Arama

Adnan Menderes’in idamından önceki son sözleri

27 Mayıs 1960 darbesi, tarihe "demokrasinin infazı" olarak geçti. Dönemin Başbakanı Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan, bu darbenin ardından idam edildiler. Onların darbeye giden süreçte ve darbenin ardından kaleme aldıkları sözler, ailelerine ve siyasetçi arkadaşlarına gönderdikleri mektup ve telgraflara yansıdı. Peki, Adnan Menderes'in idamından önceki son sözleri neydi? Zorlu ve Polatkan idam kararını nasıl karşılamışlardı?

  • 6
  • 17
‘VİCDANİ KANAATLERİMİZ VE İNANÇLARIMIZ SUÇLANDIRILIYOR’
‘VİCDANİ KANAATLERİMİZ VE İNANÇLARIMIZ SUÇLANDIRILIYOR’

Maliye Bakanı Polatkan'ın yargılamalardaki iddialara ilişkin duyguları Yassıada'daki mahkeme tutanaklarına yansıdı.

Polatkan, 2 Ağustos 1961'de yazılı verdiği savunmasında, Demokrat Partililerin Anayasayı değiştirmek ve diktatör bir rejime zemin hazırlamakla değil aslında vicdani kanaatleri ve inançları nedeniyle suçlandığını belirtti ve buna karşılık ölüm cezası talep edildiğini vurguladı.

  • 7
  • 17
‘BU KARARI İMANLA KARŞILAMAYA AMADEYİM’
‘BU KARARI İMANLA KARŞILAMAYA AMADEYİM’

Dünyadaki bütün iyi niyetli insanların mahkeme heyetinin vereceği kararla ilgileneceğini, kararnamede ve iddianamedeki söz konusu maddelerin kendisini ilgilendiren bir yönü olmadığını dile getiren Polatkan, "Bu kararınızı da kendisine inanan insanlara has, tam bir huzur ve imanla karşılamaya amadeyim. Tanrı kararlarınızda size yardımcı olsun ve sizi kararlarınızda isabetli kılsın." ifadelerini kullandı.

  • 8
  • 17
DEVLET ARŞİVLERİNDEKİ BELGELER
DEVLET ARŞİVLERİNDEKİ BELGELER

Mektuplar dışında telgraflar ve mesajlar da Yassıada yargılamalarının seyrine ilişkin fikir verdi.

Yassıada yargılamaları sırasında 29 Ağustos 1955'te yapılan Londra Konferansı'na Türkiye'yi temsilen katılan Zorlu'nun, Menderes'e "Kıbrıs konusunda hükümetin elinin güçlenmesi için gerekli tedbirlerin alınmasını talep ettiği" bir telgraf gönderdiği belirtildi ve bu telgraf, "6-7 Eylül olaylarının hükümet tarafından tertip edildiği" iddialarına dayanak gösterildi. Ancak yargılamalar sırasında bahsi geçen telgraf bir türlü bulunamadı.

  • 9
  • 17
‘KIBRIS KONUSUNDA TAVİZ VERİLMEYECEK’
‘KIBRIS KONUSUNDA TAVİZ VERİLMEYECEK’

Zorlu, duruşmalarda bu telgrafı yalanlamadı, "tedbirler"den kastının diplomatik önlemler olduğunun altını özellikle çizdi ancak mahkeme heyetini ikna edemedi.

Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünde yer alan belgeye göre Menderes, Zorlu'nun bu telgrafına karşılık 27 Ağustos 1955'te gönderdiği mesajda, Kıbrıs konusunda hükümetin asla taviz vermeyeceğini belirterek, "Memleketin büyük bir heyecanla ve yekvücut olarak üzerinde durduğu Kıbrıs davasının görüşülmesinde nokta-i nazarımızı liyakatla müdafaa edeceğinizden emin bulunuyorum." yazdı.

  • 10
  • 17
DARBECİDEN, MENDERES'İN CUMHURBAŞKANI OLMASI TEKLİFİ
DARBECİDEN, MENDERES’İN CUMHURBAŞKANI OLMASI TEKLİFİ

Darbeden yaklaşık üç hafta önce 3 Mayıs 1960'ta darbeci Cemal Gürsel, Kara Kuvvetleri Kumandanı sıfatıyla dönemin Milli Savunma Bakanı İbrahim Ethem Menderes'e bir mektup gönderdi.

Devlet Arşivlerinde yer alan mektupta Gürsel, Kayseri'nin Yeşilhisar ilçesinde darbeden 3 ay önce yaşanan ve darbeye zemin hazırlayan olayların vatandaşın ruhunda derin tesir ve hükümete karşı telafisi güç duygular yarattığını, bu durumun küçümsenemeyeceğini, cebir ve şiddetle geçiştirilemeyeceğini belirtti.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN