Ramazan ikliminin çocuklara aktarımı
Rahmet ve bereket ayı Ramazan, çocuklara İslam'ı anlatmak, sabrı öğretmek, medeniyet ve oruç bilinci oluşturmak için önemli bir fırsattır. Konuşmaya başladıkları günden itibaren çevresinde gördüğü her şeyi sorgulayan çocuklar, Ramazan geldiğinde oruç ile ilgili birçok soru soracaktır. Bu mübarek ayın ruhunu, çocuklara aktarma noktasında özellikle anne babalara büyük vazifeler düşmektedir. Peki, ebeveynler Ramazan iklimini çocuklara nasıl aktarmalıdır?
Giriş Tarihi: 11.04.2023
10:40
Güncelleme Tarihi: 11.04.2023
11:09
TEKNE ORUCU
🔸 Oruç tutmak isteyen çocukları alıştırmak için Anadolu pedagojisinde ilk olarak "tekne orucu" tutturulur. Böylece oruç kavramını öğrenmiş olan çocuk, onu fiile dökerek yavaş yavaş deneyimler. Amaç, çocuğun oruç ibadetini dayanabileceği ölçüde eda etmesini sağlamaktır.
🔸 Ramazan'ı bir fırsat olarak gördüğünü belirten Güler, "Oruca dayanamayacak çocuklara kendini tutma sürelerini kısaltmışlar ve tekne orucu demişler. Yani bir öğünü yiyorsun, diğer öğüne kadar hiçbir şey yemiyorsun. Bu tekne orucu oluyor. Kendini tutma noktasında en etkili eğitim oruçtur. O yüzden Ramazan gerçekten yedisinden yetmişine kadar ciddi bir ekosistemdir" dedi.
KAVANOZ ORUCU
🔸 Tekne orucunun yanı sıra İzmir civarında yaygın olarak çocukların tuttuğu "kavanoz orucu" bulunur. Aynı tekne orucuna benzer, burada amaç çocuklara orucu oyun ile eğlenceli hale getirerek sevdirmektir.
🔸 İbrahim Güler bu orucu şöyle anlatır: "Çocuğun çantasına kavanoz koyuyorsunuz. Mesela sabah birinci sınıfa giden çocuk kahvaltı yapacak. O kavanozu açıyor, ağzındaki orucu dolduruyor ve sonra tekrar kapatıyor. Kahvaltısını yaptıktan sonra yemeği durduruyor. Sonra kavanozu açıyor, orucu içine çekiyor ve tekrar kapatıyor. Hani kavanoza koyduğu orucu tekrar geri alıyor. Tekne orucunun farklı bir versiyonu. Çocukların daha çok hoşuna gidecek gibi duruyor."
Kadim Türkistan'da "Ya Ramazan" geleneği
🔸 Enes'ten (RA) rivayet edildiğine göre Peygamber Efendimiz (SAV) şöyle buyurdu: "Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Müjdeleyiniz, ürkütmeyiniz." (Buhâri, İlim 11, Edeb 80, Cihâd 164)
🔸 Bu hadisten hareketle çocukları zorlamamak gerektiği, tutmak isteyenlere de tekne veya kavanoz orucu ile kolaylık sağlamanın önemli olduğu anlaşılır.
🔸 Meseleye dair İsmail Güler, "Zorlanan bir çocuğun oruç tutmasını istemek ne kadar tehlikeliyse, tutabilecek çocuğa da sen tutamazsın deyip onu geri bırakmak o kadar tehlikelidir. İşte bu tekne, kavanoz orucu dediğimiz şeyler bunun ön hazırlığı aslında. Sahuru ye, bakalım öğlene kadar dayanabilirsen dayan, olmazsa öğlende de bir ye ve akşama kadar oruç tut" dedi ve oruç ile mesafe koyma eğitimi yapılmış olduğunu açıkladı.
🔸 Çocuklar ile Ramazan'da özel aktiviteler yapmak mühimdir. Beraber teravihe gitmek, ardından bir çorbacıya ya da parka giderek çocuğun gönlünü hoş etmek onun zihninde güzel izler bırakır.
🔸 "Ramazan'da babamla teravihe giderdik, oradan da parka geçerdik" diye ileride hatırlanacak güzel bir anı bırakmak, bu mukaddes ayı küçük gönüllere nakşetmenin bir başka yoludur.
🔸 Ailelerin Ramazan'ı çocuklarına sevdirmesi noktasında tavsiyelerde bulunan İbrahim Güler, "Ramazan'ı bir yere bağlamak gerekiyor, yoksa uçar. O yüzden somut bir şey vermeniz lazım çocuğa. Bir hatıra oluşturmak lazım. Eğer hatıranız oluşmazsa çocuğun dünyasında, büyüyünce hatırınız olmaz. Fakat ne diyor? Biz dedemle ya da babamla şuraya giderdik. Çorbaya, parka bağlayın çocuğu. Ya da bir yere gittiniz, oradan bir şey alıp tekrar eve geldiniz. Eve de bir şey getirin. Ya da evde bir poğaça hamuru yaptınız, beraberce poğaçayı yoğurun ve komşuya bir şey ikram etmenin, paylaşmanın duygusunu çocuğa aktarın" ifadelerini kullandı.
Turhan ve Ayşe Atacan çiftinin Ramazan Anıları
"ÇOCUKLARI MEDENİYETİMİZE BAĞLAMAK İÇİN FIRSAT"
🔸 Ramazan denince akla sadece oruç tutmak gelmez elbette. Teravihe gitmek, Ramazan pidesi, sahurda çalınan davullar ve söylenen maniler bu ayın vazgeçilmez parçalarıdır. Ramazan'a has bütün bu gelenekleri deneyimleyen çocuklar için bu mukaddes ay, her zaman farklı bir anlam taşır.
🔸 Ramazan şenliklerine değinen İbrahim Güler, "Ramazanlar, çocukları medeniyetimize bağlamak için büyük bir fırsat. Sadece dini anlamda söylemiyorum. Ramazan'ın şenliği ve atmosferi içerisinde çocuğu yetiştirdiği zaman, çocuk on yıl sonra da yurt dışına gitse o tadı kesinlikle arayacak. Evladı olduğunda da o tadı evladına aktarması için bütün ekosistemi oluşturmaya çalışacak" şeklinde konuştu.