Arama

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

Yazarların müze evlerini görmek ve o atmosfer içinde bulunmak o değerli yazarın soluduğu havayı solumak paha biçilemez bir duygu olsa gerek. Kendinizi o yazarın yerine koyup o sözcüklerin o cümlelerin nasıl ortaya çıktığını bir nebze de olsa hissetmek muhteşem bir deneyim olacağını düşündüğümüz için müze olarak yapılandırılan evleri sizler için derledik.

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

Nazım Hikmet'in Oliver marka daktilosu Kemal Tahir'in odasının ortasında, çekmecelerde ise karşılıklı yazdıkları mektupları duruyor. Yazar cezaevinde iken, Semiha Hanım dikiş dikerek para kazanıp eşine yollamış. Müzede bu dikiş makinesi de sergileniyor.

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

MEHMET AKİF ERSOY (1873 – 1936), ANKARA

Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy, İstiklal Savaşımız sırasında T.B.M.M. Birinci Burdur Mebusu iken, kendisine büyük hayranlık duyan Tacettin Şeyhi tarafından selamlık bölümü kendisine tahsis edilen bu evde yaşamış ve İstiklâl Marşı'mızı bu evde yazmıştır.

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

Bu ev, 30 Ekim 1949 tarihinde Şehir Meclisi kararı ile Mehmet Akif Ersoy Evi adını almış ve müzeye dönüştürülmüş ise de bakımsız kalmış ve zamanla harap olmuştur. 1982'de yapının yıpranan kısımları yeniden onarılıp 27 Aralık 1984 günü yapılan bir törenle yeniden ziyarete açılmıştır. Müze evde Mehmet Akif Ersoy'a ait cep saati, gözlük, tesbihi, tüfek ve büyük şairin yüzünün kalıbı teşhir edilen eserler arasında.

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

Mehmet Akif Ersoy'un hayatının son 6 ayını geçirdiği İstiklal Caddesi üzerindeki Mısır Apartmanı'dır. Bu ev aynı zamanda ünlü şair Mithat Cemal Kuntay'ın uzun süre yaşadığı ve hayata gözlerini yumduğu yerdir. Mısır Apartmanı'ndaki dairenin müzeye dönüştürülmesi ise hâlâ tartışma konusudur.

Edebiyatçılarımızın müzeye çevrilen evleri

SAİT FAİK ABASIYANIK (1906 – 1954), BURGAZADA

Hem geleneksel Türk hikâyesini modernist bir çizgiye taşıması hem de kendinden sonraki yazarları etkilemesi açısından Cumhuriyet dönemi Türk hikâyeciliğinin önemli isimlerindendir. 1939 yılında babasının ölümü üzerine, kışları Şişli'de, yazları Burgazada'da yaşamaya başlayan Sait Faik Abasıyanık, yaşamının özellikle son 10 yılını adada geçirir ve ada günlerinden geriye ölümsüz eserlerden oluşan paha biçilmez bir miras bırakır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN