalem, deniz de mürekkep olsa, arkasından yedi deniz daha ona katılsa, Allah'ın sözleri (yazmakla) yine de tükenmez. Şüphesiz Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir."

KUR'AN OKUMAK VE MEAL DİNLEMEK İÇİN TIKLAYIN

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN