Endülüslü Müslüman bilim insanları ve buluşları
Günümüz İspanyasında yaklaşık 700 yıl varlığını sürdüren, Müslüman bir devlet olan Endülüs, yetiştirdiği alimlerle bilim tarihine yön verdi. Avrupa'da cerrahlığı sadece berberlerin ve kasapların yapabildiği bir dönemde, bu Müslüman alimler, yeni cerrahi aletleri bulup günümüzde dahi kullanılabilecek bilimsel yeniliklere imza attı. Uçan bir makine keşfeden Abbas ibn Firnas'tan ilk ecza kitabını yazan İbnü'l Baytar'a, ilk cerrahi aletleri icat eden Zehravi'den göz hastalıkları hakkında önemli bilgiler veren El Gafiki'ye kadar pek çok Endülüslü Müslüman bilim insanı çalışmalarıyla Batı'yı etkiledi. Peki, Endülüslü Müslüman bilim insanları ve buluşları nelerdi?
Giriş Tarihi: 29.01.2020
16:44
Güncelleme Tarihi: 29.01.2022
13:29
EL GAFİKİ-GÖZ HASTALIKLARI
Muhammed b. Kassum b. Eslem el Gafiki el Endülüsi künyesine sahip Endülüslü Müslüman bilim insanı el Gafiki, 13. yüzyılda Kurtuba yakınlarında Gafik beldesinden doğduğu düşünülür.
El Gafiki'nin göz hastalıkları üzerine kaleme aldığı "Göz İlaçları Kılavuzu (el Mürşit fil Kühl)" eseriyle tanındı. Müslüman alim bu eseri, döneminde gözle ilgili teorik ve pratik bilgiler bulunmadığı için yazdığını söyledi. Bu eserinde göz ilaçları, bunların hazırlanışı, göz için faydalı ve zararlı renklerden bahsetti. Aynı zamanda yirmi beş adet göz cerrahisiyle ilgili aleti şekilleriyle birlikte tanıttı.
Göz patolojisiyle genel patoloji arasındaki bağlantıyı tespit eden el Gafiki, modern tıbba öncülük etti. İslam dünyasında göz hekimliği konusunda yazılmış en önemli eserler, onun kaleme aldığı bu eser kabul edilir. Göz kapaklarının içinde çıkan baloncuk yüzünden görmenin kalıcı olarak etkilenmesiyle ilgili onun geliştirdiği tedavi, İkinci Dünya Savaşı'nın sonuna kadar kullanıldı.
İdrisi dönemin en kapsamlı Dünya atlasını hazırladı. 15 yıl boyunca bu iş üzerinde çalışan İdrisi, binlerce gezgin ve yolcuyla görüşmeler yaparak daha önce haritaya geçirilmemiş bazı bölgeleri de içeren yetmiş tane doğru harita hazırladı.
Avrupa ve Asya kıtalarıyla Afrika kıtasının ekvatorun kuzeyinde kalan bölümlerini Marco Polo'dan tam iki yüzyıl önce haritaya aktardı.
İdrisi, Cebelitarık boğazındaki Septe şehrinde doğdu. Fas'taki İdrisiler hanedanının kurucusu olan I. İdris'in soyundan gelir. Döneminin en büyük haritacısı olan İdrisi, aynı zamanda botanik âlimidir.
Hayatının ilk dönemlerini Endülüs ve Kuzey Afrika'ya seyahatlerle geçirdi. Henüz on altı yaşında iken, 1115 yılında Anadolu'yu ziyaret etti ve İngiltere dâhil olmak üzere Avrupa'nın pek çok ülkesini gezdi.
Sicilya Kralı'na takdim ettiği eserde Avrupa ve Asya kıtalarıyla Afrika kıtasının ekvatorun kuzeyinde kalan bölümlerini Marco Polo'dan tam iki yüzyıl önce haritaya aktardı.
Kitapta, dünya ekvatorla ikiye ayırılmış ve güney yarım kürenin çok sıcak olduğu için canlıların yaşamasına elverişli olmadığı belirtildikten sonra, kuzey yarım küre yedi iklim halinde ekvatordan kuzeye doğru incelenmiştir.
Her iklim de batıdan doğuya doğru çeşitli bölgelere ayırıldı. Kitapta yer alan ilginç bilgilerden biri de yer çekiminden söz edilmesiydi. İdrîsî'ye göre, mıknatısın demiri çekmesi gibi yer de cisimleri çekmektedir, bırakılan cisimlerin yere düşmesinin nedeni de bu çekim kuvvetidir.
Haritacılık alanında yaptığı çalışmalarla Batılı bilim adamlarını etkileyen İdrisi'nin bu eseri aynı zamanda Avrupa hakkında gerçeğe en yakın bilgileri veren ilk yapıt olma özelliğini taşır