Öğretmenlerden velilere farkındalık dersi
Çocuk, ders zilinin çaldığı her sabah ailesiyle okulun kapısında kısa bir vedalaşma yaşar. Gün artık onun için birçok yönden geliştiği küçük bir insana dönüşme vaktidir. Çantasını alır, sınıfına koşar. Birçok ebeveyn, çocuklarının kendilerine özel olarak var ettikleri sınıftaki dünyaları hakkında tahminlerde bulunur ancak ne yaşadıklarını tam olarak bilemez. Ebeveynlerin çocuklarıyla daha iyi iletişim kurabilmeleri ve onların günlük deneyimlerini daha iyi anlayabilmeleri için okul içerisindeki çocukları hakkında bilgi sahibi olmaları şart. İşte, öğretmenlerden velilere çocukların okul yaşantısına dair farkındalık dersi...
Giriş Tarihi: 16.01.2019
15:21
Güncelleme Tarihi: 16.01.2019
15:24
ÇOCUĞUN EVDEKİ BAŞARISI OKULDAKİYLE PARALELLİK GÖSTERMEYEBİLİR
Velilerin birçoğu, çocuklarının sınav sonuçlarını öğrendiğinde şaşkına döner. Çünkü çocuğuna evde aynı soruları soran veli, sınavda çıkmış olan soruların doğru cevaplarını almıştır. Ancak velinin anlaması gerek bir durum var. Çocuk, evdeki durumu okulda tekrarlamayabilir. Çünkü evde çocuğun öğrenme sürecine kendileri de katılmıştır. Çocukların ödev yaparken yanlarında çok fazla durmak, onlara ödevlerinde "yardım etmek" adı altında onların ödevlerini yapmak aslında çocukların gelişimine zarar veriyor. İşte o zaman çocuk, evde ebeveyn yardımıyla yaptığı şeyleri okulda yalnız başına kalınca aşamaları nasıl geçmesi gerektiğini bilemiyor. Yani, okul dışında çocuklara yardım etmek, onları sınıfta zor durumlarla karşı karşıya getirebilir.
SINIFTA HER ÇOCUĞUN BİR GÖREVİ VARDIR
İnsanlar kimi zaman ilişkilerle başa çıkmada zorluk yaşayabilirler. Bu sorunlar yetişkin dünyasında olduğu kadar çocuk dünyasında da bulunur. Çocuklar sınıf ortamında arkadaşlarıyla etkileşime girerken yazılı olmayan roller belirlenir ve hem çocuklar hem de öğretmenler bunları bilir. Zor bir gün geçiren çocuğa o gün kimin nazik davranabileceği, kimin problemleri çoğaltacağı bilinir, buna göre de herkes doğal rolünü kendisi bulur. Öğretmenler de birbirine zıt karakterde olan çocukları yan yana oturtur. Böylelikle öğrencilerin kendi rolleri içinde eşit öğrenme fırsatları yakalamasını sağlar.
DUYGULARIN İNCİNMESİ ÇOCUKLARIN GELİŞİMİNE KATKI SAĞLIYOR
Okul, sadece okuma yazma öğrendiğimiz bir yer değil aynı zamanda sosyal becerilerin de geliştiği bir mekan. Zamanlarının en büyük bölümünü sınıflarda geçiren çocuklar, bu süreç içerisinde insan olmayı öğrenirler. Çoğu zaman farkına varmadıkları için yaptıkları kaba davranışlarda, duygularının incindiği zamanlarda ve üzüldüklerinde nasıl tepki verip toparlanacaklarını öğrenmeleri için okul onlara fırsat verir.
“AYNI ÇOCUKTAN MI BAHSEDİYORUZ?”
Veli toplantılarında bir öğrenci hakkında görüşürken mutlaka öğretmen ya da veli tarafında bir şaşkınlık kendini gösterir. "Aynı çocuktan mı bahsediyoruz?" Annesinin eteklerinden ayrılamayan, utangaç olan bir çocuk okulda özgüveni yüksek veya yaramaz, dersin düzenini bozan bir çocuk haline dönüşebiliyor. Yani veli, çocuğunun ev ve okulda aynı davrandığını düşünmemesi gerekir.
OKUL AYNI ZAMANDA EĞLENDİKLERİ YERDİR
Sosyal gelişimin ve iletişimin en yoğun ve yakın olarak yaşandığı okullarda çocuklar, gün boyu gülüp eğlenir. Okulda iletişim kurmayı, iyi vatandaşlar olmayı, bir topluluk içerisinde yaşamayı öğrenirken bir yandan da mutlu olurlar. Eğitim-öğretim dönemlerinin en zor ve yoğun dönemi olan ödev ve sınav zamanlarına rağmen okulda eğlenmekten uzak kalamazlar. Eve yorgun veya keyifsiz gelmeleri velinin gün içerisinde de öyle düşünmesine sebep olmamalıdır.