Alışveriş çılgınlığı ve sosyal medya etkisi
Tüketim toplumunun bir dayatması olan alışveriş kavramı bazı kişilerde bir çılgınlık, bağımlılık boyutuna geliyor. Bunun nedeni ise sosyal medya, reklamlar ve daha birçok uyarıcının dayatmasıyla insanların kendilik değerlerini sahip oldukları ürünler üzerinden tanımlamaları. Peki alışveriş bağımlılığı olarak bilinen onyomani nedir?
Giriş Tarihi: 12.01.2023
10:56
Güncelleme Tarihi: 17.01.2023
14:54
Sesli dinlemek için tıklayınız.
Alışveriş bağımlılığı belirtileri şunlardır :
➡ Bireyler, önüne geçilemeyen satın alma isteği duyarlar.
➡ Alışveriş esnasında kontrol kaybı hissederler.
➡ Satın alma sonucunda psikolojik, sosyal veya ekonomik olumsuzluklar yaşarlar.
➡ Tüm bu sorunlara rağmen satın almaya devam ederler.
Alışveriş bağımlılığının sonuçları şunlardır:
➡ Alışveriş sayesinde yaşanan coşku gücünü yitirmeye başlar. Yerini suçluluk ve utanç, boşluk hissi gibi olumsuz duygulara bırakır. Bu süreçte endişe ve kaygı hissedilebilir.
➡ Sosyal statü sağlamak için sık sık alışverişe yönelen kişiler, alışveriş bağımlılıklarının sonucu olarak yaşadıkları olumsuz duygular sebebiyle sosyal çevresi ile tartışmalar yaşayıp sosyal çevresinden uzaklaşabilir. Satın alma davranışına engel olamayan kişiler zaman içinde borçlanarak ekonomik olarak zor durumda k alabilirler.
(x) Bir mutsuzluk hikayesi: Kapitalizm
🔶 Alışveriş çılgınlığı bir süre sonra sadece eve gelen kutuları açma eylemi ne döner ve kişi artık kutunun içinde ne olduğunu da merak etmemeye başlar.
🔶 Bu noktada uzmanlar, alışveriş bağımlılığı ile baş etme yollarından biri olarak banka ya da kredi kartı kullanmak yerine nakit para kullanmayı önerir. Cebinizden ne kadar para çıktığını görmeniz alışveriş yaparken insanları kontrollü olmaya yönelik yardımcı bir unsurdur.
Sosyal medyanın alışveriş bağımlılığına etkisi hakkında Dr. Kazan, "Sosyal medya pazarlamasının da temel prensibi: İhtiyacı olmayan birine ihtiyaç oluştur. İnstagram'a, Twitter'e Youtube'e giriyorsunuz. Bir yandan da satın alma yapıyorsunuz. Bu bir tesadüf değil..." dedi.
🔶 Tüketim toplumuna dikkat ettiğimizde sürekli eksiğimize vurgu yapan bir algı yönetimi var. Bütün alışveriş sürecinde eksiğimize ve daha fazla şeye ihtiyaç duyduğumuza dair olduğumuz halimizle yeterli olmadığımıza, değerli olmadığımıza ve mutlu olamayacağımıza dair bir öne çıkarma söz var.
Psikolog R. Betül Kanat, bu konuyla ilgili,
"Aslında vaatte şu, bunu alırsan mutlu olacaksın. Şimdi şöyle bir durum var, influencerlık son dönemde göz önünde olan bir meslek grubu haline geldi. Şimdi bu bir ihtiyaçtan yola çıkıyor. Hasta varsa doktor var. Arz talep meselesi. Biz bir ürünü seçerken bir ürünü almak istediğimiz zaman onun arka sürecine baktığımızda aslında beynimizin çalışma mekanizmasına orada bakmamız gerekiyor. Kendi hayatımdan memnun değilsem, eksik hissediyorsam, değersiz ve yetersiz hissediyorsam orada bazı duygularını, ihtiyaçlarını kendi içinde bakmadan, görmeden otomatik bir şekilde beynin çalışıyorsa algı şu şekilde işliyor: O influencerlerın hayat tarzını beğeniyorum, bir ürün paylaşıyor, bir bağlantı kuruyor, ben bu ürünü satın alırsam özdeşim kurduğum, idealize ettiğim bu kişinin hayatına sahip olabilirim." düşüncesinin oluşacağına dikkat çekti.
(x) Modern çağdan çıkış mümkün müdür?
Önemli olan istek ve ihtiyaç ayrımını yapabilmek
🔶 İstek ve ihtiyaç kavramlarının anlamlarını bilmek, alışveriş yaparken alacağınız ürünün istek mi ihtiyaç mı olduğunu sorgulamanızı ve ona göre karar vererek akıllı alışveriş yapmanızı sağlaması bakımından oldukça önemlidir.
➡ İhtiyaç: İnsanın yaşamını sürdürmesi için gerekli olan ve yokluğunda bazı sıkıntılar çekilen eşya ve koşullara verilen genel bir tanımdır. Bu doğrultuda temel ihtiyaçlar tüm canlılar için gereklidir . Bunlar; beslenme, barınma, giyinme, güvenlik gibi ihtiyaçlardır.
➡ İstek: Hayatımızı sürdürmek adına ihtiyaç duymadığımız, fakat sahip olduğumuz zaman bizi mutlu eden ihtiyaçlar, istek olarak bilinir. İstekler aynı zamanda kişiden kişiye göre değişebilir ve sınırsızdır.
🔶 İnsan olarak ihtiyacımız olan şeyin iletişim, onaylanmak, değerli olduğumuzu hissetmek olduğunu dile getiren Psikolog R. Betül Kanat, alışveriş çılgınlığının arka sürecinde de bu unsurların yer aldığını söyledi. Çevrimiçi alışveriş hakkında da son olarak "Ama sanal sistem bize sahte bir dünya sunuyor ve diyor ki: Sürekli al, alırsan değerli hissedersin. Ama bizim gerçek ihtiyacımız ne? İnsanın gerçekliğine baktığımızda asıl ihtiyacımız olan şeyler ilişki kurmak, ilişkide iyileşmek değer vermek ve değer görmek. Acizane, tavsiye olarak programın en başında dedik ya o para cebinden çıksın, temas et. Gerçekliğe temas et. Ne kadar paran var, elinde bir bak. O mağazaya, markete gidip o ürüne bir dokun. Arttırılmış gerçeklikten kendi gerçekliğine dön. O elbiseyi mankenin üzerinde değil, kendi üzerinde bir gör. O zaman belki beğenmeyeceksin, belki tüketmeyeceksin. Sanal gerçeklikten kendi gerçekliğimize doğru bir yolculuğa çıkmamız gerekiyor diye düşünüyorum." sözlerini ekledi.
(x) Her gün güncellenen varlık: Modern insan