Arama

20 maddede Abdülhamid'in emaneti; Hicaz Demiryolu

Hicaz Demiryolları'nın, Sultan Abdülhamid'in yıllarca düşlediği bir proje olduğunu biliyor muydunuz? II. Abdülhamid'in emaneti olan Hicaz Demiryolu, İslam dünyasının büyük fedakarlıklarıyla yapıldı. Avrupalılar tarafından "başarılması imkansız fantezi" olarak dünya kamuoyuna lanse edilse de, Müslümanlar tarafından büyük bir teveccüh görerek desteklendi. Şam'dan Medine'ye kadar uzanan ve Osmanlı'nın son büyük projesi olan Hicaz Demiryolu hakkında bilinmesi gerekenleri sizler için derledik.

  • 16
  • 20
HİCAZ DEMİRYOLU'NUN SON SEFERİ
HİCAZ DEMİRYOLU’NUN SON SEFERİ

Cihan Harbi'nde Hicaz Demiryolu asker sevkiyatı için kullanıldı. Suriye cephesinin çöküşü üzerine, İngilizler, hattı bombalayarak sabote etti. Hatta meşhur casus Lawrence (Arapların tabiriyle El-Aurans) bedevî eşkıyasına ray ve travers başına bir altın vererek, hattın Maan'dan Medine'ye kadar olan kısmını kullanılamaz hâle getirdi. Demiryolu sayesinde Medine, İstanbul'la irtibatını devam ettirdi ve 1919 yılına kadar dayandı. Hicaz hattının İstanbul'a son seferi, Medine'nin düşmesi üzerine Mukaddes Emânetler'in taşınması için cereyan etti. 1918 mütarekesi ile hattın çoğu kontrolümüzden çıktı.

Hicaz Demiryolu hattı bugün Suriye ve Ürdün'de hâlâ kullanılır. Suudi Arabistan hükümeti de hattı yeniden canlandırmaya çalışır. Hattın 452 kilometresi Ürdün sınırları içerisinde yer alır. Ürdün'ün Mefrak, Zerkâ, Amman, Cize, Katraniye ve Maan istasyonlarından geçen trenler yük ve yolcu taşıyor.

  • 17
  • 20
GÜNÜMÜZDE KULLANIMINA DEVAM EDİLİYOR
GÜNÜMÜZDE KULLANIMINA DEVAM EDİLİYOR

Osmanlı devrinden kalma istasyonlardan başka, birkaç şimendifer ve vagon Amman-Zerkâ arasında banliyö treni olarak halen kullanılmaktadır. Vagonların iç duvarlarında Kudüs, Şam ve Hicaz'daki dinî, tarihî ve turistik mekânların resimleri asılıdır. Vagonun dışındaki sahanlıkta Osmanlıca şu yazı görülüyor:

"Hâricde vukuf memnu'dur" (Dışarıda durmak yasaktır).

Osmanlı Devleti'nin o bölgeyle haberleşmesini de kolaylaştıran Hicaz Demiryolu, hacca gitmek isteyen Müslümanların da işini oldukça kolaylaştırmış ve büyük sonuçlar doğurdu.

  • 18
  • 20
SULTAN ABDÜLHAMİD'İN HATIRASI
SULTAN ABDÜLHAMİD’İN HATIRASI

Hicaz Demiryolu, meydana getirdiği maddi sonuçların yanı sıra, insanlarımızın ortak bir hedef ve ideal etrafında yardımlaşma ve dayanışma bilincinin oluşmasına da önemli bir katkı sağladı.

1900'de başlayan proje 1908'de tamamlandı. Bu demiryolu son Surre Alayı'na kadar devam etti. 7 Ocak 1919'de imzalana Mondros Antlaşması nedeniyle Osmanlı Hicaz Demiryolu'nun hâkimiyetini kaybetti.

  • 19
  • 20

Dönemin önemli isimlerinden Baron von der Goltz Hiza, demiryolu ile ilgili şu yorumu yaptı "İtinalı hazırlıklar yapmaya alışmış olan Avrupalılara yapılması imkânsız görünen şeylere pervasız bir cesaretle ve Allah'ın inayetine sığınarak başlanmış ve göründüğünden çok daha kolaylıkla üstesinden gelinmiştir. Bizim için bundan alınacak bazı dersler vardır."

Hicaz Demiryolu, kısa ömrüne rağmen, önemli askerî, siyasî, ekonomik ve toplumsal sonuçlar meydana getirdi. Yabancı sermaye tarafından yapılan demiryollarında istihdam edilmeyen Mühendislik Mektebi mezunu pek çok Türk mühendisinin de ilk tecrübe ve yetişme yeri oldu. Cumhuriyet Demiryolları'nın yapımı aşamasında gerekli olacak bilgi, beceri ve tecrübe birikiminin temeli Hicaz Demiryolu ile sağlandı ve azımsanmayacak kadar çok teknik eleman yetişti.

  • 20
  • 20

I. Dünya Savaşı'ndan sonra demir yolu dört kısma ayrıldı. Hayfa-Semah hattı Filistin'de, Müdevvere-Medine hattı Hicaz Haşimi Krallığı ve daha sonra Suudi Arabistan'da, Şam-Der'a, Der'a-Semah hattı Suriye'de, Der'a-Müdevvere hattı ise Ürdün'de kaldı. Suriye, Ürdün ve Filistin'deki hatlar İngiliz ve Fransız mandası altındaki hükümetlerce idare edildi.

1948'de Suudi Arabistan, Ürdün ve Suriye demir yolunun yeniden yapımını görüşmek üzere bir komite oluşturdu. Ancak Arap-İsrail anlaşmazlığı hattın Der'a-Hayfa bölümünün kapanmasına sebep oldu. İngiliz hükümeti, Filistin meselesinden dolayı gücendirdiği Arapları memnun edebilmek için tamirat işlerini üstlendi, fakat bu da 1967 Arap-İsrail Savaşı yüzünden gerçekleşmedi. Demir yolunun Suriye ve Ürdün'de kalan kısımlarda bazı yolcu ve eşya taşıma trafiği sürdü. Suudi Arabistan sınırları içinde kalan kısım atıl, istasyonlar ise metruk bir halde kaldı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN