Arama
Peygamber Efendimizin sırdaşı: Enes bin Malik
Peygamber Efendimiz (sav) tarafından yetiştirilen Enes bin Malik, vefatına kadar O'nun yanından ayrılmadı. En çok hadis rivayet eden sahabelerden biriydi. Resulullah'ın (sav) "ey oğulcuğum" hitabına mazhar olan Hz. Enes, hadisleri aktarırken oldukça titiz davranır, hata yapmaktan korktuğu için rivayet ettikten sonra "Veya Resulullah böyle bir şey dedi" ilavesinde bulunurdu.
🔸 Bir gün Enes bin Malik, Resulullah'ın (sav) verdiği işi yapmak üzere çıktı. Dışarıda oyun oynayan çocukları görünce onlara katıldı. Oyuna dalınca da yapması gereken işi unuttu. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (sav) yanına gelip Enes'in ensesine dokundu.
🔸 Enes bin Malik ilk ve ikinci dokunuşunda umursamadı. Ama üçüncü dokunuşunda eliyle Hz. Peygamber'in (sav) eline vurdu. Hz. Enes'in bu davranışı üzerine Peygamber Efendimiz (sav) onu işini yapması için incitmeden uyardı.
Allah Resulü'nün (sav) bu tavrı hizmetimizde bulunan kişileri uyarma şeklimizi belirlemektedir.
Resulullah'ın (sav) ona verdiği sırrı, annesine dahi söylemeyip mezara götürdü.
🔸 Yaşı on beşten küçük olduğu için seferlere katılamadı ama Peygamber Efendimizin (sav) yanında bulunarak on iki yaşında Bedir, on üç yaşında Uhud Savaşı'na şahit oldu.
🔸 Allah Resulü (sav) vefat ettiğinde, Enes bin Malik yirmi yaşındaydı.
🔸 Ümmü Süleym, Hz. Enes'i Allah Resulü'nün (sav) hizmetine verirken O'ndan çocuğu için dua etmesini istemişti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav), Enes'in uzun ömürlü, soyunun ve malının bereketli olması için duada bulundu.
Hz. Enes, yüz üç sene yaşadı. Neslinden yüz yirmi beş kişiyi gördü, bunlardan yüzünü kendisi toprağa verdi.
🔸 Otuz yıl süren Hulafa-i Raşidun dönemine tanıklık etti. Hz. Ebubekir'in en gözde talebesi olup onun Bahreyn'de zekat memurluğunu yaptı. Hz. Ali ile Hz. Osman'ın sevgisinin bir mü'minin kalbinde birlikte bulunamayacağını söylentisine karşı çıktı.
🔸 Hz. Ömer dönemindeki seferlere katıldı. Ebu Musa el-Eş'ari ile Basra'ya gitti, burada namaz kıldırıp hadis ve fıkıh okuttu. Miladi 712'de Basra'da vefat eden Hz. Enes, son günlerinde yakınlarından içinde kase, çubuk ve bir tel saç bulunan sandığını istedi.
Hulefa-i Raşidin dönemi ile ilgili bilinmesi gereken 15 önemli olay
🔸 Kase, Mısır hükümdarı Mukavkıs'ın Allah'ın Resulü'ne hediyesiydi. Resulullah (sav) bu kâseden defalarca su içtiği için son kez onu dudaklarına değdirmek istemişti.
🔸 Hz Peygamber (sav), Enes bin Malik'i takdir ettiğinde ona hediye edecek bir şey bulamayınca sandıktaki çubuğu verdi. Saç teli ise Resulullah'a (sav) aitti.
Enes bin Malik, çubuk göğsünün üzerine, Resulullah'ın (sav) saç teli de dilinin altına koyularak gömülmeyi vasiyet etti.
🔸 Hz. Enes (ra) diğer hadis ravilerine göre Peygamber Efendimiz (sav) ile Medine'de daha fazla beraber vakit geçirdi. Ondan başka iki kıbleye yani Mescid-i Aksa ve Mescid-i Haram'a yönelerek namaz kılan sahabe kalmamıştı. Uzun süre yaşaması hadis naklinin gelecek nesillere ulaşmasını katkı sağladı.
🔸 Muvarrik el-İclis isimli âlim, Enes bin Malik'in vefatını ilmin yarısının gitmesi olarak değerlendirdi. Çünkü duyulan hadis rivayetlerin tamamı Enes bin Malik'e danışılırdı.
🔸 Binin üzerinde hadis rivayet ettiği için muksirun denilen yedi sahabeden biriydi. On yıl boyunca Allah Resulü'nün (sav) yanında olup Medine'deki hadiselerin birçoğuna şahit olmasına rağmen ne zaman hadis nakletse "ya Resulullah böyle dedi ya da buna yakın bir şey söyledi" şeklinde ekleme yaparak Hz. Peygamber'in (sav) adına konuşurken hassasiyet gösterirdi. Çünkü Peygamber Efendimizden (sav) duyduğuna göre nebiler tebliğ konusunda nasıl sorguya çekileceklerse aynı şekilde onların varisleri alimler de sorguya çekileceklerdi.
En çok hadis rivayet eden sahabeler
🔸 Hasan Basri, Muhammed ibni Sirin, İmam Şabi, İmam Zühri, Ömer ibni Abdülaziz, Ebu Kilabe el-Cermi, Mekhul ibni Ebu Müslim, Katade ibni Diame ve Ebu Amr ise talebelerinden bazılarıydı. Allah Resulü'nün yaşam biçimini bu talebeleri aracılığıyla gelecek nesillere aktardı.