Arama

Doğal afetler çocuklara nasıl anlatılmalı?

Merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan depremlerde yüreğimizde kapanmayacak yaralar açıldı. Asrın felaketi ülkemizde, dünyada herkesi yasa boğdu. Yaşanan acı, büyük küçük herkesin kalbinde bir sızı olarak kalacak... Peki böylesine büyük yıkımlarla sonuçlanan doğal afetleri çocuklarımıza nasıl izah edebiliriz? En az yarayı almaları için neler yapabiliriz?

🔹 Çocuklara depremi anlatmanın bir başka yolu da öykülerdir. Öykülerin olumlu sonuçlanmasına ve yararlı mesajlar vermesine dikkat etmeliyiz.

🔹 Öyküleştirerek somutlaştırdığımız anlatılarımızda, hayatımızda birçok durumla karşılaşabileceğimizi, depremin de karşılaştığımız olaylardan biri olduğunu anlatarak her zorluktan sonra bir kolaylığın olduğunu, olumsuz durumların süreklilik göstermediğini, o durumun yaşanmaya devam etmediğinin mesajını vermeliyiz.

🔹 Yahşi, "Örneğin, bir çocuk yere düştüğünde, dizi yaralandığında, kan aktığında ne zannediyor? 'Kan kaybından öleceğim.' Yani kan hep akacak, o kan durmayacak ve bu böyle gidecek." sözleriyle çocuğun zihnindeki o sürekliliği sonlandırmamızın önemli olduğundan, çocukların bu netliğe ihtiyacı olduğundan söz etti.

🔹 Deprem travmasını yaşayan çocukların yaptığı resimler birbirine oldukça benzer. Yaralı insanlar, yıkık binalar gibi imgelerle bezenen çizimler aslında bir tür regülasyondur.

🔹 Çocuklar zihinlerinde dolaşan düşünceleri ve imgeleri, çizerek ifade ettiklerinde "iç döküş" yaşarlar. Deprem bölgesinde olan çocuklar kalem, kağıt ile beraber duygularını ifade ederler. Deprem bölgesinde düzenlenecek resim atölyeleri özellikle çocukların içlerini dökmesini ve olumsuz düşüncelerden sıyrılmalarını sağlar.

Deprem sonrası psikolojik sorunlar

🔹 Deprem travmasını yaşayan 12 yaş ve üzeri çocuklarda içe çekilme, odalarına kapanma gibi durumlar gözlenebilir. Çocuklar kabus, korkulu rüyalar görebilir. 12 yaşındaki bir çocuğun da altını ıslattığını, tırnak yediğini, uyku problemleri yaşadığını gözlemleyebilirsiniz.

🔹 Sosyal izolasyon dediğimiz paylaşmama sıkıntıyı içeride yaşama, suskunlaşma gözlenebilir. Genel bir davranış değişikliği gözlemlenebilir. Yani ebeveynin dikkatini çeken, "Çocuğum böyle davranmazdı." dediği bir davranış açığa çıkabilir.

🔹 Herkes travmayı farklı şekilde ve şiddette yaşar. Şok anında herkes yoğun tepkiler verebilir. Belli bir noktadan sonra depremin oluşturduğu olumsuz durumlar iyileştiği için kabullenme ve olumsuz duygularla baş etme süreçleri başlar. Takılı kalıp, çocuk hâla o davranışı sürdürüyor ve durum şiddetleniyorsa o noktada bir uzmandan yardım alınmalıdır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN