Abdülhamid döneminde resim
Batılılaşma hareketinin başlangıcı olarak görülen 18. yüzyılda minyatür sanatı yerini duvar resme, 18. yüzyıl sonu 19. yüzyıl başında ise tuval resme bıraktığı görülür. Bu ilk resim denemeleri askeri amaçla, mühendislik eğitimine katkı sağlaması için asker ressamlardan oluşan bir grup tarafından ortaya koyulmuş primitif ve natüralist eğilimdedir.
Giriş Tarihi: 24.03.2018
16:19
Güncelleme Tarihi: 24.03.2018
16:50
Şeker Ahmed Paşa asker ressamların önemli isimlerinden biri. Padişah tarafından Paris'e sanat eğitimi alması için gönderilen Şeker Ahmed Paşa, döndüğünde Türkiye'de ilk kişisel sergisini 1873 yılında açtı.
Klasik bir tarza sahip olan Ahmed Paşa, bu resminde hayali bir manzara oluşturmuştur. Ahmed Paşa daha çok manzara resimleriyle ün yapmış olsa da, resimlerinde öznel bir duyarlılığa sahip olduğu görülür.
Halil Paşa, Paris'e eğitim almaya giden asker ressamlar arasındadır. Kendisi Türk resim tarihi için ayrı bir yere sahiptir; zira resimlerine baktığımızda empresyonist tarzı sanatsal çalışmaları Türk sanatına kazandıran ilk kişi olarak karşımıza çıkar.
Sanayi-i Nefise Mekteb-i Ali'sine müdür olarak atanan Halil Paşa, okulun kadrosundaki ilk Türk öğretmen olması açısından da büyük önem taşır.
Süleyman Seyyid - Natürmort
Askeri okullarda yetişip ardından Avrupa'da eğitim alan bu ressamlar, Türkiye'ye döndüklerinde farklı tarzlarıyla ön plana çıkmıştır.
Türk sanatına farklı üslupları yansıtan bu sanatçılar içinde Süleyman Seyyid, natürmort ustası olarak bilinir. Kompozisyonlarının gerçekçiliği insan üzerinde önemli seviyede etki uyandırır.
Osman Hamdi Bey - Kahve Ocağı
Türk resim sanatında önemli bir yere sahip isimlerden bir diğeri olan Osman Hamdi Bey, Sanayi-i Nefise Mekteb-i Ali'sinin açılmasına katkı sağladığı gibi Arkeoloji Müzesi'nin açılmasına da ön ayak oldu. 1881 yılında müze müdürlüğüne getirildi.
Aynı zamanda ressam olan Osman Hamdi Bey, Süleyman Seyid, Şeker Ahmed Paşa ile aynı yıllarda Paris'e resim eğitimi almak için gittiği bilinir. Leon Gerome gibi önemli kişilerin atölyesinde çalışan ve orada hocalarının etkisinde kalan Osman Hamdi, oryantalist tarza yöneldi.
Osmanlı Devleti hükümdarları Avrupalı sanatçılara her zaman yakın mesafede durmuş, kendi saltanat dönemlerinde birçok Avrupalı sanatçıları ağırlamış ve onlara çeşitli resimler yaptırtmışlardı.
III. Selim dönemine Melling damga vurmuş, II. Mahmud döneminde Fransız Alexandre-Gabriel Decamps, Abdülmecid döneminde Rus Ayvazovskiy, II. Abdülhamid döneminde ise Fausto Zonaro öne çıkmıştı.
Zonaro, son saray ressamı oldu ve belge niteliği taşıyan çok sayıda eser bıraktı. Türk halkının doğal hallerini, sokaklarını, İstanbul manzaralarını çizdi, saray bahçesinde ve odalarında II. Abdülhamid ile kızı Refia sultanın portresini çalıştı.