Gizemi çözülemeyen 20 arkeolojik keşif
Dünyada bazı arkeolojik keşifler var ki, teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, bu buluntuların gizemi akıllarda daima soru işareti bırakacak gibi görünüyor. Geçmişten günümüze sırrı çözülemeyen o 20 arkeolojik keşfi sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 15.12.2018
17:42
Güncelleme Tarihi: 15.12.2018
17:46
SULAR ALTINDAKİ TAŞ YIĞINI
2003 yılında bir grup bilim insanı tarafından İsrail açıklarında devasa bir taş yığını bulundu. Bu anıtın 60 bin ton ağırlığında ve 10 metre uzunluğunda olduğu tahmin ediliyor.
Dünyanın birçok yerinde buna benzer yapılar genellikle önemli bir mezarın yerini göstermek amacıyla dikiliyor; fakat bu anıtı keşfeden araştırmacılar henüz tam olarak ne amaçla yapıldığı konusunu netliğe kavuşturmuş değil.
Bu taş yapının vaktiyle kıyıda olduğu ve deniz seviyesinin yükselmesi sonucunda sular altında kaldığı tahmin ediliyor. İsrail Antik Çalışmaları Otoritesi ve Ben-Gurion Üniversitesi'nden Yitzhak Paz'a göre bu yapının inşası 4 bin yıl öncesine dayanıyor.
Stonehenge olarak bilinen ve İngiltere'de bulunan tarih öncesine ait bu devasa yapıt, dünyanın en meşhur arkeolojik alanlarından biri olarak kabul görüyor.
Megalitik taşların oluşturduğu bu çember yapının 4 bin yıl önce yapıldığı ve büyüklüklerinin o dönemin insanları için oldukça fazla olduğu düşünülüyor ve nasıl inşa edildiğine dair henüz net bir açıklama getirilmiş değil.
Bunun haricinde Stonehenge'in ne amaçla kullanıldığı da net olarak bilinmeyen bir diğer gerçek. Bu yapı hakkında astronomik gözlemevinden tutun da bir "iyileştirme" tapınağı olabileceğine dair çeşitli teoriler tartışılmakta.
Tutankamon'un mezarının gün yüzüne çıkarıldığı 1922 tarihinden itibaren "firavunun laneti" olarak anılan ve mezara yaklaşan herkesin bir şekilde öldüğünü anlatan hikâyeler kulaktan kulağa yayılıyor.
Firavunun mezarının gizeminden daha da dikkat çeken şey işte Tutankamon'un nasıl öldüğü konusu.
Arkeologlar, bu çocuk kralın beklenmedik bir şekilde öldüğü ve ölümüne ya bir enfeksiyonun ya da bir iki tekerlekli araba kazası sonrası aldığı yaraların sebep olduğuna inanıyorlar.
1986 yılında Çin'in Sichuan bölgesinde arkeologlar Bronz Çağı'ndan kalma hazinelerle dolu 2 kuyu keşfettiklerini duyurdu.
Kuyularda, yeşim taşları, bronz heykel ve fildişlerinin ortaya çıkarıldığını bildiren araştırmacılar, bu el yapımı objeleri Sanxingdui Uygarlığı tarafından yapıldığı ve bu uygarlığın yaklaşık olarak 3 bin yıl önce ortadan kaybolduğunu belirtti.
Minjiang Nehri'nin kıyıları boyunca yaşadıkları bilinen bu topluluğun bölgeyi neden terk ettiği ve giderken hangi sebeplerle bu objeleri toprak altına gömdükleri araştırmacılar arasında tartışılan bir konu.
Bu küp yapısı gereği ilgi çekmeye devam ediyor çünkü her yerinde delikler mevcut.
İkinci Dünya Savaşı sonrası Londra'nın dış bölgelerinden birinde bulunan bu küpün Roma İmparatorluğu'nun İngiltere'de hüküm sürdüğü dönemlere (M.S. 43 – 410) ait olduğu biliniyor.
Araştırmacılar, bu küpün vaktiyle bir lamba ya da içinde fare veya yılanın konduğu bir kafes olabileceği konusunda iddialarda bulunuyor. Tabii bunlar sadece tahminler…