Arama

İstanbul Boğazı’ndaki tarihi camiler

İstanbul Boğazı'nın sembollerinden biri olan Vaniköy Mehmet Paşa Camii, dün gerçekleşen yangın sonucu büyük zarar gördü. Yangın, yaklaşık 2 saatlik müdahalenin ardından tamamen söndürüldü. 355 yıllık bir tarihe sahip olan Vaniköy Camii'nden geriye ise besmele-i şerif kaldı. Avrupa ile Asya'yı birleştiren İstanbul Boğazı'nda Vaniköy Camii gibi birçok tarihi cami bulunuyor. Denize açılan pencereleriyle, suyun üzerine düşürdükleri yansımalarıyla tarihe meydan okuyan camilerimizi derledik.

  • 11
  • 20
KAYMAK MUSTAFA PAŞA CAMİİ
KAYMAK MUSTAFA PAŞA CAMİİ

Kuleli Askeri Lisesi'nin hemen yanı başında, denize sıfır olan bu cami, Boğaz'ın en güzel yalı camilerindendir. Ahşap çatılı yapıya, ahşap son cemaat yeri ve hünkar mahfili 1837 yılında Sultan II. Mahmut tarafından ilave ettirilmiştir.

Cami 1990'lı yılların başında esaslı bir onarımdan geçmiş ve bu çalışma sonrası, son cemaat yerinin üstü kadınlar mahfili olarak düzenlenmiştir. Tek minareli ve tek şerefeli olan bu cami, Kulebahçe Mescidi, Kuleli Ocağı Mescidi ve Kuleli Cami olarak da bilinir.

  • 12
  • 20
BEYLERBEYİ HAMİD-İ EVVEL CAMİ
BEYLERBEYİ HAMİD-İ EVVEL CAMİ

Boğaz'ı süsleyen camilerin en güzellerinden sayılan bu yapı, eski Beylerbeyi Sarayı'nın Hırka-i Şerif hücresi dairesinin bulunduğu yere Sultan I. Abdülhamid tarafından annesi Rabia Sermi Sultan'ın anısına yaptırılmış ve 15 Ağustos 1778'de ibadete açılmıştır.

Padişahın Bahçekapı'da inşa ettirdiği külliyenin doğal bir devamı olarak görülür. Kimi kaynaklara göre caminin mimarı dönemin Baş Mimarı Mehmed Tahir Ağa'dır; kimi kaynaklara göre mimarı belirsizdir.

  • 13
  • 20
II. MAHMUT DÖNEMİNDE DEĞİŞİKLİKLERE UĞRADI
II. MAHMUT DÖNEMİNDE DEĞİŞİKLİKLERE UĞRADI

Beylerbeyi ve onu takip eden selatin camilerinin en önemli özellikleri, cuma namazı için gelen padişahın hünkâr mahfiline geçinceye kadar dinlenmesi ve küçük kabulleri yapması için öteden beri camilerin bitişiğinde inşa edilen hünkâr kasırlarının bulunmasıdır.

Caminin zemini sürekli su akıntılarının etkisinde olduğundan inşasından kısa bir süre sonra 1810 - 1811 yıllarında II. Mahmut'un devrinde değişikliğe uğramıştır. Son cemaat yeri değiştirilmiş ve minaresi yıkılarak iki yeni minare eklendiği gibi caminin güneyine muvakkithane, deniz kıyısında dört cepheli çeşme ve muvakkithanenin yanına hünkar dairesi inşa edilmiştir.

  • 14
  • 20
BEBEK - HÜMAYUN-U ABAD CAMİİ
BEBEK - HÜMAYUN-U ABAD CAMİİ

1913 yılında Mimar Kemaleddin tarafından, daha önce Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırılmış bir caminin yerine kesme taş kullanılarak yapılmıştır.

Bebek Camii hakkında Hüseyin Ayvansarayi Hadikatü'l- Cevami'de bize şu bilgileri verir: "Fevkâni bir camidir. Altında mektebi ve minaresinin altında çeşmesi vardır. Minareye çeşme haznesinden çıkılır. Çeşmenin üstünde 1138 tarihi vardır. Karşısındaki tek hamam (Bebek Hamamı) bu caminin vakfı olan yapılardandır. Cami-i Şerif'in yanında Hümayun-u Abad adında bir kasr vardır ki halk ağzında Bebek Köşkü denilir."

  • 15
  • 20
EMİRGAN HAMİD-İ EVVEL CAMİİ
EMİRGAN HAMİD-İ EVVEL CAMİİ

Emirgan Hamid-i Evvel Camii 1781 yılında I. Abdülhamit tarafından erken yaşta ölen şehzedelerinden Mehmed ve onun annesi Hümâşah Hatun için yaptırılmıştır. Günümüzde daha çok Emirgan Camii olarak bilinir.

Geniş bir avlu içerisinde yer alan cami, kesme taştan ve kare planlıdır. Ahşap çatılı olarak inşa edilen caminin duvarlarında iki sıra halinde yapılan geniş pencereler ile içerisi oldukça aydınlıktır. Silindirik gövdeli, tek şerefeli minare, giriş cephesinin sağ köşesinde yer alır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN