8 yıla 80 yıl sığdıran Yavuz Sultan Selim’in muharebeleri
Yavuz Sultan Selim Doğu'ya yaptığı fetihlerle 8 yıla 80 yıl sığdırdı. Şehzadelik yıllarında çok iyi eğitimlerden geçen, siyasi ve askeri dehasının temellerini o günlerde atan Yavuz, Osmanlı tarihinde imparatorluğa en çok toprak katan padişah oldu. Öyle ki, "geçilemez" sanılan Sina Çölü'nü bile o günün şartlarıyla 13 günde aştı. Miras bıraktığı topraklar sayesinde kendisinden sonra padişah olan Kanuni devri "imparatorluğun en geniş yüzölçümüne" sahip oldu. Peki, Yavuz Sultan Selim bu zaferleri nasıl kazandı?
Giriş Tarihi: 22.09.2020
17:19
Güncelleme Tarihi: 12.09.2024
18:34
HRİSTİYAN TEHDİDİNE KARŞI HAREKETE GEÇTİ
Öte yandan mukaddes yerlere karşı oldukça ciddi boyutlara ulaşan Portekiz tehdidi karşısında zorlanan Memluklerin yerini almakla, bu Hristiyan tehdidine daha kuvvetli bir karşılıkta bulunarak Haremeyn'i koruma ve kollama misyonunu üstlendi.
Memluk Sultanı, Selim'in siyasi teşebbüslerinin farkına varmış ve Şah İsmail ile irtibat kurarak hareket hazırlığı yapmaya başladı. 50 bin kişilik kuvvetle Halep'e doğru yola çıktı. Şah İsmail ise 60 bin kişilik askeriyle Memluklere katılmak üzere harekete geçti ancak Selim'in bölgeye asker yerleştirmesi sebebiyle bu birlikler ilerleyemediler.
MERCİDABIK, OSMANLILARA MISIR’IN YOLUNU AÇTI
Memluk ordusu, ateşli silahlara sahipti fakat bunları savaş sırasında etkili şekilde kullanmadılar. Sert süvari hücumlarıyla Osmanlı ordusunu kolayca dağıtabileceklerini düşünüyorlardı. Ancak bu savaşın galibi Osmanlılar olmuş ve Memluk ordusu geri çekilmişti.
Bu zafer Osmanlılara Suriye, Lübnan ve Filistin'in hâkimiyetini sağlayarak Mısır yolunu açmış, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki şehirlerde Osmanlı hâkimiyetini sağlamlaştırmıştı. Safevîlerin beklentilerini boşa çıkarmış, Memluk Sultanlığının tarih sahnesinden silinişinin ilk önemli adımını oluşturmuştu.
YAVUZ, İLERLEYİŞİNİ SÜRDÜRDÜ
Memluk Sultanlığının sonunu hazırlayan ve Mısır'ın Osmanlıların eline geçmesine yol açan savaş, Kahire önlerinde gerçekleşti. Memluk Sultanı'nın ölümü sonrasında onun yerine Kahire'de nâib bıraktığı Tomanbay'ı seçildi.
Yeni sultan, Yavuz'un Mısır'a ilerleme ihtimaline karşı süratle asker toplamaya ve şehrin önünde bir müdafaa hattı oluşturmaya çalıştı.
SİNA ÇÖLÜ’NÜ 13 GÜNDE AŞMAYI BAŞARDI
Mısır'a uzanan yolun tehlikelerinden, çölde kumluk arazideki sıkıntı ve susuzluktan bahsedilse de Yavuz, Mısır'a ulaşmaya kararlıydı ve hiçbir zayiat vermeden, herhangi bir ikmal güçlüğü çekmeden çölü aşmayı 13 günde başardı.
Büyük bir askeri deha sayılan Napolyon bile, Yavuz'dan 300 yıl sonra bu işi başaramamış ; Fransız askerleri susuzluktan çıldırarak birbirlerini vurmuşlardı. Birinci Dünya Savaşı'nda, teknik imkânlarla bile bu çöl ancak 11 günde geçilebilmişti.
RİDANİYE ZAFERİ İLE MISIR OSMANLI TOPRAĞI OLDU
Yavuz Sultan Selim Han, 15 Şubat 1517'de parlak bir merasimle Memluklerin sarayına girdi. Devrin vakanüvisi, halkın Yavuz'u Kahire'de karşılayışını şu şekilde anlatır:
"Halk, Yavuz'un ihtişamını seyretmek için sokakları ve pencereleri doldurmuş idi. Yavuz'u çok değişik zannediyorlar, giyiminin ve kavuğunun etrafındakilerden farklı olacağını düşünüyorlardı. Yavuz ise önde değil, cengâverlerinin ortasında idi. Elbiseleri ve kavuğu, yanındakilerden farklı değildi. Ve önüne bakarak mütevazı bir şekilde yürüyordu. "