Arama

Bir 'memleket şairi'

Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde de yeni bir çığır açan Faruk Nafız Çamlıbel, Türk şiirinde 'memleket edebiyatı' akımını başlatır. Doğal güzellikleri ve sıcak, misafirperver insanlarıyla kaleme alınmamış bir destan gibi olan Anadolu'yu kaleme alan şair aynı zamanda "Beş Hececiler" edebi topluluğu içerisinde yer alır. Ölümünün 45. yıl dönümünde usta şairi rahmetle anıyoruz.

  • 4
  • 7
MEMLEKETÇİ EDEBİYATIN İLK BİLDİRİSİ
MEMLEKETÇİ EDEBİYATIN İLK BİLDİRİSİ

Dil konusunda Yeni Lisan izinden yürüyen Nafiz, eserlerinde yalın ve akıcı bir dil kullandı. "Ana Dili" adlı dörtlüğünde, Türkçe sevgisini ve saygısını şöyle belirtir:

"Hangi sözlerle ninem gönlünü açmışsa bana,

Ben o sözlerle gönül vermedeyim sevgilime.

Sözlerim ninni kadar duygulu olmak yaraşır,

Bağlıdır çünkü dilim gönlüme, gönlüm dilime.

Faruk Nafiz'in yeni sanat anlayışını, 1926'da Hayat mecmuasında yayımlanan "Sanat" şiirinde bir beyannâme haline getirir. Bu memleketçi edebiyatımızın ilk bildirisi olarak kabul görülür. Burada Batı edebiyatı yok farz edilir ve cemiyete yönelme esas alınır. İstanbullu aydın ile Anadolu'daki halk arasında olumlu bir ilişkinin kurulması gerektiği belirtilirken Batı hayranlığı ve taklitçiliğinin karşısına da Anadolu insanı ve kültürü çıkarılır. Şiirde yerli ve ulusal sanat anlayışımızı, Batı sanat zevkinden üstün görülür ve Batı taklitçisi sanatçılar eleştirilir.

…"Başka sanat bilmeyiz karşımızda dururken

Yazılmamış bir destan gibi Anadolu'muz

Arkadaş, biz bu yolda türküler tuttururken

Sana uğurlar olsun... Ayrılıyor yolumuz"

  • 5
  • 7
"TÜRK'E DURMAK YARAŞMAZ, TÜRK ÖNDE, TÜRK İLERİ!"
TÜRK’E DURMAK YARAŞMAZ, TÜRK ÖNDE, TÜRK İLERİ!

Cumhuriyet'in 10'uncu yılında, Türklerin bağımsızlık mücadelesini, yeni kurulan Türk devletinin on yılda neler yaptığını ve gelecek hedeflerini anlatan bir şiir yazdı. Behçet Kemal Çağlar ile birlikte yazdığı şiir, Onuncu Yıl Marşıolarak kabul edildi ve marş olarak bestelendi.

"Çıktık açık alınla on yılda her savaştan;

On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan;

Başta bütün dünyanın saydığı başkumandan,

Demir ağlarla ördük anayurdu dört baştan.

Türk'üz: Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi;

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde, Türk ileri!

Bir hızda kötülüğü, geriliği boğarız,

Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız.

..."

  • 6
  • 7
HECENİN BEŞ ŞAİRİNDEN BİRİ
HECENİN BEŞ ŞAİRİNDEN BİRİ

Aynı yıllarda kendisi gibi hece vezniyle yazan Enis Behiç, Yusuf Ziya, Halit Fahri ve Orhan Seyfi ile birlikte "Beş Hececiler" adı verilen grup içerisinde anılır.

Faruk Nafiz'in bir de mizah yazarlığı cephesi vardır. Akbaba, Karikatür, Mizah dergilerinde 800'den fazla mizahî şiiri yazdı.

  • 7
  • 7
MİLLETVEKİLLİĞİNDEN ZİNDAN DUVARLARINA
MİLLETVEKİLLİĞİNDEN ZİNDAN DUVARLARINA

1946'da siyasete atıldı ve 1946'dan 27 Mayıs 1960'a kadar Demokrat Parti İstanbul milletvekili olarak TBMM'de görev yaptı. 27 Mayıs 1960 ihtilalinin ardından tüm milletvekilleri ile birlikte bir süre Yassıada'da, daha sonra da Celâl Bayar ve diğer DP milletvekilleri ile birlikte Kayseri Kapalı Cezaevi'nde tutuklu kaldı. 16 ay sonra aklanarak serbest kaldı. Serbest kaldıktan sonra siyasete dönmedi. Yassıada'da arkadaşlarıyla birlikte yaşadığı baskıyı "Zindan Duvarları" adlı bir şiir ile anlattı ve şiiri kitap olarak yayınladı.

Son yıllarını Arnavutköy'deki evinde geçirdi. Bir vapur seyahati sırasında Fethiye civarında 8 Kasım 1973'te vefat etti. Büyük şair, Karacaahmet'te meftundur.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN