100 yıllık karikatürlerle: "Bize Belediye Baksın"
Belediye hizmetlerinin karikatürlerle yüz yılını anlatan çizimlerin yer aldığı "Bize Belediye Baksın" adlı karikatür kitabı yayınlandı. 1872 ve 1972 yılları arasında mizah dergilerinde belediye konulu karikatürleri araştıran Dr. Şefik Memiş'in hazırladığı kitapta son yüzyılda İstanbul'un hem bireysel hem de toplumsal anlamda nasıl geçirdiği değişim gözler önüne seriliyor.
Giriş Tarihi: 11.01.2018
11:01
Güncelleme Tarihi: 11.01.2018
11:02
Sayfa 56
Cem, 1 Nisan 1911
Kel başa şimşir tarak (Fransızca yazı: İstanbul ve otomobil) (1910'a gelinceye kadar İstanbul sokaklarında başta nazırlar ve paşalara ait birçok otomobil boy göstermişti. Halkta kişilerin otomobil sahibi olması ise polisin iznine bağlıydı. Bu güçlükleri göze alıp otomobil sahibi olanlar ise yolları bu araçlara uygun hale getirmeyen belediye engelini henüz aşamamışlardı.)
Sayfa 57
Geveze, 18 Şubat 1909
İstanbul'da arabalar, otomobiller, motosikletler, bisikletler, vesait-i nakliye-i saire (diğer nakliye araçları) çoğaldığı takdirde sokak ve caddelerde hasıl olacak intizam ve huzur-ı meşi (huzurlu yürüyüş) ve hareket. (Çemberlitaş'ta dönemin tüm modern taşıtları bir arada görünüyor. Karikatürde gerekli kurallar konulmadığı takdirde oluşacak kargaşaya dikkat çekiliyordu.)
Sayfa61
Laklak, 19 Ağustos 1909
Köprücüleri nezaketi:
-Sağdan bir el. Hiş madame!
-Sabahtan beri üç defadır parasız geçiyorsun be herif!...
(İstanbul'un yorgun köprüsü Galata'dan geçen yayalar ücret ödüyordu. Bu bedel beyaz giysili görevliler tarafından toplanıyor, kaçak geçmek isteyenlerle zaman zaman kavgalar olurdu.)
Sayfa 66
Hayal-i Cedid, 21 Mayıs 1910
Üstte: Şehremaneti projelerinden
Altta: Çamurların temizlenmesi mümkün olamayacağı anlaşıldığından bari şehri yağmurlardan muhafaza edelim kaydıyla. (Artık sokakların çamurdan temizlenemeyeceğini anlayan çizerler, birbirinden farklı projelerle yağmuru şehirden uzak tutmaya çalıyorlardı!)
Sayfa 71
Kalem 9 Şubat 1911
Beyoğlu Caddesi'nden çamurlara batmadan geçmek için yegâne çare. (Cadde-i Kebir'de Tokatlıyan'ın önündeki bu İstanbul beyefendisi başka bir yere gitmek istiyor. Ama her yer çamur. Günümüzdeki gibi taksiler de yok. Ne yapacak! Hemen bir hamal çağırılıyor ve beyefendiyi gideceği yere sağ salim tertemiz götürüyor.)