Arama

Tarihte iz bırakan 20 mektup

İnsanların uzak mesafelerden özlemlerini gideremediği, kalplerindekini dile getiremediği zamanlar vardı. Gurbetin acısı, savaşın ortasında sevdanın en şiddetlisi, yakın dostların muhabbeti ya da bir siyasi liderin emaneti… Şairlerden yazarlara, ressamlardan askerlere, devlet başkanlarından sultanlara, ünlü isimlerin kaleme aldığı mektupları sizler için derledik.

  • 19
  • 20
Abidin Dino’dan Güzin Dino’ya mektup
Abidin Dino’dan Güzin Dino’ya mektup

"Sevgilim,

Penceremden, otelinden çıkıp koskoca valizini taşımanı seyrettim. Çabuk dön! Sevmenin de iniş çıkışları var. Sabah doktorlar komşu binada göğsüme baktılar, iyiyim.

Babacan bir doktor yeşil ışık yaktı ameliyata, yine de analizlerin sonucunu beklemeliymişiz… Kaç gün? Bilmiyorum. Saat 2'de Londra ile konuştum. Monica evde idi, Octavio gidememiş.

Ne iğne ne hap, ilaçların ilacı sensin. Sanırım en önemlisi, damla damla sevgili gözlerin. İyileşeceksem onlar iyileştirecek.

Abidin"

  • 20
  • 20
Ümit Yaşar Oğuzcan’dan Mihriban’a mektup
Ümit Yaşar Oğuzcan’dan Mihriban’a mektup

"Hayatımda ilk defa yarına ümitle bakıyorum, içimden bir ses durmadan, "Bir gün her şey düzelecek" diyor. Evet, bir gün her şey düzelecek, buna inanıyorum artık. Bu dev çaresizlikler, bu kahırlı özlemeler bir gün yerlerini mutlu bir beraberliğe bırakacaklar.

Günün her saatinde senden uzakta olmanın acısını bir kurşun yarası gibi hissetmeyeceğim yüreğimde. Bir gün yalnız senin yanında, senin yakınında olmanın sevinci yetecek bana. O zaman hiç ayrılmayacağım senden. Uzun uzun seni seyredip binlerce, on binlerce defa seni yarattığı için tanrıya şükredeceğim.

Her sabah saçlarının arasından doğacak güneş. Gece, ay ışığının en güzeli gözlerinde parlayacak. Yılların yorgunluğunu ellerinin bir temasıyla unutacağım. Yaşanmış, yaşanacak zamanların en değerlisi seninle başlayacak ve sende sürecek.

Ayrılıkların şimdi içimde bir yangın gibi. Alevleri her dakika biraz daha büyüyor, biraz daha genişliyor. Tutuşmayan yerim kalmadı. Baştan başa bir kor yığını halindeyim. Bir günün yirmi dört saatinde seni özlemek, seni beklemek böylesine yanmaktan başka neye benzeyebilirdi?"

Fikriyat

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN