Ülkemizin ilk kitap hastanesi: Süleymaniye Kitap Şifahanesi
Binlerce yıllık Kur'an-ı Kerimler, tarihin soluk aldığı divanlar, bir benzeri daha olmayan mevlid-i şerifler… Her bir el yazması, döneminin parmak izi mahiyetinde. Ancak zamanla hava koşulları, böcekler gibi pek çok etkenden dolayı yıpranıp zedeleniyorlar. Tam da bu noktada, ülkemizin ilk kitap hastanesi olan "Süleymaniye Kitap Şifahanesi" imdada yetişip bu hazine değerindeki eserleri yok olmaktan kurtarıyor.
Giriş Tarihi: 21.10.2022
12:55
Güncelleme Tarihi: 26.11.2023
11:58
◾ Süleymaniye Kitap Şifahanesi'nin restoratörlerinden Meryem Çakar, kitap onarım sürecinin oldukça uzun ve sabır gerektiren bir süreç olduğunu söyledi.
"Çalıştığım eser Memlük dönemine ait 1312 tarihli bir Kur'an-ı Kerim . Süslemeleri açısından oldukça zengin çok nitelikli bir eser. Niteliğine uygun olmayan onarımlar yapılmış. Yapılan onarımlarda kullanılan malzemeler eser sağlığı açısından uygun olmayan malzemeler. O yüzden biz bunları eserden uzaklaştırıyoruz. Eserden uzaklaştırırken de farklı teknikler kullanıyoruz. Bu uzun ve sabır gerektiren bir süreç."
◾ El yazmaları hattattan nakkaşa, şirazeyi örenden kişiden müellife kadar bütün bir emeği barındırıyor. Tüm bu restorasyon faaliyetleri, hem bilgiye hem de emeğe duyulan büyük saygıyı yansıtıyor.
◾ Şifahanede, el yazmalarından gelecek nesillerin de faydalanmasını sağlamak için orijinal haline en az müdahaleyle onarılarak korunuyor.
◾ Konservasyonun bilim dalı olduğunu belirten Daire Başkanı Nil Baydar, ülkemizde bu alanda bir farkındalık yaşandığını söyledi:
"Bütün dünya ile birlikte artık ülkemizde de farklı bir bakış açısı yakalandı. Bir farkındalık yaşıyoruz her beraber. Yani elimize kadar ulaşmış kültür varlığının mümkün olduğu kadar, olduğu haliyle korunması. Kâğıdı, mürekkebi, cildi, derisi, kumaşı, yapıştırıcısı, yazanı, süsleyeni, dönemi, ithaf edildiği kişi gibi bir sürü farklı kriteri var bunun. Her birinin kıymeti ayrı. "
◾ Her eserin onarım süreci farklı. Duruma göre aynı eser üzerinde aylarca çalışabiliyorlar.
"Dikişini, ipini, onarılmışsa bile onarılmış olan cildini korumaya çalışıyoruz ki kitabın tarihçesini kendi üstünden okuyabilelim. Hiçbir şekilde yazı tamamlamıyoruz. Tezhip tamamlamıyoruz . Estetik tamamlama yapıyoruz ama bunların hepsinin geriye dönüşünün olması gerekiyor. Kimseyi yanıltmamamız gerekiyor. Eğer kitaba zarar verecekse dikmeden bile bırakabiliyoruz. Bazen mum lekeleri oluyor kitaplarda. O mum lekelerini de zarar vermeyecek şekilde orada bırakmaya çalışıyoruz. Ne zaman oluştuğunu bilemiyoruz tabi ki onların. Ama belki birileri onlarla ileride ilgilenir bakmak isterse diye olduğu yerde tutuyoruz."
◾ Şifahanedeki en önemli faaliyetlerin başında "önleyici koruma" geliyor. Yazma eserlere zarar verebilecek rutubet, yangın, deprem gibi tüm faktörler belirlenip, bunlara karşı önemler alınarak eserlerin daha fazla tahrip olması engelleniyor.