Yücelerdeki misafir Hz. Muhammed (s.a.v.)
Prof Dr. Nihat Hatipoğlu bugünkü köşesinde Miraç Kandilini ve bu mübarek gecenin önemini yazdı. Miraç nedir? Öncesinde ve sonrasında neler gerçekleşmiştir? İşte Hatipoğlu'nun o yazısı...
Giriş Tarihi: 13.04.2018
11:12
Nihayet 'Sidretül Münteha' denilen yere vardı. Orada kaderi yazan kalemlerin sesini duydu. Orada en yüce cennetlerden -makamlardan- olan Meva Cennetini gördü. O gece Cebrail'i altı yüz kanadıyla gördü. (Buhari, Tefsir, 4857) Birçok peygamberin manevi yolculuğu olabilir ama; hiçbir beşere bu manada yüce ve erişilmez bir ikram olmamıştır. Orada vahyi en üst derecede aldı. Kendisine orada hem yükümlülük ve hem de müjdeler verildi.
Beş vakit namaz orada emredildi. "Allah birdir ve Hz. Muhammed (s.a.v.) O'nun Resulüdür" diyen herkesin sonunda cennete gireceği O'na haber verildi. Daha sonra yeryüzüne geri getirildi ve Mekke'ye bırakıldı. İşte bu olağanüstü yolculuğa İsra-Miraç yolculuğu denilir.
Bu yolculuk müşriklerce inkâr edildi. Putperestler ve günümüzdeki temsilcileri bu olağanüstü yolculuğu akıllarına uyduramadıkları için ya küçümsediler ya da reddettiler. Müminler ise Hz. Resulullah'ın yaşadığı bu büyük mucizevi ikramı aynen kabul ettiler.
Miraç öncesi
Hz. Resulullah'ın (s.a.v.) tebliği; Mekke'deki burjuva ve mafya düzenini temelinden tehdit eder hale gelince Mekkeliler ayaklandılar. Zira mazlumlar, kadınlar, gençler Efendimizin yanında yer aldılar.
Sermayeleri putları olanlar, Arap yarımadasının baronları; köle ticaretini kıran, toprağa gömülen kızların kavgasını veren, kadınların köleleştirilmesine müdahale eden Hz. Resul'ün bu mücadelesinin günden güne güçlendiğini görünce O'nu ortadan kaldırmaya karar verdiler.
Büyük bir kötü algı - oluşturma faaliyetine başladılar. Deli, kâhin, sihirbaz, şair dediler. Önceleri onunla kirli bir pazarlık kurmaya çalıştılar. Kâbe'nin anahtarı, paralarımız, evleneceğin genç kızlarımız sana olsun dediler. Sen bizim putlarımızı, biz senin Rabbini kabul edelim. Dönüşümlü tapınalım dediler. Ret cevabı alınca da kalemini kırdılar.