15 Türk ressamının tuvalinde neşv-ü nema bulan İstanbul
Çalışmalarıyla hem Türk hem dünya sanatına önemli katkılar sunmuş, bazıları uluslararası sanat dünyasında buradakinden daha çok tanınan önemli isimler arasından 15 ressamın eski İstanbul'un semt ve sokaklarını resmettikleri en önemli tablolarını sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 24.04.2018
23:32
Güncelleme Tarihi: 25.04.2018
14:56
Resimlerinde doğup büyüdüğü Üsküdar , İstanbul ve İstanbul'un farklı semtlerinin sessiz köşelerini, kıyı kahvelerini, deniz kıyılarını ve güneşli kayalıklarını tercih eden Hoca Ali Rıza'nın suluboyaları ve guajları, yüz yıl öncesinin İstanbul'unu insanları ve mimarisi ile günümüze ulaştıran en önemli görsel bellek kaynaklarımızdan sayılıyor.
Çağının çok ötesinde bir ressam: Üsküdarlı Hoca Ali Rıza
AHMET ZİYA AKBULUT (1896 – 1939)
Asker ressamlarımızdan Ahmet Ziya 1937 yılında İstanbul Resim ve Heykel Müzesi açılıncaya ve Atatürk 'ün emriyle her ressam oraya birer ikişer eser bağışı yapıncaya kadar keşfedilmeyen bir sanatçı olarak kaldı.
Resimde perspektif kurallarına uyulmasını isteyen Ahmet Ziya Akbulut, kendi kuşağının ressamları gibi natürmort ve manzara resimlerinden çok tarihsel yapıları öne çıkaran resimlere yöneldi. Çünkü derinlik kavramını, bu tür resimlerde daha belirgin çizgilerle yansıtabiliyordu. Bu nedenle çoğunlukla, camileri belgeleyici bir görüşle tuvale aktardı.
HİKMET ONAT (1882 – 1977)
O, sulara, kıyılarla öpüşen denizin maviliklerine hayran bir empresyonist…
Empresyonist akımın Türkiye'deki takipçilerinden olan Hikmet Onat, İstanbul ve Boğaziçi ressamı olarak tanınır. O, sulara, kıyılarla öpüşen denizin maviliklerine hayran bir empresyonistti. Pek az portre yaptı. Tabiatın çekiciliğini ve tutkusunu onun denizli manzaralarında görmek mümkündür.
Hep denizli, boğazlı, cami minareleri silüetli olan İstanbul'un görkemli manzaraları onun tuvale geçirdiği şaheserlerdir. İstanbul'un sevgi dolu görünümlerini gelecek kuşaklara yansıtan yegâne eserlerdir.