Dünyayı geziyoruz: Kuleler
Dünyanın en ünlü kuleleri, sahip oldukları ünlerini üzerlerinde harcanan emeğe ve ilginç mimarilerine borçlu. Bulundukları yerlerin simgesi haline gelmiş bu kuleler, şehirlerin silüetine şekil verirken milyonlarca seyahatseveri de bir araya getiriyor. Sizler için, "Dünyayı geziyoruz" adlı yeni serimizde kimine merdivenle nefes nefese kalarak çıkılan, kimineyse asansör kullanarak tüm şehri kuş bakışı izleyebileceğiniz kuleleri derledik.
Giriş Tarihi: 18.05.2020
14:48
Güncelleme Tarihi: 18.05.2020
14:50
Kulenin inşaatı, o dönemde hala sosyalist olan Doğu Almanya Hükemeti tarafından talimat edildi. İnşaat 1965 yılında başladı ve bitmesi dört yıl sürdü. 1969 yılına gelindiğinde kule tamamlanmış şekilde ayaktaydı. Kulenin inşa edilmesi için, Berlin'in büyük bir tarihi alanının tahrip edilmesi gerekti.
Kırmızı kiremitten yapılmış ve tepesinde yaşlı meşe ağaçların bulunduğu 38 metre yükseklikteki Guinigi Kulesi, Lucca'da hala ayakta duran az sayıdaki kule evlerden biridir.
* Kulenin tepesindeki bahçe, 1600'lü yılların başında tasarlandı.
Eskiden ailelerin bir prestij sembolü olarak yaptırdığı kulelerden biri olan Guinigi Kulesi, 14. yüzyılda inşa edildi. Yerel Romanesk-Gotik mimarinin tipik bir örneğidir. Kulenin yüksekliği 45 metredir ve tepeye ulaşmak için toplam 232 basamak vardır.
Her yıl bir milyonun üzerinde ziyaret alan bu yapı, tıpkı Eyfel Kulesi gibi Dünya Fuarı için inşa edildi. Space Needle, Amerika Birleşik Devletleri Washington eyaletinin Seattle şehrinde bulunan bir gözlem kulesidir. Bölgenin önemli ve dikkat çeken yapılarından birisi olmasının yanı sıra Seattle şehrinin sembolüdür.
* Sadece Birleşik Krallık vatandaşlarının ziyaretine açık.
Space Needle'ın doğusu 1959 yılında Amerikalı iş adamı Edward Carlson'nın Almanya'da bulunan Stuttgart Kulesi'nden esinlenmesi ile başlar. Carlson 1962 yılında düzenlenecek olan ana teması 21. yüzyıl olan Seattle Dünya Fuarı için yaptığı tasarım ile Space Needle fikri ortaya çıkmış olur.
Edward Carlson Space Needle'ın ilk tasarımını bir restoranda otururken peçete üzerine çizmiştir. Fakat bu tasarım gerçek hayata geçirilmesi zor olduğundan yeterli desteği almamıştır. Sonrasında Carlson'a ait olan tasarım birçok değişiklikten geçmiştir.