Arama

Abdülhamid'in az bilinen 10 eseri

Sultan II. Abdülhamid, payitahtın dört bir yanında yeni eserler yaptırdı ve eski eserleri ihya etti. Bugün İstanbul'daki 68 askeri yapıdan 37'sinin II. Abdülhamid Han'ın eseri olduğunu biliyor musunuz? Ya da Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nin kurulması için şahsi bütçesinden yardımda bulunduğunu? Sizler için, Abdülhamid'in az bilinen 10 eserini derledik.

  • 19
  • 23

Postanenin giriş kapısının orta kısmında ve kemerin üstünde çini üzerine kufi hatla yazılmış, "Posta ve Telgraf Nezareti" ibaresi okunmaktadır. Bu ibareyi, Sultan II. Abdülhamid devrinin meşhur gazeteci ve yazarlarından Mehmed Tevfik Ebuzziya yazmıştır. Lacivert zemin üzerine beyaz olarak yazılan kitabenin sağ ve sol tarafında kalan kemerlerin üstündeki çinilerde, geometrik süslemeler yer almaktadır.

Bir dönem İstanbul Radyoevi olarak da hizmet veren Büyük Postane binası, günümüzde de kuruluş amacına uygun olarak, posta, telgraf ve telefon, pul bölümlerinden ve müzeden meydana gelmektedir.

  • 20
  • 23
AT MEYDANI (HİPODROM) PROJESİ
AT MEYDANI HİPODROM PROJESİ

Şehir tarihimiz açısından İstanbul'un simge mekânlarından birisi olan Bizans'ın Hipodrom'u, Osmanlı Devleti'nin At Meydanı, Osmanlı dönemi boyunca açık bir alan olarak kullanılmıştır. Bizans döneminde olduğu gibi dönemin çeşitli faaliyetlerine şahitlik etmiştir. At Meydanı ismi verilen mekânda yer yer cirit ve at yarışlarının yapıldığı, Osmanlı hanedanının düğün ve sünnet gibi görkemli şenliklerinin düzenlendiği, hatta Fatih Sultan Mehmed'in de gürz talimi yaptığı bilinmektedir.

Lady Montegu 10 Nisan 1718 tarihinde, İstanbul'dan Lady Bristol'e yazdığı mektupta, ''Laf aramızda Londra'daki St. Paul Kilisesi Ayasofya ile kıyaslanmayacağı gibi en bakımlı meydanlarımız da At Meydanı ile boy ölçüşemez'' diyordu.

Fakat devrin her türlü siyasal ve kültürel gelişimlerine şahitlik etmiş meydan zamanla bakımsız kalmış, yangınlar ve depremler sonrasında açık alana sığınma ihtiyacı hisseden vatandaşların kurduğu geçici barakalarla tarihi meydan bakıma muhtaç hale gelmiştir.

  • 21
  • 23

At Meydanı'nı düzenlemeye yönelik ilk ciddi adım Sultan Abdülaziz döneminde atılmış, 1856 yılında Yılanlı Sütun ve Dikilitaş'ın temellerinde kazılar yapılmıştı. Kazıları yapan İngiliz arkeologlar, At Meydanı'nın orijinal seviyesini tespit etmişlerdir. 1861 yılında Zaptiye Nazırı Hüsnü Paşa'nın girişimi ile meydan, bir park olarak düzenlendi.

Bu hususta diğer bir ciddi girişim ise Sultan Abdülhamid'in iradesiyle gerçekleşti. Ticaret Mektebi, Defter-i Hakani Nezareti, Baytar Mektebi bu dönemde yapıldı. Sultan'ın ikinci girişimi, 1899'da Alman İmparatoru II. Wilhelm de meydanın kuzey ucunda yapılması için bir çeşme hediye etti.

  • 22
  • 23

Sultan II. Abdülhamid Han'ın talimatıyla çalışmalar yapan Fransız şehir plancısı Bouvard, meydan için çizdiği tasarımlarda At Meydanı'nı orijinal seviyesine indirmişti. Taban, simetrik inşa edilecek birkaç merdivenle ciddi seviyesine ulaşacaktı, meydanın Divanyolu'na erişen kuzey ucunda bir giriş düşünülmüştü.

Bir önceki tasarımda budama ile biçim verilmiş peyzaja sahip köşe noktalarında ağaçlar bulunan simetrik Fransız Bahçesi, görünümünü korumuştu. Dikilitaş, Yılanlı Sütun ve Örme Sütun'un sıralanışı simetriyi sağlıyor ve meydana hafifçe Paris, hatta Concorde Meydanı havası veriyordu.

  • 23
  • 23

Meydanın iki tarafında yükseltilmiş bir kaldırım boyunca dikilecek ağaçlar, meydana zarif bir sınır çizecekti. Bouvard tasarısında, 1616 tarihinde inşa edilmiş Sultan Ahmed Külliyesi Medresesi'nin tamamen, bahçe duvarınınsa kısmen yıkılmasını, böylelikle At Meydanı'nın uzun cephesini dik açıyla kesen hattın vurgulanmasını sağlamayı önermişti.

Caminin avlusuna tipik bir Fransız bahçesi yer alacak, avlunun ortasındaki Alman Çeşmesi, üstü açık heykelvari bir yapı ile değiştirilecekti. Projeye göre At Meydanı'nın batısındaki 16. Yüzyıl yapısı İbrahim Paşa Sarayı da yıkılacak, yerine polis müdürlüğü yapılacaktı. Bu dev bina, At Meydanı'nı boydan boya kaplayacak, ''e'' harfi biçiminde, yaklaşık 480 metre uzunluğunda olacak, ölçek ve plan itibariyle Bouvard'ın Paris'teki şaheseri Sanayi Sarayı'na benzeyecekti.

Ancak Bouvard'ın tasarladığı proje, Osmanlı idaresi tarafından beğenilmemiş ve uygulanmamıştır.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN