Ecdadımızın hayır niyetini barındıran Gaznevi Vakfiyesi
Gazze'de yeşeren Türk sanatı, kendisinden sonra gelişen Büyük Selçuklu ve Hindistan Türk-İslam sanatlarına ilham kaynağı oldu. Yakın zamanlara kadar hayatı hakkında hiçbir bilgi bulunmayan Mahmut Gaznevi, "şair, kat'ı sanatkârı, minyatürcü ve müzehhib" sıfatları ile dikkat çeken önemli bir meçhul hazineydi. Yeni bulunan arşiv belgeleri sayesinde kendisi artık biliniyor.
Giriş Tarihi: 23.03.2019
10:36
Güncelleme Tarihi: 23.03.2019
11:13
Bu hanın kapısının yanında biri birine bitişik üç odanın kullanım hakkı hayatta oldukça halîle-i celîlem Nihalî Hanım'a ait olup vefatından sonra vakfa ilhak edilsin. Hâsıl olan gelirlerinden gündelik beş akçesini muallim hane hocası alsın. Buna karşılık her gün birer Yasin-i Şerif üçer İhlas birer Fatih-i Şerife okuyup sevabını Nihali Hanım'ın ruhuna hediye eylesin.Günlük beş akçe ise bu muallim hanenin halifesine verilsin. O da buna mukabil her gün birer Yasin-i Şerif üçer İhlas birer Fatiha-i Şerife okuyup sevabını Nihalî Hanım'ın ruhuna hediye eylesin.
Bu mailim hanede meşk hocası olanlar bu vakfa Katip olsun ve yevmiye olarak ve her gün bir akçe Vakıf mallarına bakma görevi ücreti de günlük beş akçedir ben hayatta olduğum müddetce ve bu Tevliyet işi ve masraflardan fazla olan kısmını kullanma hakkı bende olsun bu vakfı bu nasıl olabilecek değişime vakıf mallarının artırılıp yükseltilmesi burada çalışanların işe alıp veya işten çıkarılması benim yetkim de olacaktır.
Benden sonra ancak bu tevliyet işi evladıma, onun evladına, onun evladına… ait olsun. Benden sonra artan gelirlerden günlük on akçe Kur'an-ı Kerim talimi için ayrılsın. Tayin olunan miktar kifayet ettiği sözü ruhum için yeni yeni hayır ve hasenat yapılıp fazla paralar onlara harcasın.
Günlük iki akçe karşılığı nezaret vazifesi olsun ve bu vazifeye Şeyhülislam'ın görevlendirebileceği biri baksın. Bu zat vakıf mütevellisinin hesaplarını görüp şart koşulan işlerin yerine getirilip getirilmediğini teftiş etsin. Vakfiyede şart koşulan şeylerin icrası işini bu mektepte okuyan çocukların babaları ile mahalle halkının tamamı vakfa hasbi olarak nezaret etsinler.
Mektebe vakfeylediğim kitapları hayatta oldukça kendim kullanacağım. Ben öldükten sonra ise bu kitaplar bu mektepte kalsın ve burada kullanılsın. Fakat başka yerlere götürülmesin ve mektepten de çıkarılmasın. Asıl halifeden başka halife tayin olan üç çocuktan en başarılısı mütevelli ve hocanın takdiri ile hafız-ı kütüb olsun ve bu çocuğa yevmiye günlük bir akçe verilsin. 25 Eylül 1684.
(Türk Edebiyatı dergisi)