Arama

Türk edebiyatının diplomat yazarları

Diplomasi ve edebiyat yakın sahalar olmasa da bu alanda vazifelendirilen pek çok şair ve yazar var. Bürokratlık yapan Türk edebiyatının önemli yazarlarını sizler için derledik.

  • 2
  • 12
SÜNBÜLZÂDE VEHBİ
SÜNBÜLZÂDE VEHBİ

İyi derecede Farsçası olan Sünbülzade Vehbi, I. Abdülhamid tarafından İran'a elçi olarak gönderildi. Bağdat valisi Ömer Paşa ile anlaşmazlığa düşen ve Basra'yı kuşatan Kerim Han ile görüşerek ihtilaflı durumu ortadan kaldırdı ve Kerim Hanla iyi ilişkiler kurdu. Sünbülzade Vehbi'nin Kerim Han'la olan dostluğundan rahatsız olan Ömer Paşa'yla araları açılır ve karşılıklı İstanbul'a şikâyet raporları gönderirler. Yapılan tetkiklerde Sünbülzade suçlu bulunup idam kararı verilse de padişah tarafından affedildi.

Ulemâ çekse de farzâ hüsrân

İlm sermâyesi bulmaz noksan

Âteşe yanda cihân hark olma

Kopsa tufan suya gark olma

Sünbülzade, döneminde reisü'ş-şairan unvanını alır. Farsça- Türkçe manzum sözlüğü Tuhfe-i Vehbî ve Arapça- Türkçe manzum sözlüğü Nuhbe-i Vehbî uzun süre medreselerde ders kitabı olarak okutuldu. Çokça okunan ve bilinen bir diğer eseri ise Şevk-engiz adlı mesnevisidir.

  • 3
  • 12
ABDÜLHAK HÂMİD
ABDÜLHAK HÂMİD

Abdülhak Hâmid, 10 yaşındayken Osmanlı Sefareti'nde görevli ağabeyi Nasuhi Bey ile Paris'e, 13 yaşındayken Tahran elçiliğine tayin edilen babasıyla İran'a gitti. Yaşı küçük olmasına rağmen babasının yanında ikinci kâtip olarak görevlendirilir. 25 yaşında Paris'e ikinci kâtip tayin edilir. Orada kaleme aldığı Nesteren adlı eseri yüzünden bir süre sonra azledilir.

Poti, Golos ve Bombay şehbenderliklerinde çalıştı. Ardından Londra'da başkâtipliğe, sonrasında da Lahey ve Brüksel'e elçi olarak gönderildi. 1908'de Madrid'e büyükelçi olarak ataması yapılır. Ancak sonrasında Endülüs fatihi Tarık b. Ziyad hakkında piyes yazan birinin Madrid'de görevlendirilmesi sakıncalı bulunarak geri çağrılır.

Çekirdekten yetişme bir hariciyeci olsa da büyük bir diplomatik başarıya imza atamayan Abdülhak Hamid için Beşir Ayvazoğlu, büyükelçiliği daha ziyade keyfince yaşamak ve yazmak için yaptığını söyler. Cumhuriyet devrinde milletvekili oldu ve bu görevde iken 13 Nisan 1937'de öldü.

Eyvâh! .. Ne yer, ne yâr kaldı,

Gönlüm dolu âh ü zâr kaldı.

Şimdi buradaydı gitti elden,

Gitti ebede gelip ezelden.

Abdülhak Hamit Tarhan, Türk şiirinin hem muhtevada hem de şekilde büyük yeniliklere açılmasını hazırlayan bir şairdir. Hamit, Türk şiirinin kendine özgü bir kimlik kazanması gerektiğini her fırsatta dile getiren Hamid, bunun en somut örneklerini de kendi eserlerinde verdi. Kendinden sonra gelen şairler tarafından üstat olarak kabul edildi.

  • 4
  • 12
SAMİ PAŞAZADE SEZAİ
SAMİ PAŞAZADE SEZAİ

Abdülhak Hâmid, Madrid elçiliğinden geri çağrılınca onun yerine dostu Sami Paşazade Sezai vazifelendirilir. Sezai Bey, kesintisiz 12 yıl Osmanlı Devleti'nin Madrid'deki elçisini yaptı.

1921'de emekliye ayrılan Sezai Bey, İspanya'ya dair izlenimlerini "Gırnata" ve "El-mescidü'l-Camia: Elhamra" yazılarıyla ölümsüzleştirir.

Tanzimat edebiyatı içerisinde ikinci kuşaktan kabul edilen Sami Paşazade Sezai Bey, Türk edebiyatı tarihinde Halit Ziya'dan (Uşaklıgil) önce yetişen ilk büyük üslupçudur.

Sergüzeşt romanıyla ünlenen yazar ve bürokrat Sezai, Sergüzeşt, Küçük Şeyler, Şîr, İclal diğer eserleridir.

  • 5
  • 12
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU
AHMET HİKMET MÜFTÜOĞLU

Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Galatasaray Lisesi'nden mezun olduktan sonra Hariciye'ye girdi. Henüz 19 yaşında iken Pire ve Poti şehbenderliklerine vekâlet etti. Ayrıca Galatasaray Lisesi'nde imla, kıraat, sarf ve nahiv hocalığı yaptı. Balkan Savaşları öncesinde Budapeşte şehbenderliğine tayin edildiyse de savaş yüzünden bu görevini yapamadı.

Edebi açıdan Servet-i Fünûn'un etkisinde olan Müftüoğlu Ahmet Hikmet, Macaristan'a gitmeden önce Türkçülüğün tesirinde kaldı ve Çağlayanlar adlı kitabındaki hikâyelerinin bir kısmını orada yazdı. I. Dünya Savaşı sırasında da Macaristan'da bulundu ve Türk-Macar dostluğunun pekişmesi için başarılı çalışmalar yürüttü. Milli Mücadele sırasında Türkiye'ye geri döndü.

  • 6
  • 12
MEMDUH ŞEVKET ESENDAL
MEMDUH ŞEVKET ESENDAL

1920'de Ankara'nın ilk yurtdışı temsilciliğini açtığı Azerbaycan'a temsilci olarak gönderilir. Memduh Şevket, TBMM'nin yurtdışına gönderdiği ilk temsilcidir. Burada Azerbaycan bağımsızlığını kaybedene kadar kalır.

Her ayrılık biraz acıdır. Bereket versin ki unutulur

(Veysel Çavuş, M. Şevket)

Ülkeye geri döndükten sonra bir dönem görev verilmeyen Memduh Şevket Esendal'e, 1925'te Tahran Büyükelçiliği görevi verildi. 1930'a kadar burada görevini ifa eden hikâyeci diplomat, tam bilinemeyen bir nedenden dolayı istifa eder. 1933'te Afganistan'a büyükelçi olarak gönderilen yazar,1941 yılına kadar burada kalır ve bu dönemde Rusça öğrenerek Rus edebiyatıyla ilgilenir. Edebiyat tarihçileri arasında Türk edebiyatında Çehov tesirini onunla baştanlar vardır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN