Arama

Kültürümüzden dünyaya armağan edilen hazine; lale

Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu, sosyal medya sayfasından "Türkiye'nin Otomobili"nin panjur ve ön tamponun bir bölümünü gösteren bir fotoğraf yayınladı. Bu fotoğrafta otomobilin panjur kısmında yer alan lale motifi dikkati çekti. Peki, lale yüzlerce yıllık kültürümüzde nasıl yer aldı?

  • 4
  • 21
TANESİ BİN ALTINA SATILAN LALE
TANESİ BİN ALTINA SATILAN LALE

Osmanlı'da üretilerek geliştirilen lale, yeni adlar aldı. Osmanlı'da laleye verilen isimler arasında mevc-i elmas (elmas dalgası), dame-i dür (inci eteği), necm-i çemen (çimen yıldızı), mahbub-u zaman (zamanın sevgilisi) gibi yer alır.

Kanuni Sultan Süleyman döneminde laleden seçme ve melezleme yoluyla yüzlerce çeşitleri üretildi. Öyle ki lalezar denilen lale bahçeleri popüler oldu. Laleyi tasvir eden şiirler, lalenamelerde toplandı.

Lale ile uğraşmak üzere bir encümen-i daniş (akademi) bile kuruldu. İran'dan gelme 'duhteri' adlı lale soğanının tanesi bin altına satıldı.

  • 5
  • 21
BİR DÖNEME İSMİNİ VERDİ
BİR DÖNEME İSMİNİ VERDİ

Lale, Sultan III. Ahmed dönemine adını verdi ve bu dönemin önemli bir simgesi oldu. Evliya Çelebi, Kâğıthane'de bir lâlezar mesiresinin bulunduğunu ve burada Kâğıthane Lâlesi denilen rengârenk bir lâle türünün yetiştirildiğini anlatır.

Lale devrinde çiçeğin fiyatları o kadar arttı ki Sultan III. Ahmed narh koymak zorunda kaldı. 1725 tarihli narh defterine göre 306 çeşidinden en pahalısı, 200 kuruş ile 'nar mızrağı' adlı laleydi.

Sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Hollanda'dan getirttiği bir laleye Lü'lü-i Ezrak adını verip, bu laleden yetiştirenlere ödüller verdi. İbrahim Paşa'nın Âsâfî adını verdiği kendi yetiştirdiği bir lâlede vardı.

Lâle-i Rûmî denilen Osmanlı lalesinin yaklaşık 2 bin tanesinin adları, özellikleri ve yetiştiricileri çiçek tezkirelerinde ve lale mecmualarında kayıtlıydı. Bu lale türünün çiçeği badem biçiminde, yaprakları ise hançer şeklinde ve uçları tığ gibi ince ve sivriydi.

  • 7
  • 21
BİR EV ALABİLECEK PARAYA SATILAN LALELER
BİR EV ALABİLECEK PARAYA SATILAN LALELER

İstanbul'un ve Türkiye'nin simgesi olan lale, 15 yüzyılın ikinci yarısında Avrupa'ya götürüldü. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun İstanbul Büyükelçisi olan bitki bilimci Ogier Ghislain de Busbecq'in Avrupa'ya gönderdiği lale soğanları, önce Avusturya'nın Viyana şehrine oradan da Hollanda'ya ulaştı.

Amsterdam'da bir ev alabilecek paraya satılan laleler, insanların cemiyetteki yerini, tayin eder oldu.

Avrupa'da lalenin nadir türlere talep birden artınca, bunların satışlarını gerçekleştirmek için Amsterdam, Rotterdam ve Leiden gibi şehirlerdeki borsalarda düzenli pazarlar kuruldu.

Lale borsası çöktüğünde, bir gecede zenginler fakir düştü. Avrupa'da 1634-1637 yılları arasında tam bir tulipmania (lale çılgınlığı) yaşandı. Alexandre Dumas'nın Siyah Lale romanı bu devri anlattı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN