Arama

Bir bülbülün öyküsü: Safiye Ayla

Sesindeki billur tını ve söyleyişindeki kusursuzluğuyla hafızalarda ve musiki dünyamızda silinmez izler bırakmış bir isim Safiye Ayla. Müziğe küçük yaşta piyano çalarak başlayan Ayla, ardında sadece kendisiyle özdeşleşen şarkıları miras bıraktı. Klasik Türk müziğinin önemli sanatçılarından Safiye Ayla'yı doğum yıl dönümünde yaşam öyküsü eşliğinde anıyoruz.

Özel solo konserler veren ve pek çok plak doldurdu. Sesini geniş dinleyici kitlelerine duyurabilen kadın okuyucuların en ünlüsü olan Safiye Ayla, 1950'de, udi bestekâr, Şerif Muhittin Targan'la evlendi ve eşinin soyadını aldı. Evlilikleri 1967'de eşinin vefatına kadar sürdü.

Evlendikten sonra gazino sahnelerinden uzak kalan Ayla; ayda bir verdiği Saray Sineması Konserlerinde dinleyicilerle buluştu. 1951'de başladığı bu konserleri 1974'e kadar sürdürdü. En son sahne konserini ise 1987'de İstanbul'da verdi.

"Seni ben ellerin olsun diye mi sevdim" dinlemek için tıklayın.

  • 10
  • 16

Seslendirdiği, Çile Bülbülüm, Ah Bu Gönül Şarkıları, Niçin Baktın Bana Öyle, Bir İhtimal Daha Var, Menekşe Kokulu Yarim gibi, zamanın gözde şarkılarıyla olduğu kadar, Rumeli Türküleri ve klasik örnekleri de içine alan, geniş repertuarlarıyla, büyük bir dinleyici kitlesine ulaşan Ayla'nın, kendinden önceki ve kendi dönemindeki, kadın ses sanatçılarından farklı, kendine özgü bir okuyuş tarzı vardı.

  • 11
  • 16

Ölçüye uyarak, iyi bir diksiyonla, düzgün, aynı zamanda da coşkun, çekici bir tavırla okuyan Ayla'nın, en tiz perdelerde bile, sesindeki pürüzsüzlük bozulmazdı.

  • 12
  • 16

Safiye Ayla, 14 Ocak 1998'de İstanbul'da vefat etti ve Zincirlikuyu mezarlığına defnedildi.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN