"Yar Bana Bir Eğlence" kitabına dair notlar
Sinema serüveninde geleneği kendisine bir durak olarak gören yönetmen Murat Pay, yazdığı "Yar Bana Bir Eğlence: Teoriden Pratiğe Karagözden Sinemaya" adlı kitabında okuyucusunu farklı bir yolculuğa çıkarır. Yazar, seyirlik sanatlardan Karagöz'den günümüz sinemsına doğru bir güzergah belirler. Biz de sizleri, geleneği geleceğe sineması ile aktaran yönetmenin satırlarında bir gezintiye çıkaracağız.
Giriş Tarihi: 04.12.2023
14:29
Güncelleme Tarihi: 04.12.2023
15:42
🔸 "Karagöz, yıllar evvel perdeden "Hay Hak!" diye nida ettiğinde semada nasıl bir iz bıraktı; seyirci nezdinde hangi heyecan ve tecrübeleri yaşattı, bilmiyoruz. Fakat Karagöz'ün bu nidasının bugün bizi çevreleyen gök kubbeye bir yankı bıraktığından eminiz. Peki, sinema sanatçısı, bugün kendi gök kubbesinde yankılanan "Hay Hak!" nidasına nasıl kulak vermelidir?"
🔸 İşte, bu sualin cevabını bulmak üzere yazar, okuyucusunu filmlerinin hikayesini dinlemeye, Karagöz'ün nidasının kendi gök kubbesindeki yansımasına misafir olmaya davet eder.
10 maddede sinema
🔸 Öncelikle 2014 yapımı "Maşuk'un Nefesi" filminin kendisini, altı yüzyılı deviren ve ailemizi bir çatı altında toplayan Mevlid-i Şerif'in belgeselini yapmaya nasıl sevk ettiğini anlatır.
🔸 İlk başlarda da dediğimiz gibi yönetmen, film yapmak için çıktığı bu yolda ister istemez kendisini geleneğinin içerisinde bulur. Bunun en güzide örneklerinden biri de işte bu filmidir.
🔸 Hat sanatını objektifine alan yönetmen, Dilsiz filminde gelenekle fikri düzeyde bir hesaplaşma yaşadığını aktarır.
🔸 Bu hesaplaşma esnasında bitap düşen isim, gelenek ile mutlak surette barışmasının yahut sürekli kavga etmesinin gerekmediğini fark eder.
🔸 Yazarın gelenek hakkındaki düşüncelerini destekleyen sözlerle veda edelim...
🔸 Sezai Karakoç'un deyişiyle gelenek, "ilk başlarda kavga etmek ama sonra uzlaşmak zorunda olduğumuz, şimdinin yepyenisi ve güzelini ortaya koyduktan sonra bizzat kendimizin, gelenek halkasının kurucusu olarak ona eklemlendiğimiz koca bir ağaçtı. Kökleri şimdide, dalları geçmişte saklı"
Sezai Karakoç'tan en güzel alıntılar