Peygamberimizden miras kalan öğütler
Peygamber Efendimiz (SAV), yaşamı boyunca doğruluğun sorumluluğunu üstlenmiştir. Onu en derinden etkileyen şeyin, Hud suresindeki "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" ayeti olduğunu dile getirmiştir. Dosdoğru olmanın kolay bir yol olmadığını, aksine zorluklar ve fedakarlıklarla dolu olduğunu hem kendi hayatında yaşamış hem de öğütleriyle ümmetine sunmuştur.
Giriş Tarihi: 05.10.2024
10:24
◾ Öğretmenler:
↪ Bir gün evinden çıkıp mescide giden Hz. Peygamber (SAV), orada halka olmuş iki toplulukla karşılaşmıştı. Bunların birinde Kur'an okuyorlar ve Allah'a (CC) dua ediyorlardı, diğerinde ise ilim öğreniyor ve öğretiyorlardı. Sevgi ve rahmet dolu bakışlarıyla onlara ilgi gösteren Resûl-i Ekrem:
"Her biri hayır üzeredir. Şunlar Kur'an okuyor ve Allah'a dua ediyorlar; Allah dilerse onlara verir, dilerse vermez. Bunlar ise ilim öğreniyor ve ilim öğretiyorlar. Ben de muallim olarak gönderildim." b uyurdu ve onların halkasına katıldı.
Kaynak: İbn Mâce, Sünnet, 17; Dârimî, Mukaddime, 32
◾ Yaşlılar:
Bugünün yaşlıları dünün gençleri olduğu gerçekliği ve bilinci ile karşı karşıyadır herkes. Bugünün gençleri de yarının yaşlıları olacaktır. Allah (CC) bu gerçekliği Rûm , 54 . ayette şöyle önümüze serer:
"Allah, sizi güçsüz olarak yaratan, sonra güçsüzlüğün ardından bir güç veren, sonra gücün ardından bir güçsüzlük ve yaşlılık verendir. O dilediğini yaratır. O hakkıyla bilendir, kudret sahibi olandır."
3 ŞEY EDİNİN
◾ Bilgi:
↪ İslam'da biginin, ilmin önemi oldukça yüksektir. Allah'ın Müslümanlara ilk emri "Oku"dur. Okumanın, bilmenin yeri İslam'da yadsınamaz. Efendimiz (SAV) bilgiye dair şöyle buyurmuştur:
"Allah'ın benimle gönderdiği hidayet ve ilim, (farklı yapılardaki) topraklara düşen bol yağmura benzer. Bunlardan bazıları temizdir, suyu alır, bol bitki ve ot yetiştirir. Bazıları kuraktır, suyu (yüzeyinde) tutar. Bu sudan insanlar yararlanır; hem kendileri içerler hem de (hayvanlarını) sularlar ve ziraat yaparlar. Diğer bir toprak çeşidi de vardır ki dümdüzdür. (Ona da yağmur düşer ama) o ne su tutar ne de bitki yetiştirir. Allah'ın dinini inceden inceye kavrayan, Allah'ın beni kendisiyle gönderdiğinden (hidayet ve ilimden) faydalanan, öğrenen ve öğreten kimse ile (bunları duyduğu vakit kibrinden) başını bile kaldırmayan ve kendisiyle gönderildiğim Allah'ın hidayetini kabul etmeyen kimsenin misali işte böyledir."
Kaynak: Buhârî, İlim, 20
◾ Adap:
↪ Edep olmadan manevi olarak mertebe kazanabilmek zordur. Edep olmadan ne imanın ne ibadetlerin ne de hizmetlerin tadına varabilmek mümkün değildir.
Efendimiz (SAV), ashabına edep ile ilgili pek çok uyarıda bulunmuş; hadis-i şeriflerde hayâ, sır saklamak, güler yüz göstermek ve güzel söz söylemek gibi davranışların iyi davranışlar olduğunu ve hayra ulaştıracağını dile getirmiştir.
◾ İman:
↪ Kainatı yaratan, idare eden, kendisine ibadet edilen tek ve en yüce varlık olan Allah'a iman, iman esaslarının birincisi ve temelini oluşturur.
3 ŞEYE HAKİM OLUN
◾ Dil:
↪ İnsanoğlu, dilinden çıkan sözlerin hem kendi hayatı hem başkasının hayatı için ne büyük etkiler oluşturduğundan oldukça uzaktır ve gaflet içindedir.
