Eyüpsultan’da bulunan tarihi yerler
İstanbul'un en eski yerleşim yerlerinden biri olan Eyüpsultan, Mekke, Medine ve Kudüs'ten sonra en çok ziyaret edilen dini merkezlerden biri olma özelliğine sahiptir. Peygamberimizin mihmandarı Ebu Eyyüb El Ensar'ın türbesini barındırmasından dolayı sultanlar, devlet adamları başta olmak üzere birçok kimse bu yere rağbet gösterdi. Peki, Eyüpsultan'da hangi tarihi yapılar yer alır?
Giriş Tarihi: 07.02.2021
18:51
Güncelleme Tarihi: 07.03.2022
11:29
Sesli dinlemek için tıklayınız.
📌 Eyüp Sultan Cami, külliyenin bir parçasıdır. Fatih Sultan Mehmet, Ebu Eyyüb El Ensari'nin kabrinin bulunmasıyla ilk önce türbe ardından cami ile birlikte medrese, aşhane, hamamdan oluşan külliyeyi inşa ettirdi.
➡ Hadîkatü'l-cevâmi'de yer alan bilgiye göre Eyüp Sultan Cami'de mübarek gün ve gecelerde mevlid okunması için pek çok vakıflar yapıldı.
*Hadîkatü'l-cevâmi: 18. yüzyılda Hüseyin Ayvansarâyî'nin kaleme aldığı eser, o zamanda kadar İstanbul'da mevcut cami, tekke ve zâviyeler hakkında bilgi verir.
*Ebu Eyyüb El Ensari'nin mezarı nasıl bulundu?
Rivayete göre, Sultan II. Mehmet İstanbul kuşatması sırasında Akşemseddin'den Ebu Eyyüb Ensari'nin kabrinin yerini bulunmasını istedi. Akşemseddin "Sultanım, ben her gece şu semte bir nur indiğini görmekteyim." diyerek kabrinin yerini gösterdi ve baş ve ayakuçlarına birer çınar ağacı dikerek kabrin yerini işaretledi.
Fatih Sultan Mehmet, Akşemseddin'i sınamak için dikilen bu iki çınar ağacını yerlerinden çıkartarak, bugün iç avluda bulunan setli yere diktirdi ve parmağındaki yüzüğü de çıkartıp mezarın bulunduğu yere gömdürdü. Ertesi gün, Akşemseddin geldiğinde çınar ağaçlarının bulunduğu yere uğramadan kabrin olduğu yere gelip asasını mezarın ortasına dikti.
Bir rivayete göre iç avludaki iki çınarın bulunduğu yüksek yer, Eyüp Sultan'ın gasledildiği yerdir. Ayak altında kalmaması için etrafı çevrilerek yükseltildi.
12 maddede İstanbul'un manevi fatihi Akşemseddin
📌 Osmanlı'da yaşanan 1766 Depremi'nden Eyüp Sultan Camii de etkilenerek neredeyse tamamen yıkıldı. 1800 yılına gelindiğinde ise III. Selim , minareleri ve temelleri dışında aslına sadık kalarak camiyi yeniden inşa ettirdi. İkinci inşası 28 ay gibi kısa sürede tamamlandı.
*Büyük İstanbul Depremi
22 Mayıs 1766 Perşembe günü, güneş doğduktan yarım saat sonra İstanbul tarihinin en büyük depremlerinden biri yaşandı. İ zmit'ten Tekirdağ'a kadar uzanan geniş alanda etkili oldu. Depremin artçıları aylarca devam etti.
EVLİYA ÇELEBİ’NİN KALEMİNDEN EYÜP SULTAN
📌 Caminin tek büyük kubbesi, altı taş sütuna oturtuldu. Sağ ve sol tarafta bulunan çift şerefeli zarif minareler, Sultan III. Ahmed tarafından yaptırıldı.
➡ Caminin ilk inşasında önünde revaklı medrese odaları mevcuttu. Türbe, avlunun içinde yer alıyordu. Fakat III. Selim'in döneminde yeniden inşa edildiğinde tamamen farklı bir düzen oluşturuldu. Türbe, avlunun dışında kaldı ve iki yanlardaki medrese odaları da kaldırıldı.
Caminin eski hali için Evliya Çelebi şunları kaleme aldı:
"Bu Fatih Sultan Mehmed Han yapısıdır ki, sevabını Hz. Ebû Eyyûb'e hediye eylemiştir. Bir kubbelidir. Mihrab tarafında yarım kubbesi daha vardır. Lâkin o kadar yüksek değildir. Caminin içinde sütun yoktur. Orta kubbe etrafında sağlam kemerler vardır. Mihrabı ve minberi san'atlı değildir. Hünkâr mahfeli sağ taraftadır. İki kapılıdır. Biri sağ tarafta yan kapısı, diğeri kıble kapısıdır. Kıble kapısı üzerinde celi hat ile şu târih yazılmıştır: Hamdü lillah beyt-i ma'mur oldu bu. Sağ ve solda iki minaresi vardır."
*Evliya Çelebi kimdir?
Evliya Çelebi, dünyanın en büyük seyyahlarından biridir. Kırk yılı aşkın bir süre boyunca hemen hemen bütün Osmanlı ülkesini ve diğer memleketleri dolaşarak Türk kültür tarihinde örneğine rastlanmayan büyük bir seyahatnâme kaleme almış ve günümüzde önemi giderek artan bu eseriyle âdeta bütünleşmiştir.
Öğün sınırlarını aşan bir lezzet: Peynir ve çeşitleri
FATİH’İN ELLERİYLE DİKTİĞİ ÇINAR
📌 Cümle kapısının önünde etrafı parmaklıklı bir set ve çimen sofa yer alır. Parmaklığın dört köşesinde de çeşmelere bulunur. "Hacat Çeşmeleri" veya "Kısmet Çeşmeleri" adı verilir. Cami iki kat pencere sistemiyle aydınlatılır.
➡ Caminin avlusunda Fatih Sultan Mehmet'in kendi elleriyle diktiği rivayet edilen çınar yer alır.
➡ Çimen sofada, rivayet edildiğine göre Ebu Eyyüb El Ensari gasledildi. Ayak altında kalmaması için etrafı çevrildi.
➡ Caminin dışında yer alan sebillerden bayramlarda şerbet dağıtılırdı. Bundan dolayı da şerbethane olarak da anılır.
➡ Caminin yanında yer alan imarethanedeki kazanlarda yoksullar için aş kaynatılır ve günde iki kez yemek dağıtırdı.
Eyüp Sultan Cami'nin içinde yer aldığı levhada şu beyitler yazılıydı:
Yetişmez mi bu şerin haklına bu nimet-i Bari Rasul-ı Ekrem'in yâri Ebu Eyyub el-Ensari
TÜRBEYE NAKŞEDİLEN AYETLERİN ANLAMI
➡ Türbenin giriş kısmında Peygamber Efendimizin (sav) ayak izinin yer aldığı pano mevcuttur.
➡ Türbenin iç kısmına Al-i İmran suresinin 193'üncü âyeti nakşedildi. "Rabbimiz! Doğrusu biz 'Rabbinize inanın!' diyerek, imana çağıran bir davetçiyi işitip iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi sil ve bize iyilerin ölümünü nasip et."
➡ Türbe duvarlarında ise Tevbe suresinin 72, 100, 117 ve 119'uncu âyetleri yazılıydı.
"Allah mümin erkeklere ve mümin kadınlara içinde ebedî olarak kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler ve adn cennetlerinde güzel meskenler vaad etmiştir. Allah'ın rızâsı ise hepsinden büyüktür, işte büyük bahtiyarlık da odur." (Tevbe suresi, 72. ayet)
"Muhâcirlerin ve ensarın ilkleri ile onlara güzelce uyanlardan Allah hoşnut olmuştur, onlar da O'ndan razıdırlar. Onlara, sonsuza dek hep içinde kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. Büyük bahtiyarlık işte budur." (Tevbe suresi, 100. ayet)
"Şu bir gerçek ki Allah, peygambere ve -içlerinden bir grubun kalpleri kaymaya yüz tutup, arkasından Allah tövbelerini kabul buyurduktan sonra- o sıkıntılı zamanda peygambere bağlılıklarını koruyan muhacirlere ve ensara lutfuyla muamele etti. Allah onlara karşı çok şefkatli ve merhametlidir." (Tevbe suresi, 117. ayet)
"Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun." (Tevbe suresi, 119. ayet)
➡ Türbeye nakşedilen bu ayetlerde Ebû Eyyûb el-Ensârî'ye duyulan hürmetin yanı sıra onun salih bir kimse olduğu vurgusu yapılır. Nitekim ensar ve muhacirler övülüp, onlara güzelce uyanlardan Allah'ın razı olduğu buyrulan ayetler özellikle nakşedilmiştir.
Fikriyat Kur'an-ı Kerim uygulamasından Tevbe suresini dinlemek için tıklayın