Arama

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

Van Gölü'ne hakim bir tepede kurulan, süslemeleri, mimari yapısı ve kalıntılarıyla Urartular dönemine ait önemli bilgilerin elde edildiği Ayanis Kalesi, otuz yıldır yapılan kazı çalışmalarıyla tarihe ışık tutuyor.

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

Tuşba Belediyesi tarafından tren raylarında kullanılan kalasların geri dönüşümüyle yapılan patika yolla ulaşımın sağlandığı kaleyle ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Işıklı, hayatının büyük bir kısmını Urartu tarihi ve kültürünü araştırmakla geçirdiğini söyledi.

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

Işıklı, Urartu kaleleri içerisinde Ayanis Kalesi'nin çok önemli bir yere sahip olduğunu ve bugüne kadar çok iyi korunduğunu ifade etti.

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

Kazılarda başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere Tuşba Belediyesi ve birçok kurumdan destek aldıklarını belirten Işıklı, "Kaledeki zengin arkeolojik veriler, 30 yıldır süren kazılarla bilim dünyasına, Urartu arkeolojisine sunulmakta. Kale çok eşsiz manzaraya sahip bir yere kurulmuş. Karşıda Süphan Dağı ve Van Gölü yer almakta. Urartu Kralı II. Rusa kaleyi kurarken bu kriterleri göz önünde bulundurmuş." dedi.

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

"Kazıları Haldi Tapınağı etrafında yoğunlaştırdık"

Işıklı, Urartu kalelerinin genelde geniş ovalara hükmeden yerler ve önemli yollar üzerinde olduğunu dile getirerek şöyle konuştu:

"Ayanis Kalesi diğer kalelerin aksine eşsiz bir manzaraya sahip. Bunun nedeni de karşıdaki Süphan Dağı'dır çünkü bu dönemde Süphan Dağı tanrılaştırılmıştır. Bu özel konum, hem dinsel açıdan hem de lojistik açıdan özel bir noktada olan Ayanis Kalesi'nin kale olarak ayakta kalmasını sağlayan önemli faktörlerdendir."

Urartu Krallığı’nın Van Gölü’ne mirası: Ayanis Kalesi

Bu yılki kazıları ağırlıklı olarak kalede bulunan Haldi Tapınağı etrafında yoğunlaştırdıklarını anlatan Işıklı, şunları aktardı:

"Tapınağın hemen arka tarafında çok büyük bir salon ve bezemeleri ortaya çıkarıldı. Bu yıl salonun son mekanlarını açmayı hedefliyoruz. Bunu tamamladıktan sonra buradaki çalışmalarımız büyük oranda bitecek. Büyük Anadolu Uygarlığı'nın bu zengin hazinesini, turizme ve insanlığın kültürel mirasına sunmayı amaçlıyoruz. Bunun için kapsamlı bir projemiz var. Gerekli desteklerle kısa süre içerisinde bu tapınak turizme kazandırılabilecek. Öbür taraftan restorasyon, koruma ve onarım çalışmalarımız kapsamlı olarak devam etmektedir. Bu yıl çalışmalarımız iki ay sürecek."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN