Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülleri sahiplerini buldu
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen törenle "2018 Yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Özel Ödülleri" sahiplerini buldu. Bakanlık Özel Ödülleri'ne 2018 yılında "Emin Ongan Üsküdar Mûsikî Cemiyeti" ile "Ara Güler Arşiv ve Araştırma Merkezi (AGAVAM) Ara Güler Müzesi" layık görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, kültür sanat faaliyetleri ile ilgili "En az terörle mücadele, dış politika gibi önemli bir beka meselesi olarak görüyorum" açıklamasını yaptığı törende, ödül alan kuruluşları sizler için derledik.
Giriş Tarihi: 10.01.2019
16:41
Güncelleme Tarihi: 10.01.2019
16:44
DÜNYANIN EN İYİ 7 FOTOĞRAFÇISINDAN BİRİ
Mariana Noris'in 1953'te ABD'de basılan "Young Turkey" adlı yapıtında fotoğrafları kullanılan Güler'in, 1967'de Japonya'da çıkan "Photography of the World" antolojisinde Richard Avedon ile birlikte bir dizi fotoğrafı yayımlandı.
Güler'in, Kanada'da 1967'de açılan "İnsanların Dünyasına Bakışlar" sergisinde, 1968'de New York Modern Sanatlar Galerisi'nde düzenlenen "Renkli Fotoğrafın On Ustası" adlı sergide; aynı yıl Almanya'da Köln'de Fotokina Fuarı'nda yapıtları sergilendi.
“FOTOĞRAFÇI DEĞİL; FOTO MUHABİRİYİM!”
"Turkey" adında fotoğraf albümü 1970'te Almanya'da yayımlanan Ara Güler'in, sanat ve sanat tarihi konularındaki fotoğrafları ABD'de Time-Life, Horizon ve Newsweek kitap bölümlerince ve İsviçre'de Skira Yayınevi tarafından kullanıldı. 1971'de Lord Kinross'un "Hagia-Sophia" (Ayasofya) kitabının fotoğraflarını çeken Güler, yine Skira yayınevince Picasso'nun 90. yaş günü için yayımlanan "Picasso Metamorphose et unite" adlı kitap için Picasso'nun foto-röportajını yaptı.
Ara Güler'in yıllarca üstünde çalıştığı Mimar Sinan yapıtlarının fotoğrafları, 1992'de Fransa'da, ABD ve İngiltere'de "Sinan, Architect of Soliman the Magnificent" adlı kitabı yayımlandı.
Bir röportajında kendisini "Her zaman foto muhabiri ile fotoğrafçı birbirine karıştırılır. Biz, fotoğrafçı değiliz, foto muhabiriyiz." şeklinde tanımlayan Ara Güler, geçtiğimiz Ekim ayında, tedavi gördüğü Florence Nightingale Hastanesi'nde 90 yaşında hayata veda etti.
ASIRLIK GEÇMİŞİYLE EMİN ONGAN ÜSKÜDAR MUSİKİ CEMİYETİ
Faaliyetlerine Üsküdar'da başlayan Emin Ongan Üsküdar Mûsikî Cemiyeti, 1918 yılında I. Ordu Baş Müfettişi Miralay Hacı Reşit Beyin oğlu Ata Bey tarafından Anadolu Musiki Cemiyeti adı altında kuruldu.
1919 yılında ise Darülfeyz-i Musiki Cemiyeti adını aldı, 1923 yılında Cumhuriyetin ilanı ile birlikte adı Üsküdar Musiki Cemiyeti olarak değiştirilmiş ve varlığını 1934 yılına kadar sürdürdü.
Türlü imkânsızlıklar nedeniyle çalışmalarını topluluğu oluşturan üyelerin evlerinde devam ettiren cemiyet, 1939 yılında Yeni Üsküdar Musiki Cemiyeti adını alarak hükmi şahsiyetine kavuşturuldu.
1927 yılında cemiyete dâhil olan Emin Ongan'ın başkanlığı ve hocalığında faaliyetlerine devam eden cemiyetin ismi 1987 yılında Emin Ongan Üsküdar Mûsikî Cemiyeti olarak değiştirildi.
1906 yılında Edirne'de doğan Emin Ongan, Edirne Sultanisi'nden mezun oldu. Henüz 12 yaşında iken ağabeyinin kemanını gizlice çalan Emin Ongan'ın musiki hayatı da başlamış oldu.
1927 yılında ailesinin İstanbul Üsküdar'a yerleşmesinin ardından Üsküdar Musiki Cemiyetinde ilk musiki derslerini aldı. Bestekâr Ziya Beyden makam, uskul ve repertuar öğrendi. Hanende Arap Cemâl ve Edip Nazım Bey ile çalıştı.
19. YÜZYIL TÜRK MÜZİĞİNİN GÖZDE BESTECİLERİNDEN
Toptaşı ilkokulunda müzik öğretmenliği yaptı. 1945'te İstanbul Belediye Konservatuarı İcra Heyetinde koro yöneticiliği ve keman sanatkârı olarak çalışmaya başladı. İstanbul Radyosu'nda uzun yıllar görev yaptı. Son olarak İTÜ Devlet Konservatuarı'nda öğretim üyesi olarak görev yaptı.
Emin Ongan, geleneksel kurallara bağlı fakat kendine özgü ve değişik usluptaki bestelerinin güzelliği ile dikkat çekti. Derin müzik bilgisi, eserlerinin usul, makam ve melodik yapısında açıkça görülür. Hisli ve yumuşak bir üslubu vardır. Günümüze 3 saz eseri ile 90 kadar şarkısı kaldı.