Ebu Sa'idi'l-Hudri (RA) Resulullah (SAV)'ı anlatıyor:
"Ademoğlu sabaha erdimi, bütün azaları, dile temenna edip: "Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira biz sana tabiyiz. Sen istikamette olursan biz de istikamette oluruz, sen sapıtırsan biz de sapıtırız!" derler."
Kaynak: Tirmizi, Zühd 61, (2409)
◾ Öfke:
↪ Allah'ın (CC), yaratılmışların en şereflisi olarak yarattığı ve imtihan için dünyaya gönderdiği insanoğlunun en çok ihtiyaç duyduğu şey; huzur, güven ve mutluluk. Son zamanlarda öfkenin toplum içinde büyük bir artış gösterdiğine tanıklık ediyoruz. Peygamberimiz (SAV) bu konu hakkında şöyle buyurmuştur:
"Güçlü kişi, öfkesini yenen kişidir."
Kaynak: Buhârî, Edeb 76; Müslim, Birr 107
◾ Ruh (bencil arzular):
↪ Enaniyet yani bencillik, kişinin kendisinin çıkarlarını başkalarınınkinden üstün tutması durumudur. Peygamber Efendimiz (SAV) bu konu hakkında şöyle buyurmuştur:
"Müslüman kardeşini küçük görmesi, kişiye kötülük olarak yeter."
Kaynak: Müslim, Birr, 32
3 ŞEYİ SAF TUTUN
◾ Beden
↪ Kur'an Kerim'in 2. Suresi olan Bakara Suresinde Allahu Teala (CC):
"Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız." buyurur. Bu minvalde insanoğluna Allahu Teala (CC) sağlığını koruma görevi vermiştir. Allah (CC) kutsal kitabında insanlara verilen rızıkların temiz ve helalinden yenilmesini emretmekte (Bakara 2/172), Efendimiz (SAV)'in iyi ve temiz şeyleri helal, kötü ve zararlı şeyleri ise haram kılmak üzere görevlendirildiğini insanlara bildirmektedir. (Araf, 7/157)
◾ Giysi:
↪ Allahu Teala (CC) yiyeceklerin temiz olanı yani helal olanını, giyeceklerin de temiz olanını emretmiştir. Peygamber Efendimiz (SAV) de dişlerini fırçalamaya özen göstermiş, sarımsak ve benzeri nahoş kokulardan rahatsız olduğunu çokça dile getirmiştir. Aynı zamanda Allahu Teala (CC) giysilerin de en güzelinin ahlak olduğunu söyle dile getirmiştir:
"Ey Âdemoğulları! Size ayıp yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise yarattık. Takvâ elbisesi, işte o daha hayırlıdır."
(A'raf sûresi, 26. Ayet)
◾ Düşünce:
↪ İslam'da tefekkür ibadetlerin arasında sayılmıştır. Yüce Allah (SAV) şöyle buyurmuştur:
"Onlar ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah'ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın."
(Al-i İmran, 191. Ayet)
KENDİNİZİ 2 ŞEYDEN KURTARIN
◾ Kibir:
↪ Allah (CC), insanların gururunu kıracak her fiiliyatı yasaklamıştır. Kibir, kötü hasletlerdendir. Alçak gönüllülüğün karşıtı olan kibir, insanı felakete götüren Allah'ın (CC) yasakladığı kötü huylardan biridir. Tevazunun tam aksi manasına gelen kibir, böbürlenmek ve kişiyi küçük görmektir.
Resul-i Ekrem (SAV) kibir hakkında:
"Mütekebbirler/kibirli kimseler, kıyâmet gününde insan sûretinde küçük ve kırmızı karıncalar kadar haşrolunacaklardır. Zillet her taraflarından onları saracaktır. Cehennemdeki "Bûles" adı verilen bir zindana sürükleneceklerdir. Onları ateşlerin ateşi kuşatacak ve Cehennem ehlinin Tînetü'l-habâl denilen kan, irin ve pisliklerinden içirileceklerdir." buyurur.
Kaynak: Tirmizî, Kıyamet, 47/2492; Ahmed, II, 179; Buhârî, el-Edebü'l-müfred, no: 557
◾ Borç:
↪ İslam medeniyetinde, "karz-ı hasen" (güzel borç verme) diye tanımlanan bir gelenek bulunmaktadır. Karz-ı Hasen; gücü ve imkânı olan Müslümanlar, ihtiyaç sahibi kardeşlerine; ilave bir fayda beklemeksizin, misli ile iade edilmek üzere borç vermeye denir.