Tefekkür nedir, nasıl yapılır? Tefekkürle ilgili ayetler…
Rahman'ın nazargahı olan müminin kalbi, dünyevi kederlerle hastalanmaz. Tam tersine o kalp, Rabbini tefekkür ettiği her an şifa bulur. Rabbimiz bizlerden, 'Kur'an'daki öğütlerin sahibi kimdir' diye düşünmemizi ister. İnsan hayatı ancak iman ve tevhid inancıyla süslenmiş bir ömürle anlam kazanabilir. Peki, tefekkür nedir? Tefekkür nasıl yapılır? Sizler için İslam'da tefekkürle ilgili önemli bilgileri derledik.
Giriş Tarihi: 28.08.2019
09:06
Güncelleme Tarihi: 22.01.2021
11:26
Tefekkür nedir, nasıl yapılır?
Burada asıl vurgulanması gereken şey Kur'an'ın, düşünmeye verdiği önemin yanı sıra düşünmenin biçimi, hareket noktaları ve gayesi hakkındaki telkinleridir. İnsanı düşünmeye sevk ve teşvik eden çok sayıda ayete topluca bakıldığında düşünmenin önemli bir kulluk görevi, bir ibadet olduğu sonucuna varılabilir. Düşünmenin konusu ise başta bizâtihi Kur'an'ın mesajı olmak üzere bu mesajın aydınlatıcı ve yol gösterici ışığı altında Allah-âlem, âlem-insan, Allah-insan ilişkisidir .
Tefekkür nedir, nasıl yapılır?
Allah Kur'an'da çeşitli konularda aklî deliller getirmekte ve düşünmeyi teşvik etmektedir . Yaratılanlar yaratana delil olduğuna ve yaratılışta birçok hikmet bulunduğuna göre düşünmek gerekli bir eylemdir. Nesnelerin duyu ötesi gerçekliği düşünmeyle kavranabilir . Kaldı ki nazarî düşünmenin bilgi sağlayıcı fonksiyonu olmadığını ispat etmek bile ancak nazarî düşünmeyle kabildir (Kitâbü't-Tevḥîd, s. 9-11).
Tefekkürle ilgili ayetler
Rahman'ın nazargâhı olan müminin kalbi , dünyevi kederlerle hastalanmaz . Tam tersine o kalp, Rabb'ini tefekkür ettiği her an , O'nun kelamını okuduğu her vakit, şifa bulur. Böylece Mevla'mızın, "Ey insanlar! İşte size, Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve müminler için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur'an) geldi. " (Yunus 10/57) ayetinin hikmeti gerçekleşmiş olur.
Tefekkürle ilgili ayetler
Rabbimiz, bizlerden, Kur'ân'daki öğütlerin sahibi kimdir diye düşünmemizi istemektedir. Dinî yaşantımızda samimiyet, ancak Rabbimizin birliğini ve yüceliğini kalben tefekkür etmekle başlayabilir. Dinin başı tevhiddir. Tevhidle başlamalıdır tefekküre. Ve tevhidle mana kazandırılmalıdır bütün olup bitenlere.
Tefekkürle ilgili ayetler
Allah'ın elçisi Hz. Muhammed Mustafâ (s.a.s) davete başladığında bir cahiliye devri yaşanıyordu. Dinî kavramların içini boşaltarak hakikatten uzaklaşan bir kısım insanlar, sahte ilahlarla oyalanıyor ve "kendilerine, "Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur" denildiği zaman inanmıyor büyüklük taslıyorlardı.( Sâffât 37/35-36.) Bir süre sonra ortaya çıkan diğer bir grup ise, sözde iman etmiş gibi gözüküyor ancak sabır gerektiren zorlu işlerde, imanın gereğini yerine getirmiyordu. Örneğin, namazı kılıyor, zekatı veriyorlar fakat Allah'ın dinini aziz kılmak için can pahasına savaşmaları emredildiğinde, "Rabbimiz! Niçin bize savaş yazdın? Bizi yakın bir zamana kadar erteleseydin ya!" ( Nisa 4/77.) diyerek, Allah'ın buyruklarından bazısını taşınmaz bir yük olarak görüyorlardı.