Şans oyunlarının dinimizdeki hükmü nedir? Kumar oyunları kişinin ibadetini nasıl etkiler?
Kişinin aile hayatına olduğu gibi toplum yapısına da olumsuz yönden etki eden milli piyango gibi şans oyunları; üretmeyen, tembel ve boşa vakit geçiren kişilerin çoğalmasına neden oluyor. Peki bu oyunlar kişinin yaşamını, ibadetini ve ahiretini nasıl etkiliyor? İslam'da şans diye bir şey var mıdır? Kumar oyunlarından kazanılan parayla 'hayır işleri yapacağını düşünenlere' dinimiz nasıl bir cevap verir?
Fikriyat'ın kıymetli yazarlarından Prof. Dr. Mehmet Emin Ay ile milli piyango gibi şans oyunlarının dinimizce hükmünü konuştuk.
Giriş Tarihi: 23.12.2019
12:48
Güncelleme Tarihi: 23.12.2019
15:49
Ayette kumar karşılığı olarak geçen "el-Meysir" kelimesi üzerine biraz bilgi verecek olursak o dönem oynanan bu kumar türünün bugün oynanan şans oyunlarının temelini teşkil ettiğini görmüş oluruz.
Kur'an'ın ve Peygamberimizin yasakladığı bir "haksız kazanç" yolu olan el-Meysir, İslam dininin gelmesinden önceki süreçte Arap toplumunda hem eğlence hem de kazanç aracı olarak görülen yaygın bir oyundu. Oyun, on kişinin bir araya gelip bir devenin veresiye olarak satın alınmasıyla başlardı. Ardından deve kesilerek yedi parçaya bölünür, sonra bu on kişi arasında kura çekimi yapılırdı. Çekilen kurada onlardan sadece yedisi söz konusu deveden pay almaya hak kazanırdı. Kurada ismi çıkmayan üç kişi ise veresiye olarak satın alınmış olan bu devenin bedelinin tamamını ödemek zorunda kalırdı. Dolayısıyla, el-Meysir, bir tarafta sadece bir kura işlemiyle bir devenin yedide birine sahip olan "kazanan"ların; diğer tarafta ise bu devenin bedelini üçte bir oranında ödemek zorunda kalan "kaybedenlerin" olduğu, ama ona "oyun" gözüyle baktıkları bir kumar türüydü.
Geçmişteki "Meysir" ile günümüzdeki "piyango" arasında ne fark var?
Aktarılan bu bilgileri dikkatle incelediğimizde o zamanki uygulama ile günümüzdeki piyango ya da şans oyunlarının arasında büyük benzerlik olduğu görülecektir. Dolayısıyla şans oyunlarının hepsi biraz önce ifade edilen ayet ve hadislerle "şeytan işi birer iğrenç iş" olarak nitelenmiş ve "haram" kılınmıştır. Haram bir iş vesilesiyle kazanılan para da haramdır. Konuyla ilgili uyarılarda bulunan Peygamber Efendimiz, haram kazancın insanı düşüreceği kötü durumları çok etkileyici ifadelerle ortaya koymuştur.
İslam’da şans diye bir şey var mıdır?
Mehmet Emin Ay: İslam'da şans diye bir şey yoktur. Zira şans rastlantılarla ilişkilidir. Oysa İslam'da tesadüf diye bir şey yoktur. Çünkü yaşanan hiçbir şey rastlantı eseri değildir; bilakis her şey, kader-i ilahi'nin tecellisi olarak tahakkuk etmektedir. Nitekim Allah Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de "Biz her şeyi bir ölçü üzere bir plan ve program dahilinde yaratmışızdır." (Kamer, 49) buyurmaktadır.
Dolayısıyla İslam bize her şeyin bir tevafuk üzere, ince bir plan ve ölçü ile yaratıldığını beyan eder. Bu da bize, "işimizi şansa bırakma" anlayışını değil çalışıp çabalayarak sonuç elde etmeyi hedeflememizi öğütler. Ayrıca şunu da eklemeliyiz ki, Kur'an bize "İnsan için ancak çalışıp-çaba göstermesinin bir karşılığı olacağını" (Necm, 39) ifade eder.
Şans konusunda İslam bize neler söyler?
Böyle olunca Müslüman şansa değil, Allah'ın kendisi için takdir ettiği nasibe inanır. Ama bu nasibi önemser, dua ile Allah'tan onun kendisine verilmesini ister, ona ulaşabilmek için peşine düşer, elde edebilmek için çaba sarf eder.
Yani üzerine düşen her şeyi yapmaya çalışır. Sevgili Peygamberimiz böyle bir süreç neticesinde bir insanın rızkını kazanmasını, "kişinin elinin emeğini yemesi" olarak ifade etmektedir ve "Allah katında en sevimli ve makbul rızık bu şekilde kazanılan rızıktır." buyurmaktadır.
Buradan kazanılan parayla hayır işi yapılır mı?
"Haram kazançtan infak söz konusu olamaz."
Mehmet Emin Ay: Tarafların göstermelik rızaları meşru yollarla olmadıktan sonra kumar ve kumarda elde edilen mal helâl duruma gelmez. Dolayısıyla kumardan kazanılan para ile hayır da yapılamaz. Haram para ile hayır yapmayı düşünmek Allah Teâlâ'nın yasakladığı ve haram kıldığı bir husustan elde ettiği parayı hayır yolunda kullanmaya kalkışarak Yüce yaratıcıyla alay etmek sayılmakta ve ayrıca bir "büyük günah" olarak kabul edilmektedir.
Bir cahillik eseri bu yolla bir kazanç elde eden ve belli bir parayı alan kişinin bundan hiçbir şekilde faydalanmadan ihtiyaç sahiplerine aktarması gerekir. Ancak bu işi yaparken bir sevap ummayı asla düşünmemelidir. Çünkü Allah Teâlâ, infakın Allah tarafından verilen rızıkla yapılmasını emretmektedir. (Bakara, 3) Allah ise kuluna ancak helal olan şeyleri rızık olarak verir. Dolayısıyla haram kazançtan infak söz konusu olamaz.