Küratörlüğünü Prof. Dr. Nates Miškovic'in yaptığı, İsviçre Basel Üniversitesi, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık ve Yugoslavya Müzesi (Belgrad, Sırbistan) işbirliğiyle gerçekleştirilen 'Osmanlı Sonrasında Devinen Şehirler - Basın Fotoğrafçılarının Gözünden Ankara, Belgrad, İstanbul, Saraybosna' (1920'ler ve 1930'lar) sergisi açıldı! 500 yıl boyunca Balkan Yarımadası ve Anadolu'ya hâkim olan Osmanlı İmparatorluğu, Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda yıkıldı ve kalıntılarından Osmanlı mirasını reddeden modern ulus devletler doğdu. Bunun sonunda halkın yaşamında, özellikle büyük şehirlerde köklü değişiklikler meydana geldi. 'Osmanlı Sonrasında Devinen Şehirler – Basın Fotoğrafçılarının Gözünden Ankara, Belgrad, İstanbul, Saraybosna' başlıklı sergi, bu değişimin izlerini Osmanlı'nın yıkılışından sonra kurulan Türkiye Cumhuriyeti ve Yugoslavya Krallığı'ndaki dört şehirde; Ankara, Belgrad, İstanbul ve Saraybosna'da süren basın fotoğraflarından oluşuyor. Sergi için 1920'li ve 1930'lu yıllarda Cumhuriyet ve Akşam (İstanbul), Politika ve Vreme (Belgrad) gazetelerinin foto muhabirleri tarafından çekilen ve özenli bir çalışma sonucu seçilen, dijital olarak işlenmiş 200 fotoğraf bir araya getirildi. Bu fotoğraflar şehirlerdeki gündelik yaşamdan manzaralar sunarken, askerî ve sporcu gruplar genç uluslarını geçit törenlerinde ve yeni açılmış spor stadyumlarında kutluyor. Her Osmanlı şehrinin kalbini oluşturan çarşılar, halkın alışveriş yaparak son dedikoduları paylaştıkları bir buluşma yeri olarak işlevine devam ediyor. 'Şehir Merkezi', 'Ulus ve Beden', 'Ulusu Giydirmek', 'Dinlence ve Din' ve 'Çarşı' başlıklı bölümlerden oluşan sergi; SIBA (Türk ve Yugoslav Şehirlerindeki Gündelik Yaşama Görsel Bakış) başlıklı araştırma projesinin bir ürünü. Açıklama yapan küratör Prof. Dr. Miskovic, Basel Üniversitesi bünyesinde gerçekleştirdikleri araştırma projesi sonuçlarının, görsel malzemeler eşliğinde sergide sunulduğunu söyledi. Çalışmasını tarihi fotoğraflarla sunmayı tercih ettiğini belirten Miskovic, 'Online veritabanlarını inceledikten sonra elde ettiğimiz fotoğrafları içerik olarak çözümledik. İlk sonuçlar böylece ortaya çıkmış oldu. Daha sonra topluma dair bilgi veren basın fotoğraflarını dijitalleştirdik.' dedi. Miskovic, projeyi ve sergiyi hazırlarken Osmanlı sonrası dönemde Ankara, Belgrad, İstanbul ve Saraybosna'nın değişimi üzerinde durduklarını, halkın bu 4 şehre bakışını keşfetmek istediklerini kaydetti. 'Benzerlikleri ve farklılıkları gördüm' Toplumsal değişimlerin dikkati çekici olduğunu ifade eden Miskovic, 'Basın fotoğraflarını kullandım. Çünkü insanların Osmanlı'dan sonraki süreçte nasıl değiştiğini en iyi onlar anlatıyordu. Daha sonra bu 4 şehre dair fotoğrafların başlıklarını araştırdım ve bu bilgileri bir araya getirdim. Benzerlikleri ve farklılıkları gördüm ve sergiyi böyle hazırladım.' diye konuştu. Sergi için, 1920 ve 1930'lu yıllarda Cumhuriyet, Akşam, Politika ve Vreme gazetelerinin foto muhabirleri tarafından çekilen ve seçilerek dijital olarak işlenen yaklaşık 200 fotoğraf bir araya getirildi. 'Şehir Merkezi', 'Ulus ve Beden', 'Ulusu Giydirmek', 'Dinlence ve Din' ile 'Çarşı' başlıklı bölümlerden oluşan fotoğraf sergisinde, seçilen Osmanlı şehirlerinin kalbini oluşturan çarşılardan ve gündelik hayattan manzaralar ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.